KÜLTÜR ve SANAT

ŞAİR EMEL FETTAHLIOĞLU ‘’PEMBE MAVİ‘’ KİTABI ve ŞİİRLERİYLE KİMLİĞİNİ BULDU

Abone Ol

HABER: NİHAT İLİKCİOĞLU

Osmaniye'nin Hasanbeyli ilçesinden Fettahlıoğlu ailesine mensup Emel Fettahlıoğlu, 1954 yılında Kadirli'de dünyaya geldi. Eğitimini Adana İmam Hatip Lisesinde tamamladı. Şiire başladığı sevgi ve ilgi çok küçük yaşlarda babasından dinlediği çeşitli şairlerimizin şiirlerinden kaynaklanıyor. “Şiir benim hayat çizgim, yönüm, yanım. Hayatımın dürüstlüğünü şairlerimizin mısralarının anlamlarında buldum. Annemin öğütleriyle büyümedim. Bugünkü yerimi ve karekterimi şairlerimize borçluyum.” diyen Emel Fettahlıoğlu “Şiir benim kimliğimdir; hak, hukukum, adil yaklaşımım, insanlığımdır.” diyor. Yedi şiir kitabı ve bir romanı olan sanatçımız, kitaplarını çocuklarından ayrı görmediğini ifade ediyor. “Bir kız bir erkek ve dünyalara değer bir torunum var.” diyen Emel Fettahlıoğlu, hayata sımsıkı sarılmış mücadeleci kişiliği ve hayatta ölüm hariç imkansızlık tanımayan, okumayı seven bir yapıya sahiptir.

“Ben iki çocuk annesi değil, eserlerimle birlikte on bir çocuklu mutlu bir anneyim. Yaşadığım sürece de çoklu bir aile olmak düşüncesindeyim.” şeklinde belirtiyor hislerini.

Emel Fettahlıoğlu'nun “Pembe Mavi Şiirler” adlı kitabında yer alan şiirler şunlar:

-Ayrılıklar Bizim İçin

-Sen Gittin Ya

- Artık Sen Yoksun

-Yağmurlar Yağıyordu

-Kasımda Kuşlar Uçmaz

-Aşkın Mahşeri

-Gittiğinin Gölgesi

“İki Ayrı Resim” ise ilk romanıdır.

SEVGİLİYE MEKTUP

Adımlarıma düşmeyen yolumsun,

Uğraksız hanım…

Dilenemem seni öyle

Kaldırım taşlarından.

Soramam öyle ulu orta gönül kahrım,

İçimin sessiz dokunaklı yanım.

Umutlarım kör kuyuda,

Düşlerim âmâ göz bebeklerimde,

Bir gün bile el açıp istemedim seni

Tanrı’dan

Hep olduğun yerde sevdim,

An geldi sılam oldun,

An geldi gurbetim

Sitemim asla…

Dudaklarımda tebessümüm oldun,

Aktın gönlüme ılık ılık

Ama hiç mi hiç ağlamadım.

Sen gözlerimde kalan yaşım,

Belki bu sana son satırlarım,

Son anışım üzülme.

Bir gün, o gün geldiğinde

Her fani gibi öleceğiz;

Bilinmez ben senden önce

Belki de sen benden önce…

Üstümde vebal kalmasın,

Şunu bil ki şüphesiz

Seni hep sevdim,

Düş kurmadım,

Başka sevdalarda gezmedim.

Tertemiz bir sayfasın ömrümde,

Bembeyaz…

Seni hep ilk günkü gibi sevdim,

Hep sevdim, hep sevdim, daima sevdim

Kaderim olmadın

Sen sen benim en güzel sonsuzluğum…

“Hoşça kal.” demiyorum

Mutlu kal

Pembe Mavim.

19 Kasım 2019

EMEL FETTAHLIOĞLU

---------------------------------------------------------------------------

BEN BU HAYAT YOLUNDA

Ne insanlar tanıdım,

Ben bu hayat yolunda;

Kimi permeperişan

Kimi yüzer varlıktan.

Minnetsiz insan gördüm

Ağlayan gözler gördüm

Kapanmaz yaralarda,

Nice bîçare gördüm

Ben bu hayat yolunda.

Mutlu gönüller gördüm,

Kahrından ölen gördüm,

Yokluğa boy gösterip

Nefsini yenen gördüm

Kimi buldukça bunar

Kimi sabırdan çatlar,

Elleri cebe girmez,

Paraya tapan gördüm

      Kiminde sayısız han,

      Evler mülkler saraylar.

