Malatya’nın Darende ilçesinde Belediye ve Hulusi Efendi Vakfı tarafından 9’uncusu düzenlenen ‘Somuncu Baba ve Hulusi Efendi Kültür Etkinlikleri’ ne İstanbul’dan dört akademisyen arkadaşla (Prof.Dr. Ahmet Şimşirgil, Yrd. Doç.Dr. Mehmet Taşdelen, Dr.Ümran Ay) birlikte katıldım. Ayrıca Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinden akademisyen, gazeteci-yazar, sanatçı ve halkın yoğun katılımıyla gerçekleştirilen kültür şenliği çeşitli etkinliklere sahne oldu. Darende doğuyu batıya bağlayan önemli bir yol kavşağında güzel ve şirin bir ilçemiz. Bugüne kadar birçok kez Darende’den geçerek Malatya’ya, Elazığ’a ve Diyarbakır’a gitmiştim. Ancak Darende’nin içine girmemiştim. Gerçekten Darende yoldan göründüğü gibi değil. İçinde bir başka Darende’yi barındırıyor. Yani, ‘Bir Darende var Darende’den içeri’ dedirtecek kadar gizli bir güzelliği barındırıyor. Bu da Somuncu Baba lakabıyla nam salan Hamid-i Veli Hazretlerinin kendini gizlediği gibi Darende’de dıştan bakınca içini göstermiyor. Ta ki siz niyet edip içine girmediğiniz sürece kendini saklıyor. Somuncu Baba Aksaray’da da yaşamış ve hatta bir mezarı da orada var. Ancak Darende’de gerçek manada yaşatılıyor. Somuncu Baba Anadolu Erenlerinin ulularından biridir. Uzun yıllar Bursa’da yaşamış ve burada “Müminlere Somun” diye kendi pişirdiği ekmekleri ikram etmiş. Âlim, edip, düşünür ve büyük evliyalardan olan Hamid-i Veli Bursa Ulu Camii’nin açılışında yaptığı tarihi vaaz yüzyıllardan beri dilden dile dolaşıyor. Bursa’da ifşa olunan Hamid-i Veli oradan Aksaray’a ve hac dönüşü de Darende’ye yerleşir. Darende’de çok güzel bir yeri mekân tutmuş. Darende’deki mekânında bir taraftan ırmak, diğer yandan dağ ve ağaçlarla donanmış muhteşem bir manzara gözleri kamaştırıyor. Mekânları güzelleştiren hiç şüphesiz içindeki insanlardır. Şimdi Darende’de hem vefat etmiş ve hem de yaşayan insanlar bu küçük ilçemizi büyütüp güzelleştirmişler ve dünyaya bir model yer haline getirmişler. Bundan dolayı başta Somuncu Baba’yı ve Hulusi Efendi’yi rahmet ve şükranla anarken, hizmeti daha ileri götüren Hulusi Efendi’nin mahdumu Hamit Hamidettin Ateş Beyefendiyi de tebrik ediyor ve daha nice hizmetlerinde Allah’tan muvaffakiyetler diliyorum. Hacı Bayramı Veli’nin hocası olan ve yaşadığı yüzyıla ışık tutan Somuncu Baba ile onun neslinden gelen Osman Hulusi Ateş Efendi’nin 1914–1990 yılları arasındaki 76 yıllık ömrünü insanlığın hizmetine adamış. Yakın tarihimizde Turgut Özal ile çok sık görüşen Hulusi Efendi’nin milli ve manevi değerlerimize bağlı halkın birlik ve dirliği için ömrünü vakfetmiş. Bugün aynı aşk ve şevkle bayrağı devralan oğlu Hamit Hamidettin Darende’ye hizmeti şiar edinerek özel okul, hastane, kütüphane, müze, mesire yerleri ve eski minareleri onarım dâhil sayısız hizmeti Darendelilerin ayağına getirmiş. Beş bin kişilik yeni Camii inşaatının ise büyük bölümü tamamlanmış. Darende Belediye Başkanı İsa Özkan da Osman Hulusi Ateş Efendinin Darende’ye birçok hizmetleri olduğunu, bunun için minnet duyduklarını ifade etti. Özkan, ‘Örnek hizmetler sergileyen Hulusi Efendi Vakfı, Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerinde güzel