Yaser Arafat'ın büyük bir olasılıkla zehirlenerek bertaraf edilmesi, Türk insanını ciddi şekilde düşünmeye sevk etmelidir.

ABD, Irak'taki hedeflerine varabilmek için önce zamanın Başbakanı Bülent Ecevit'i hedef seçti.

İkili görüşmelerde, Ecevit'in ABD'ye izin vermeyeceği ortaya çıkınca, partinin parçalanması ve hükümetin düşürülmesi için ne gerekiyorsa yapıldı.

O noktada maalesef MHP'nin büyük hatası oldu ve yersiz meydan okumalarla ülke genel seçimlere götürüldü.

DSP'nin parçalanması noktasında, bütün senaryolar uygulandı.

Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, Bülent Ecevit zehirlenerek ortadan kaldırılmak istenmiştir.

Ecevit, doktorunu ve hastanesini değiştirerek hayatını güç belâ kurtarabildi.

Önceki gün TV ekranlarından izlediğim Ecevit, çok canlı ve zinde idi.

Arafat ve Ecevit derken şimdi de sıranın Denktaş'a geleceğinden korkuyorum!?

Çünkü Kıbrıs Türk Halkı'nı kandırmak için ABD ve AB büyük çabalar sarf etti. Kıbrıs'ta hedef Sn. Denktaş'tır. Umarız ki başına bir hal gelmez.

Kıbrıs'tan yazan değerli arkadaşımız Levent ÖZADAM, orada bazı basının ibret verici tutumlarını gözler önüne serdi. Alıntı ilişikte sunulmuştur.

Anadolu halkının bugüne kadar Kıbrıs'ı sahiplendiğini çok iyi bilenlerdeniz!

Ama, asıl sahiplenme zamanı bugündür!

Bakın, Kıbrıs'ta bir yerel gazetede görevi Türk düşmanlığını körüklemek olan bir gazeteci müsvettesi dün köşesinde neler yazdı;

"Çok uğraştım Türk olayım ama, bir türlü olamadım...

Çünkü dolandırıcı değilim, sahtekar değilim, yalancılığım yok...

Kimsenin garısına gızına yan gözle bagmadım...

Bunların hiçbiri bende yok!

Nasıl Türk olayım olamadım..."

...

Evet dostlar, şimdi bilmem daha iyi anlatabildim mi, Kıbrıs niçin önemli, Kıbrıs'a niçin daha fazla sahip çıkmalıyız derken niyetimi?  

Herkes senin aleyhinde bulunacaktır, seni yoldan çevirmeye çalışacaktır. İşte sen burada direneceksin.

M. Kemal ATATÜRK