Spor Toto Süper Lig'in 29'uncu haftasında Galatasaray, pazartesi günü Beşiktaş'ı konuk edecek. İstanbul'da yaşanan olumsuz hava koşulları sebebiyle sarı-kırmızılı takım dün Barcelona'dan İzmir havalimanına inerek kentte hazırlıklarına başladı. Sarı-kırmızılı kulüp, Beşiktaş ile oynanacak maç için TFF'ye erteleme talebinde bulunsa da siyah-beyazlı camiadan gelen karşı açıklamalar sonrası başkan Burak Elmas yazılı açıklama yayımladı. 

Kimseden torpil istemediklerini kaydeden Burak Elmas, mücadelenin oynanabilmesi halinde ezeli rakiplerini pazartesi günü Ali Sami Yen'de aslanlar gibi beklediklerini dile getirdi. Burak Elmas, 8 ay önce Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi'nin finansal eşit rekabeti sağlamaya yönelik ana kuralı, "Türkiye'yi Avrupa'da temsil ediyoruz. Biraz torpile ve kayrılmaya ihtiyacımız var, limitlerimizde hoşgörüye ihtiyaç var" sözleriyle talep ettiğini belirterek, kuralın bozulmasında hiçbir mahsur görmediğini ifade etti. Galatasaray'ın torpile ve kayrılmaya ihtiyacının olmadığını kaydeden Başkan Elmas, Beşiktaş Kulübü'nün kendilerini yanlış anladığını belirtti.

Türkiye Futbol Federasyonu'na (TFF) dün karşılaşmanın ertelenmesi için talepte bulunduklarını kaydeden Burak Elmas'ın açıklamaları şu şekilde: "Başvurumuzun ardından bazı Beşiktaş yöneticilerinin ve taraftarlarının, konuyla ilgili olumsuz görüş bildirdiğini görüyorum, takip ediyorum. Belki de kendilerine göre haklılar... Ama biz de haklıyız. Haklılığımızın nedeni, sadece Galatasaray'ın bu süreçten zarar göreceğine inanmamız değil. Çekinmemiz hiç değil... Bunu söylemeye bile gerek yok. Haklılığımızın nedeni; Bu süreçten en zararlı çıkacak tarafın Türk futbolu olacağından emin olmamız. Çok kez söyledik... Türk futbolunda bazı şeylerin değişmesi gerek. Evet belki değişmemek en kolayı ama değişmemeyi tercih ettiğimizde, nelerle karşılaştığımızı son 20 yılda hep birlikte gördük. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş fark etmez... Son 20 yılda, Türk futbolu olarak sürdürülebilir bir başarımız var mı? Sorumlusu kim? Hata kimde? Hata hepimizde... Hata, bir başvurunun nedenlerini bile görmeye çalışmadan, intikam motivasyonuyla hareket etmekte... Hata, bir takımımız Avrupa'dan elendiğinde, ona Türk futbolu için teşekkür etmektense, atışmayı tercih etmekte... Bunu söylerken, çuvaldızı kendimize batırdığımızı da fark etmişsinizdir. Yıllardır, 'ezeli rekabet' söylemine sığınıp birbirimizi ayağımızdan tutup aşağı çektik. Ligimizin, futbolumuzun, kulüplerimizin geldiği yer ortada. Bir de farklı bir yol deneyelim... Evet, rekabet heyecan verir ama centilmenlik 'iyileştirir'. Ve aynı iyilik gibi, centilmenlik de bulaşıcıdır. Sizlerin de bildiği gibi, Türkiye Futbol Federasyonu, ikinci ve üçüncü lig müsabakalarının tamamını erteledi. Yine aynı şekilde Türkiye Basketbol Federasyonu da basketbol karşılaşmalarında erteleme yoluna gitti. Kamu ve özel sektörde mesai kısıtlamalarına gidilirken, okullarda 'şimdilik' pazartesi gününe kadar eğitime ara verildi. Bu noktada ertelemeyle ilgili başvurumuzda söz sahibi olan herkese şunu hatırlatma görevini kendimde hissediyorum. Bundan 8 ay önce, Sayın Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı, değişmemesi gereken ve Finansal Eşit Rekabeti sağlamaya yönelik ana kuralı, "Türkiye'yi Avrupa'da temsil ediyoruz. Biraz torpile ve kayrılmaya ihtiyacımız var, limitlerimizde hoşgörüye ihtiyaç var" sözleriyle talep etti ve ülke puanı hedefi ile bu kuralların bozulmasında hiçbir mahsur görmedi. Kurallara uyma samimiyeti önemlidir. Namağlup bir şekilde Avrupa'da mücadele etmeye devam eden Galatasaray'ın torpile de kayrılmaya da ihtiyacı yok! Bu noktada bizi yanlış anlamışlar... Bizim, ülke puanını yükselterek Türkiye'ye +1 kontenjan sağlama savaşımızı anlamamaları normal... Çünkü kendileri, "Ülke puanı, ülke puanı" diye başladıkları sezonda, bırakın puan almayı, Avrupa'da gol bile atamadılar. Avrupa'da kazanmayı unuttukları gibi Galatasaray'ı da tanımıyorlar.

