TEKİRDAĞ -  Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Dağlıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ekmeğin insanların temel gıda maddesi olduğunu, günlük enerji, protein, vitamin ve mineral ihtiyacının karşılanmasında en önemli kaynak olduğunu anlattı.

Türkiye'nin kişi başına düşen ekmek tüketiminin en fazla olduğu ülkeler arasında yer aldığına dikkati çeken Dağlıoğlu, Türkiye'deki tüketimin büyük bir kısmını beyaz buğday unundan yapılan ekmeklerin oluşturduğunu vurguladı.

Öğütme teknolojisi açısından buğday tanesinde ''kepek'', ''endosperm'' ve ''ruşeym'' olmak üzere üç tabaka bulunduğunu anlatan Dağlıoğlu, şöyle konuştu:

''Kepek tabakası buğday tanesinin yaklaşık yüzde 12-15'ini, endosperm tabakası yüzde 80-85'ini ve ruşeym tabakası ise yüzde 2-3'ünü meydana getirir. Unun elde edildiği kısım buğdayın endosperm tabakasıdır. Bu tabakada ağırlıklı olarak nişasta ve protein bulunur. Vitamin, mineral ve lifli bileşenler düşük oranlardadır.''

Kepek tabakasının beyaz un üretiminde yan ürün olarak ayrıldığına işaret eden Dağlıoğlu, ''Oysa bu tabaka B-grubu vitaminleri ile demir, magnezyum ve çinko gibi mineraller, suda çözünen proteinler ve diyet lifi bileşenleri bakımından oldukça zengindir. Ruşeym tabakası da protein, lipidler, enzimler, vitaminler ve mineraller bakımından zengin bir tabakadır'' şeklinde konuştu.

Dağlıoğlu, undaki kepek miktarı arttıkça kül miktarının da arttığını, renginin koyulaştığını belirterek, ''Kül miktarının artması açık bir ifadeyle undaki minerallerin artması yanında, kepek tabakasında bulunan vitaminler ve lifli bileşenler gibi beslenme açısından önemli diğer bileşenlerin de artışı anlamına gelmektedir'' diye konuştu.

''Tam buğday ekmeği veya tam tahıllı ekmekler tercih edilmeli''

Buğdayın ve diğer tahılların kepek tabakasında ''fitik asit'' adı verilen maddenin göz önünde tutulması gerektiğini vurgulayan Dağlıoğlu, şunları söyledi:

''Fitik asit gıdalarla alınan demir, magnezyum, kalsiyum gibi önemli mineralleri bağlayarak vücut için yarayışsız hale getirebilmektedir. Hamur fermentasyonu, fitik asidin bir kısmını parçalamakla beraber tamamını etkisiz hale getiremez. Pişirme işlemi de fitik asidi parçalamaz. Bu nedenle, kepek oranı yüksek ekmeklerin ve tahıl kaynaklı diğer gıdaların uzun süre tüketilmesi, vücutta demir gibi çeşitli minerallerin zaman içinde eksikliğine yol açabilmektedir.''

Dağlıoğlu, bütün buğday tanesinin içerdiği kıymetli gıda bileşenlerinden daha fazla yararlanmak amacıyla beyaz buğday unu ekmeği ya da kepekli ekmek yerine, tam buğday ekmeği veya tam tahıllı ekmelerin tercih edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.