eserlere, çalışmalara imzasını atmıştır’ dedi. Darende içinde sokak ve caddelerin bakımsız olduğunu Sayın Başkan Özkan’a hatırlattığımda, alt yapı hizmetlerinin devam ettiğini önümüzdeki yıl bunların ortadan kalkacağı sözünü verdi. Darende Kaymakamı Murat Uzunparmak ise büyük bir katılımla gerçekleşen etkinliğin ilçenin değerini ortaya koyduğunu anlattı. Şölene Malatya Valisi ve Belediye Başkanı katılmazken Sivas Valisi Ali Kolat da Darendeli olması dolayısı ile Osman Hulusi Ateş’i yakından tanıma fırsatı bulduğunu ve onun bir gönül insanı olduğunu belirtti. Kolat, ‘Vakıflar Genel Müdürlüğü, Hulusi Efendi Vakfını her yönden örnek olarak gösteriyor’ diye konuştu. Etkinlik kapsamında Somuncu Baba Tanıtım Merkezi gezildi. Etkinliğe Mersin Milletvekili Ali Er, Ankara Vali Yardımcısı Mehmet Kurdoğlu, Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, Malatya Belediye Başkan Yardımcısı Alican Bozkurt, Gürün Belediye Başkanı Mehmet Aktaş, sanatçı Kenan Işık ile Hulusi Efendi Vakfının Mütevelli Heyeti Başkanı Hamit Hamidettin Ateş ve çok sayıda vatandaş katıldı. Şenliğe Suriye, Bahreyn ve Nijerya’da misafirler iştirak etkiler. Ayrıca etkinliklere Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler ile birlikte RTÜK 2. Başkanı Abdulvahap Darendeli, Et ve Balık Kurumu Genel Müdürü Bekir Ulubaş, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, İller Bankası Genel Müdür Yardımcısı Bahattin Kaptan’da iştirak edenler arasındaydı. Şenliklerde göz dolduran ve beğeni toplayan sunucu Serdar Tuncer, Hayati İnanç, Nevşehir Müftüsü Süleyman Aktaş, İstanbul Beyazıt Camii İmamı Suat Gözütok, Resul Kesenceli, Mutsa Tektaş’ı da hatırlamadan geçemeyeceğim. Bu arada, Somuncu Baba Camisi yanındaki Tohma Kanyonu’na 250 metrekare büyüklüğünde dev bir Türk Bayrağı asıldı. Somuncu Baba ve Hulusi Efendi Vakfı devlet ve milleti bir araya getirmiş ve bunları bütünleştirmiştir. Bu yönüyle de gerçekten Türkiye için bir örnektir. Bir küçük ilçemizde büyük hizmetlerin yapılıyor. Buda insanlarımızın irfan sahibi olduğunun bir göstergesidir. Bunun kıymetini bilelim. Osman Hulusi Efendi bir gönül insanıydı. Gönülleri kazanmak ve İslam’ı tebliğ etmek için elinden geleni yaptı. Kurduğu vâkıfı büyüten oğlu Hamit Hamidettin’de aynı aşka ve şevkle çalışan bir gönül insanı. Somuncu Baba ve Osman Hulusi Efendileri rahmet ve şükranla anarken makalemi Hulusi Efendi’nin divanından dörtlüklerle siz aziz okurları baş başa bırakıyorum: “Âlemi sen kendinin kölesi kulu sanma/Sen Hakk için âlemin kölesi ol kulu ol Nefsin hevâsı ile mağrûr olup aldanma/Yüzüne bassın kadem her ayağın yolu ol Garazsız hem ivazsız hizmet et her canlıya/Kimsesizin düşkünün ayağı ol eli ol Allah için herkese hürmet et de sev sevil/Her göze diken olma sünbülü ol gülü ol İncitme sen kimseyi kimseye incinme hem/Güler yüzlü tatlı dil her ağızın balı ol Nefsine yan çıkıp da Ka’be’yi yıksan dahi/İncitme gönül yıkma ger uslu ger deli ol Güneş gibi şefkatli yer gibi tevazu’lu/Su gibi sehâvetli merhametle dolu ol Gökçek gerek dervişin sanı yoksula baya/Suçluların suçundan geçip hoş görülü ol Varlığından boşal kim yokluğa erişesin/Sözünü söyle gerçek Hulûsî’nin dili ol.”