Özel günleri, özel günlerinizi hatırlamayan bir erkekle birlikte iseniz, tekrar düşünün. Çevrenizde ne kadar insan varsa, küçük yaşlar da ya da olgun, düşünün, özel günleri hatırlamayanları es geçin, önemseme alışkanlığınızdan vazgeçin. Hayatınızı paylaştığınız, hayata paydaş yaptığınız, sevdiğiniz ise daha çok irdeleyin ve daha çok düşünün. Akıl ve hafızanız elbette erkek cinsine göre daha aktif daha gelişkin, küçük şanslar verin ve sonucu izleyin, sonucu görün. Mahcup oldu görüntüsü varsa, devamın da elinden geleni yaptıysa, gönlünüzü aldıysa! Sevin elbette, sevin sevebildiğiniz kadar.

..

Sabah kahvaltıda kadın;
"Eminim, sen bugünün ne olduğunu hatırlamıyorsun bile" dedi…
"Tabii, hatırlıyorum"
dedi adam… Çıktı, gitti.

Öğleye doğru kapı çalındı. Çiçekçi çocuk harika bir kırmızı gül buketi bıraktı…
Az sonra kapı tekrar çalındı, bu defa kösedeki pastanenin çırağıydı gelen… Kocaman bir çikolata kutusu bıraktı gitti.
Öğleden sonra gelen kutudan da, olağanüstü güzel bir elbise çıktı…
Kadın kocasının dönmesini zor bekledi ve daha kapıda boynuna sarıldı…

"Önce çiçekler, sonra çikolata, ve sonra da elbise.. Bu hayatımdaki en güzel Cumhuriyet Bayramı…"
Adam:
"………Hadi beeeeee."

..

Farklı olmak için saçmalamalara gerek yok, ortak değerlerimizi önemsemek, ortak hassasiyetlerimizi önemsemekte hayatın kendi içinde ki en önemli disiplin değil mi? Anladım bu yazının esprisi Cumhuriyet bayramı üzerine kurulu, sizler şimdi çok geniş yelpazemizi, bayram ve kurtuluş mücadelelerimiziz zaferle taçlandırıldığı günleri, düşünmeye başladınız bile.

Birliktelikteki mutluluklar sadece o an yaşanan espri ve coşkulardan ibaret değildir. Yaşanan, yaşanmış başarı ve sevinçleri de hayatımıza katmak, hatırlamak, anmak gerek. Konu mankeni çiftin yaşadıklarından aldığımız mesajı sadece kapitalist tüketici mantığı ile yorumlamayın. Bireysel ya da halk olarak tarihimizde güzellik ve coşku içerek, büyük başarıları içinde barındıran günlerin sene-i devriyelerinde sarılmalarınızı, öpmelerinizi eksik etmeyin, hatırlanmıyorsa da usulünce tüyo verin. Sevin sevilin, hayatta sevmekten ibaret değil mi?