Adamın biri Müslüman mezarlığına ölü bir köpeği gömer. Görenler onu, zamanın kadısına şikâyet ederler.

Kadı adamı çağırır ve işin aslını sorar.

Adam;

-Doğrudur, öyle yaptım, çünkü köpeğin bana vasiyeti böyleydi, onun vasiyetini yerine getirdim, der.

Kadı;

-Sen bizim aklımızla alay mı ediyorsun? diye çıkışır.

Adam;

-Hayır efendim, aynı zamanda kadıya da 10.000 dirhem vermemi vasiyet etti.

Bunu duyan kadı;

-Rahmetli köpeğin ölümü bizi fazlasıyla üzdü, der. 

İnsanlar, kadının değişen bu tavrına hayret ederler.

Kadı onlara der ki;

-Bu durum sizi hayrete düşürmesin, bu köpeğin geçmişini araştırdım, Ashab-ı Kehf köpeği Kıtmir’in soyundan geldiğini keşfettim.

Hikâye bu ya...

Ülkemizde bugün pek çok kimsenin hali böyledir.

Bazı insanların değer yargıları, duruşları, eğilimleri, sözleri ve hatta kararları, menfaatleri çerçevesinde değişir.

Haram kazançlarına, yolsuzluk ve haksızlıklarına "Hak elbisesi" giydirerek, sureti Hakk'tan görünmeye ve bize göre ahlaksızca olan bu durumlarını haklıymış gibi sunmaya çalışırlar.

Yalanlar havada o uçuştukça bunları alkışlayanlar daha da artar.

Ahlâk zaafa uğradıkça dinin yasakları bile para etmez maalesef!

Hep söylerim! 

Bizler, müslüman olmadan veya "müslümanlık iddiasında bulunmadan" evvel "insan" olmalıyız!

Ahlâklı, erdemli, başkalarının hak ve sınırlarına saygılı birer birey olmalıyız! 

Bugün kendini İslam'a "nisbet" eden toplumlarda bunca ahlâki yozlaşmanın temelinde de bu yatar!

Bizler maalesef bu kıssada ki kadıyız!

Ve sanık kürsüsünde "köpeğin vasiyeti" kurnazlığıyla yalana sarılan zavallılarız!.

Hepimizin "kendine" göre "haklı" sebepleri var!

Halbuki Hakk tektir! 

İkiyüzlülük tabiri yerini yüzsüzlüğe bırakalı epeyce oldu...

Toparlanın! İslam' a dönün! 

İnsan olun!