Hayatta “düş kırıklığına uğrama ve umduğunu bulamama” duygusunun herkeste aynı tepkiyi yaratmadığını düşünenlerdenim. Hem de bu Sükut-u Hayal’e uğramalar yokuş aşağı yuvarlanan tekerleklerin birbiri üzerine yığılarak yolun sonunu kapatması şeklinde ortaya çıkıyorsa daha bir başka oluyor elbette… Ancak büyük hayallerin sahipleri anlayabilirler hayal kırıklığına uğramanın ne demek olduğunu… Bu duygu, ilk kez hissediliyorsa insanın ruhunda bıraktığı etki eminim ki derin ve benzersiz olur. Ancak benimki gibi sürekli bir düş kırıklığına uğrama halindeyseniz tepkisiz ve suskun bir yaşam biçimini benimseyebilirsiniz. Sükut-u Hayal’e uğradığımın farkındayım… Fakat bu duygunun bende yerleşmesini sağlayan kişi yine benim içimde saklı. O ana kadar yaşamdan ve insanlardan verebilecekleri kadar istemenin ya da hiç değilse verdiğini geri alabilmeyi ummanın dünyanın en zor şeyi olduğunu düşünmüyordum. Fakat duygu dünyasının kapılarını açmayı bir zaaflık örneği olarak gören insanlar, karşılarındaki kişiye değer vermeyi ve onlar için önemli olan günlerde minicik bir tebessümle birkaç cümleyi birbirine katmayı istemiyorlar. Mutluluk vermek onlar için oldukça küçültücüdür. Hem böyle duygusal anların bir gereği var mıdır ki? Nezaket dediğin ne işe yarar? Evet, düş kırıklığına uğradım! Yukarıdaki örnekte verdiğim gibi tekerleklerin birbiri üzerine binip bir çığ misali yolumu kapatması beni ürkütüyor. Böylece ne yoluma devam edebiliyor, ne de geri dönebiliyorum… Şu anda birçok kişinin aynı şeyi hissettiğini biliyorum. İnsanlar, alamadıkları mutluluğu veremiyorlar, bulamayacaklarını düşündükleri hiçbir şeyi aramak istemiyorlar. Bencillik zırhından sıyrılıp hayatında kalmasını istediği kişi için ağzından birkaç güzel söz çıkartan yüce insan sayısı o kadar az ki… Herkesin birbirini boşverdiği, yaşadıkları önemli anları görmezden gelerek unutma yolunu seçtiği bir dünyada yaşamak zorunda olmak, bunca karanlık içinde eski bir fenerle yolumuzu aydınlatmaya çalışmak ne kadar güç! Her hayal kırıklığında fenerimdeki ışığın daha da azalıp beni adım atamayacak duruma getirmesi bütün yollarımdan alıkoyuyor. Kendi kabuğumda, küskün bir şekilde ve duvarlarımla yaşamak benim için daha güvenli bunu biliyorum. Evet, düş kırıklığına uğradım. Üstelik bu ilk değildi benim için ve son da olmayacak farkındayım…