Yıl 1979…

Ege Üniversitesindeyim

Fosur fosur Birinci sigarası içiyorum.

Filtreli sigara için paramız var mı?

Nerdeeee…

***

Yıl 1986…

İstanbul Üniversitesinde Master yapıyorum…

Bursa da ki baba ocağında Tez çalışmamı yapıyorum…

Tam 20 gün acil ihtiyaç dışında odamdan çıkmadan durumu toparladım…

Kaynak kitaplar, makaleler, raporlar derken katoteks çalışmalarım bitti ve yazma aşamasına geldim…

O günlerde bilgisayar falan yok evlerimizde…

Büro daktilosu bulmuşuz yetmez mi, yazmak için…

Eh! Bizde yazma da iyi sayılırız…

***

Bir gün kendime izin verdim…

Eve kapandığımın yirminci günü olabilir…

Çıktım dışarıya, doğruca Bursa’nın en güzel yeri sayılan Kültür Parkına gittim…

Temiz hava, oksijen mis gibi, ruhum temizlendi akşama kadar…

Hele birde Özgen Çay Bahçesinin güzel çaylarından bardak bardak içince, keyfim iyice yerine geldi…

Akşam alacasında eve döndüm…

***

Çalışma yaptığım odamın kapısını açıp içeri girdiğim gibi…

Aman Allahım! Fare ölüsü gibi, kokmuş çorap kokusu gibi bir koku burnuma gelmez mi?

Bir saat önce yediğim kokoreçler midemden ağzıma, ağzımdan da yerlere boşalmaz mı?

Kokoreçleri olduğu gibi çıkardım…

Kekikli kokoreçlerin arasında domates kabuğu kıymıkları kırmızı kırmızı…

Yanında ayranıyla birlikte ne yediysem çıkardım…

Temiz oksijeni bol bir gün geçirince, evdeki durumun farkına varmış oldum.

İşte o gün sigarayı bıraktım…

***

Aradan yıllar geçti…

Sigarayı bırakma formülü kendiliğinden gelişiverdi düşüncelerimde…

Şöyle ki:

Bir paket sigara her 10 dakikada bir sigara içilerek saatte bitirilecek…

Sigara külleri ve izmaritleri bir büyük bardakta toplanıp üzerine ılık su konulacak…

İstenirse biraz süt ve reçel ya da bal ilave edilerek, sigara içen kişiye verilecek…

Bardaktakileri iç ve ne varsa onları da ye” denilecek…

Eğer içerse ve yerse, zaten bir daha sigaraya tövbe ederek bırakır…

Yok eğer “bu yenilir mi, içilir mi, midem mahvolur” derse…

O zaman da sırasıyla şu karşılık verilir…

“Bana bak sigara içen arkadaşım”

“Bardaktakileri yiyip, içsen onlar bir süre midende kalıp sonrasında çıkar gider malum yerinden”

“Ama sigara içip çektiğin dumanların bir kısmı her defasında AKCİĞERLERİNDE soba kurumu gibi kalıyor..

“Bu senin ileriki yıllarda AKCİĞER, KALP VE BÖBREKLERİNDE hasar yapacak ve ÇOKLU ORGAN YETMEZLİĞİ teşhisiyle ölümüne neden olacak”

“Sahi öte düğnyada da sigara içebilecek misin, sigara var mı?”

“Ne dersin?”