SÜSLÜ CÜMLELERLE KADIN ONURU KURTULUR MU?

Abone Ol

8 Martta televizyonlarda, radyolarda kadınlara ait süslü ve güzel cümleler kurulurken, çocukluğumun ve günümüzün çileli kadınları geldi gözlerimin önüne.
Önce, annemi düşündüm. Çetin kış şartlarının hüküm sürdüğü memleketimde, yoktan var eden soğuğun, açlığın üstadı eli öpülesi annelerimizi düşündüm.
Çatısı altında çocuklarının başlarını okşayan, kışın sobanın etrafında hem acılarını hem umutlarını büyüten,  yuvasının bekçisi, sevgisi büyük,  öfkesi yaman kadınlar geldi gözlerimin önüne… Ve daha niceleri…
Şiddete maruz kalmış,  öldürüleceğini bilerek,  çocukları için her türlü zorluğa katlanan anneliğin gereklerini bedeniyle ödeyen kadınlar ile eğitim hakkından yararlandırılmamış, küçük yaşta evlendirilmiş bir elinde kınası, diğerinde oyuncak ayısı olan çocuk gelinleri düşündüm. Toplumun baskıcı ve erkek egemen tüm değerleri üstüne kâbus gibi çökmüş bu hayat içinde kendini eksik hisseden, hayata yenilmiş kadınlarımızı düşündüm.
 Kadın olmaktan kaynaklı yaşadığı problemler sebebi ile bedeni ve ruhu çürümüş kadınlarımızı gördükçe,  rahatça yaşadığım bu hayattan utandım. Hep sessiz, boyun eğen, çile çeken, her şeye katlanan kadınlarımızı gören erkekler onlara şiddet uygulamak ya da öldürmek yerine oturup konuşmayı denediler mi?
Bir günde saniyelerle yarışıp istedikleri yasaları paldır küldür ve dayatma ile çıkaran TBMM’nin erkek vekilleri,  kadınlar için bir yasa söz konusu olduğunda neden yıllarca bekletildiğini sorgulamaz ve bu konuda ısrarlı davranmazlar. Çıkmayan yasalar sebebi ile can güvenliği tehlikede olan kadınların,  erkek öfkesi ile hayatına son verildiğinde geride kalan çocuklara, sevenlerine en önemlisi vicdanlarına nasıl hesap verecekler. Günahın, sevabın çok tartışıldığı bu ortamda omuzlarına çöken bu veballe öte dünyaya nasıl gidecekler. 
Beyni yokmuş gibi davranılan,  değersiz bir eşya gibi görülen, fikri sorulmayan ve evdeki alınan kararlara katılamayan kadınlarımıza engel olan erkekler neden korkuyorlar da kadınları bu derece sindirme gereği duyuyorlar.
Onlar için Dünya Kadınlar Günü ne ifade ediyor. Ya süslü cümleler kuranlar; yaşanan çilelerden haberdar mı?
Ülkemizde yaşayan kadınlarımızın bir kısmı bu durumda iken;  şükürler olsun ki, haklarını sonuna kadar kullanan, eğitim ve sağlık hakkının olduğunu, bir kadın olarak evde kocalarıyla insanca bir ilişki kurabileceğini, evde söz, yetki ve karar sahibi olabileceğini bilen kadınlarımız ile onların konuşma hakkı olduğunu saygıyla karşılayan ve dinleyen  erkeklerimiz de var.
 Sadece kapı önlerinde sohbet için değil, haklarını almak için evlerinin dört duvarını aşmış, eylemler yapan kadınlarımız ve onlara alkış tutan, destekleyen erkeklerimiz var.
Kader sandığımız her şeyi, bir mücadele içinde değiştirip ortak bir kadere dönüştürmeye, hatta ortak bu kaderi birlikte yazmış,  kalemi güçlenmiş kadınlarımız var.
Hakları için direnen, değişen, değiştiren, kadın olmanın onurunu yaşayan bütün kadınları selamlıyor,  ezilen kadınların haklarını kullanmaları için; TBMM tarafından  gerekli yasaların bir an önce çıkarılması diliyorum.