Yapılan bir araştırma, AKP, CHP, MHP seçmenlerinin önemli bir bölümünün oy verdikleri partilerden memnun olmadıklarını ve yeni bir parti arayışında olduklarını göstermektedir. Aslında Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) büyük bir fırsat kaçırmıştır. Faaliyetlerini durduran ANAP ve Doğru Yol partilerinden kalan Merkez Sağı bütünüyle temsil edip, buradaki kadroları ve seçmenleri tamamiyle alıp, bir Türkiye partisi olabilirdi. Bugün tek başına iktidar olabilmesini kendi tabanının yanı sıra, ANAP ve DYP seçmenine borçlu olduğu bir gerçektir. Bu seçmen kolay kolay CHP’ye oy vermez. Ekonomik istikrar, ekonomide iyileşme, yeni yatırımlar AKP zamanında meydana gelmiştir. Ne var ki AKP’nin laik, demokratik Cumhuriyet, modern, çağdaş Türkiye hedefi ve en önemlisi Atatürk ilke ve inkılapları ile sorunları mevcuttur. ANAP ve DYP Milliyetçi, muhafazakar, dini değerlere, inançlara önem veren, saygı gösteren, yaklaşıma ilave olarak laik demokrasiye, Atatürk ilke ve İnkılaplarına bağlı partilerdir. İşte bu yaklaşım ANAP’lı ve DYP’li kadro ve seçmeninin tamamının AKP’ye yönlenmesine mani olmuştur. Evet! AKP içinde ANAP’lı ve DYP’li kadrolar mevcuttur. Ancak, bunlar önlerinde başka bir alternatif olmadığından, kerhen AKP’ye yönelmişlerdir. Ancak, bir gün ortaya yeni bir Merkez Sağ parti çıkarsa, bu seçmen ve kadrolar derhal geri döneceklerdir ve bu şekilde AKP gerçek tabanı olan %15’lerde kalacaktır. Şimdilerde seçmenin yeni bir parti arayışı gündeme gelmiştir. Öte yandan iktidarın karşısında bulunan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) bazı dönemler hariç, neredeyse 50 yıldır iktidardan uzaktır. Yapılan kamuoyu yoklamaları, CHP’nin oyunun %23-24’lerde olduğunu göstermektedir. CHP’nin bu oy oranı ile iktidar olması mümkün değildir. Asıl sorun CHP 2014 mahalli seçimler ve 2015 Genel Seçimlerinde bu %24 oy oranını nasıl yükseltecektir. İşte bu noktada CHP faaliyetleri duran ANAP ve DYP’li kadro ve seçmene sahip çıkabilseydi, bu oyların bir kısmını kendisine dönüştürebilseydi, oy oranını %38-40’lara çıkması mümkün olur ve CHP iktidarı mümkün olabilirdi. Ancak, bunu yapabilmek bir siyaset mühendisliğini ve ustalığını gerektirir. Bugün sayıları çok az olan ve CHP içinde yer almış, Milletvekili seçilmiş olan ANAP’lar ve DYP’liler kendilerinin gerektiği şekilde kucaklanmadıklarından, tabiri caiz ise bir sığıntı muamelesi gördüklerinden şikayetçidir ve sıkıntıları vardır. Bir CHP Genel Başkan Yardımcısı, “biz mahalli seçimlerde, genel seçimlerde iktidar olacağız, hatta bir CHP’li arkadaşı Cumhurbaşkanı yapacağız” demektedir. Şüphesiz her siyasi partinin ve Milletvekilinin hedefi teorik olarak iktidardır. Ama bu nasıl olacaktır? Acaba bunun nasıl olacağı bilinmekte midir? CHP liderliği, ANAP ve DYP içinden kendilerine yönelebilecek Merkez Sağ kadroları kucaklamak için, bugüne kadar gereken hareketleri yapamamıştır. Aslında, bu bir hesap meselesidir. Hadise gayet basittir. “Arkadaş, yıllardır her kamuoyu yoklamasında ve seçimlerde %24’lere demir atmışım, iktidar olmak için, bu oy oranını nasıl %40’lara çıkaracaksın”. CHP eski genel başkanları Rahmetli Ecevit, Sn. Deniz Baykal, bu durumu anlamışlardır. Hatırlanacaktır, bir tarihte Sn. Ecevit, Merkez Sağ’dan destek aldığı 11’ler hareketiyle iktidara gelmiş ve Başbakan olmuştur. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) içinde aynı argümanları ileriye sürmek mümkündür. Ne yazık ki MHP de Merkez Sağı yanına alamamıştır. Oysa ANAP’ın ve DYP’nin fevkalade değerli kadroları hiçbir yere gitmemiş olup, yerlerinde durmaktadırlar. İşte bu şartlar altında, seçmen yeni bir parti arayışına girmiştir. Neticede bu gerçekler yeni bir Merkez Sağ partinin kurulmasını intaç edecektir. Halk tarafından ağırlıkla ve ısrarla dile getirilen bu olay sonucunda, yeni bir Merkez Sağ parti 2015 seçimlerinde, eğer yetişmezse, ama mutlaka 2019 seçimlerinde iktidar adayı olarak ortaya çıkacak ve benim tahminim iktidara gelerek, Türkiye’yi kabustan kurtaracaktır. İşte bu noktada bir merkez sağ siyasetçi olarak, bizim partimizin, yani Turgut Özal’ın ANAVATAN Partisinin ortadan kalkmasını içime sindiremediğimi bir defa daha belirtmek istiyorum.
NOT: Türkiye’de süper lig herşeye rağmen heyecanla sürmektedir. Defaatla ifade ettiğim gibi, benim arzum mümkün mertebe şehir takımlarının süper ligde yer almasıdır. Örneğin: İzmir, Adana, Malatya, Erzurum, Şanlıurfa, Konya, Van, Diyarbakır gibi şehirlerimizden birer takım olmalıdır. Ayrıca, halka hizmet için kurulmuş olan Belediye Takımlarının hiçbir şekilde futbol, basketbol, voleybol liglerinde yer almasını kabul etmiyorum. Ayrıca, Kayseri Erciyes, 1461 Trabzon Süper Lige çıkarsa, futbol federasyonu ne yapacaktır? İstanbul’dan 3 takım yeterlidir. Hector Cupper dünya çapında bir teknik direktördür. Ne yazık ki Ordu gibi oyuncu kalitesi yetersiz, zayıf bir takımın başına gelmiştir. Bana göre kariyerine yazık olmaktadır. Hector Cupper’in Ordu’dan ayrılıp, mevcut teknik direktörle bir yere gidemeyeceği anlaşılan Türk Milli Takımının başına getirilmesi çok isabetli olacaktır.