Dünyada meme kanseri, kadınlarda görülen en sık kanser türü olup tüm kanserlerin % 21’ ini oluşturmaktadır. Meme kanserleri 20 yaşına kadar çok seyrek, 40-70 yaş arasında en sık görülür. Diğer tüm kanser çeşitleri gibi meme kanserinin tedavisinde erken teşhis çok önemli bir rol oynamaktadır. Avrasya Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hüseyin Urlu, doğum yapmayan ya da bebeğini az emziren şehirli kadınlarında meme kanserinin gelişmemiş ülkelere göre daha çok görüldüğünü söylüyor.

Kadınlarda görülen kanser türlerinden bahseder misiniz?
 ilk sırada görülen meme kanserlerini sırasıyla rahim ağzı kanseri ve kolon kanserinin takip ediyor. Kadınlarda meme kanseri tüm kanserlerin ortalama yüzde 32’sini teşkil etmektedir. Bu 20 yaşın altında çok nadirdir ama yaş 40’lara geldiği zaman sıklık artmaya başlıyor. 40-50 yaşlarında bir kadının tüm kanserler içinde yüzde 1 ihtimal meme kanserine yakalanması teşkil ediyor. Yaş 70-80’lere geldiği zaman risk daha da artıyor.

Memede fark edilen kitlenin kanserli olmasından şüphe etmeli miyiz?

Memede fark edilen her kitlenin kanser diye düşünülmesi doğru değil. Tespit edilen lezyonların birçoğu serin meme tümörüdür. Yani kistler, fibroadenomlar, yağ nekrozları da olabilir. Ama mutlaka kitlenin ne olduğunu bilmek lazım. Kanserse zamanında, erken yakalanması hayat kurtaran bir olaydır. Kadınların bilinçli, bilgili ve dikkatli olması gerekir. Hatta sık sık kendi kendilerini muayene etmeleri lazım. Genellikle meme hastalıklarında kitlelerin yüzde 75’ini hanımlar evde bulur, tespit eder ve doktora gelir.

Meme kanserine yakalanmak ile genetik yatkınlık arasındaki ilgiden bahseder misiniz?

Meme kanserlerine yakalanmada bazı ailelerde abla, teyze, anneanne gibi yakınlarda varsa genetik olarak riskin daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Erken adet görme, geç menopoza girme durumlarında risk fazladır.

“Şehirde yaşayan kadınlarda kanser riski daha fazla!”

Ekonomik durumu iyi olanlarda, büyük şehirlerde, yaşam şekli iyi olan kişilerde de risk fazladır. Az gelişmiş ülkelerin kadınlarında daha az kanser görülüyor. Şehirde yaşayan bir kadının kanser riskinin fazla olmasının nedeni bebeğini daha az emzirmiş olması, daha az doğum yapmış olması olabilir. Bunlar önemli etkenlerdir. Beslenme de bu noktada önemli. Doğal gıdalarla beslenmek kansere yakalanmama yönünden çok avantajlı. Doğal ortamda çok hareket eden, spor, yürüyüş yapan, ister istemez tarlada çalışan insanların aldığı gıdaları eritme, yakma şansı daha yüksek. Bu yüzden kadınların lehine bir avantaj oluyor.

İşte Meme Kanserinin Görsel Belirtileri:


Memede ağrısız ve zamanla büyüyen kitle hissedilmesi
Memede çekilmeler
Meme ucundaki akıntılar (biraz daha ileri evrelerde)
Meme ucunun hassaslaşması ve şekil değiştirmesi
Deride kaşıntı ve tahriş
Deride şişlikler

Unutmayın! Erken Teşhis Hayat Kurtarır!
İlk başta kişi kendindeki değişiklikleri fark eder. Özellikle kadınların üzerine düşen en önemli görev ayda bir düzenli olarak kendi kendilerini kontrol etmeleridir. Elle yapılan bu kontrolde bir kitle veya değişik bir durumla karşılaştıklarında vakit geçirmeden doktora başvurmalıdırlar. Tabiî ki de ele gelen her sertlik de meme kanser tümörü olmayacağından heyecana kapılmamaları gerekmektedir. Erken tanı için üç temel yöntem uygulanabilir. Bunlar; evde kendi kendine yapılan meme kontrolleri, doktor tarafından yılda bir yapılan meme muayeneleri ve mamografi (meme röntgen filmi) olarak sayılabilir.