İnsan kendinden birşey saklamayınca samimiyeti genişlemeye başlar. O zaman korkular, kaygılar yok olur ve insan özüne, kendine daha çok yaklaşır.
Insan samimi olduğunda tüm zayıflıklıkları da ortaya çıkar. Başka birine kendini açınca o kişinin size ne yapacağını bilmezsiniz, bu da korkulara neden olur . Bu korkuyu yenmenin yolu, kalbi herkese açmaktır.
Başka birine samimi olma korkusu aslında çocuklukta başlamıştır. Eğer samimi olmaktan korkuluyorsa, o kişiye güvenmekten de korkuluyordur. Çünkü samimi olmak, güven ve teslimiyetle ilgilidir.
Başkasına güvenmek için insan önce kendine güvenmelidir. Eğer başkalarına güvenmezseniz , o zaman hayal kırıklıkları olacaktır.
Tüm maskeleri bırakmak, rollerden özgürleşmek samimiyete neden olur. Hem kendinden hem başkalarından bir çok şeyi saklamak güvensizliğe neden oluyor. Kendine olan güvensizlik de korku yaratıyor.
Korku ve güvensizlik her türlü savunma stratejisinin oluşmasına neden oluyor. Örneğin mesafeli olunca kendini insan güvende hisseder ama o zaman da samimiyet yok olur. O zaman içgüdüsel olarak zayıflıklıklar saklanmaya başlanır. Karşı taraf bunları bilince birey incinebilir ve kalbi kırılabilir.
Samimiyeti engelleyen şey bencil istekler ve arzulardır . Bencil isteklerin gerçekleşmesi için maskeler kullanıldığında yapılanlar da bencilce oluyor.
Bencillik aşıldığında samimiyet güneşi doğar ve korku bulutları kaybolur. Korkulardan özgürleşmek için de bencillikten vazgeçmek gerekir .
Samimiyet temel bir ihtiyaçtır, sevdiğiniz insanların yanında samimi olmaktan çekinmediğinizde, utanmadığınızda savunma mekanizmalarını da bırakırsınız.
Samimi olmak kendin olmak, doğal ve öze yaklaşmaktır. Öz doğanıza yakınlaşmak için samimiyet aracını kullanın ve hayatı dolu dolu kutlayarak yaşayın.