      Kiminin kibrinden,

      Sızlar bütün vicdanlar.

      Çoğu umut peşinde,

      Yılmayan gönül gürdüm.

      Düşler kurup hayalle,

      Efkâr dağıtan gördüm.

      Sızlayan yüreklerde,

      Bitmez çileler gördüm.

      Dertlerini bağrına,

     Taş diye basan gördüm.

      Nice çaresiz gördüm,

      Bükülmüş beller gördüm,

      Yitik umutlarda

      Kahrından ölen gördüm

      Ekmeğini paylaşan,

      Mutlu gönüller gördüm.

      Bacaları tütmeyen,

      Çatısız evler gördüm,

      Parklarda yatan gördüm,

      Açlıktan çöplüklerden,

      Karın doyuran gördüm.

     Ben bu hayat yolunda,

     Vicdanları kurumuş,

     Gözü gönlü doymayan,

     Zengin ukalâ gördüm.

     Satılmış insanlarda

     Utanç örtenler gördüm

     Utanmadan, insanın

     Yüzüne bakan gördüm.

     Ben bu hayat yolunda,

     Kul hakkına göz diken,

     Nice şerefsiz gördüm.

     Bir ekmeğe talim eden,

     Ezilen kullar gördüm

23 Eylül 2019

 EMEL FETTAHLIOĞLU

------------------------------------------------------------------------------------------

AYRILIKLAR BİZİM İÇİN

Kalk dostum, çalınan kapıları aç.

Ne demişler,

Korkunun ecele faydası yok.

Ayrılıklar bizim için.

Bırak yüreğin yansın

Bu, yangınların en güzeli.

Bir bir toplama hasretleri.

Sökme gönlünden.

Gidebildiği yere kadar gitsin,

Sen adice sevmedin ki

Bir yürek koydun ortaya, mertçe.

Bırak, utanan utansın

Ayrılıklar bizim için, ağlama.

Bak her şey yerli yerince

Deniz, yine deniz,

Kudurur hırçınca

Gurubu seyreden var,

Biz olmasak da.

Gök, yine mavisinde, küsme…

Zehir zıkkım bir tarz olsa da hayat,

Yaşamalısın

Ayrılıklar bizim için utanmamalısın.

Güneş, temmuz sıcaklığında,

Gölgede kırk üç…

Yıldızlar parlamıyor gözlerimde,

Karanlıklarda kalmışım

Tanrı’da kaldı duâlarım.

İbadetlerim bitmiş,

Biliyorum, günahkârım.

Bunun içindir güzelim, isyanlarım,

Bunun için…

Bugün, delilerin en delisiyim

Gökyüzünü taşlamak geçiyor içimden,

Kaybettiklerimi geri istiyorum,

Mağlup oldum yenik düştüm, acizim.

Hiçbir şeyim, hiçbir şeyim

Ayrılıklar bizim için güzelim,

Bizim için…

Eksilmez sevenlerin sayısı.

Dünyada Leylalar, Mecnunlar çok.

Öyleyse bırak yüreğini, dağlasın

Kavrulsun için

Ayrılıklar bizim için güzelim,

Bizim için…

13 Temmuz 2000

EMEL FETTAHLIOĞLU

----------------------------------------------------------------------------


YAZAR EMEL FETTAHLIOĞLU’nun ‘’  İKİ AYRI RESİM ‘’ ROMAN KİTABI ÇIKTI 

1979 Türkiye’si ile 2020 Türkiyesi yani bugünkü Türkiye arasında gerek düşünce gerek duyuş ayrımındaki anlayışın, bugünkü Türkiye'nin seviyesinin çok çok altında kalışı ilkellik, bağnazlık, zorbalık...

Törelerin yasa gibi kabul edildiği medeniyet bozukluğu, insanların sınıflandırılması, hor görülmesi, dışlanması, ayrımcılığı altında ezilenlerin, töre kurbanlarını, idam sehpasında kalem kırılması gibiydi. Nice İnsanların en güzel duygu ve düşüncelerinin bertaraf edilmesi, insana insan gibi davranılmaması, zulmüne uğramış gönül hikayelerinin, sevgilerin acımasızca katledilmesi sonucu binlerce sevdanın etik düşünceler ilkesinde hüsranla son buluştu