Bu erteleme başvurusunun asıl sebebi; 

- Çok sayıda lig müsabakasının ertelenmesine sebep olan, İstanbul'da hayatı durduran olağanüstü hava koşullarıdır.

- Yoğun kar yağışının getirdiği bu olağanüstü koşullarda, hiçbir zeminin 3 günde 2 maçı kaldıramayacağının gün gibi aşikar olmasıdır.

- Kaldı ki asıl sorun, takımımızın hala İstanbul'a ulaşamama sorunudur... Yani perşembe gecesi Camp Nou'da Barcelona'ya karşı akılcı ve belirleyici bir mücadele sergileyen takımımızın şu an itibarıyla hâlâ İstanbul'a dönememiş olması; gün içinde de dönüşünün mümkün gözükmemesidir. Mevcut koşullar içinde pazar günü evine; yani İstanbul'a dönüp dönemeyeceği de şu an için belli değildir. 

- Adil rekabet ortamının, bizim dışımızdaki sebepler yüzünden ortadan kalkmasıdır.

- Türk futbolu için, Avrupa arenasında son yılların en önemli mücadelesi öncesi, takımımızın o maça yüzde 100 hazırlanabilme arzusudur.

Başvurumuzda da belirttiğimiz gibi;  Türk futbolu olarak içinden geçtiğimiz bu zorlu dönemde, Avrupa Ligi'nde elde edeceğimiz her başarının, ülke puanımız için paha biçilemez bir değeri vardır.  Çeyrek final, hatta olası bir final yolculuğu tüm milletimize büyük umut, güven ve moral verecektir.  Ve tüm bunların ötesinde, bu başvurunun ilgili taraflarca kabul edilmesi, yıllardır özlemini çektiğimiz centilmenlik ve dayanışma iklimine tarifsiz bir katkı sunacaktır. Türk futbolunda 'değişim', 'dönüşüm', 'temiz sayfa' sözlerinin en fazla kullanıldığı dönemdeyiz. Ve şimdi bu sözlerin samimiyet testinden geçiyoruz. Diğer yandan, başvurumuz kabul edilmezse de çıkar aslanlar gibi oynarız. Hiç sorun değil. Ve emin olun ki; kızmayız, kin gütmeyiz. Yarın, benzer bir durum geliştiğinde, Türk futbolunun Galatasaray'ın iradesine ihtiyacı olduğunda, hiçbir şey olmamış gibi; ülkemizin, Türk sporunun, ebedi dostlarımızın yanında saf tutarız. Rakiplerimiz Avrupa'da başarılar kazandığında, heyecanlarını, mutluluklarını paylaşırız. Ülkemize yaşattıklarıyla gurur duyarız.   Bu kurucularımızdan bize miras kalmış; bugüne kadar bu bayrağı gururla taşımış efsane başkanlarımızın bizlere öğrettiği Galatasaray değerlerinin bir gereğidir. 117 yıldır, Galatasaray'ı var eden de bu değerlerdir.  Altını tekrar çiziyorum; Biz kimseden 'torpil' istemiyoruz... Bizi biraz kayırın da demiyoruz; gölge etmesinler yeter diyoruz! Geldiğimiz noktada, oynanabilmesi halinde ezeli rakibimizi pazartesi günü saat 20.00'de Ali Sami Yen'de, Nef Stadyumu'nda 'aslanlar' gibi bekliyoruz."