KALP HASTALIĞI OLAN ÇOĞU BİREYDE CİNSEL AKTİVİTE RİSK TEŞKİL ETMİYOR

Cinsel aktivite 2 kat merdiveni çıkmaya eş değer bir aktivite. Peki kalp hastalarında cinsel yaşam nasıl olmalı? Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Gençbay bilgilendirdi.

Cinsel aktivite hem ruhsal hem de fiziksel açıdan oldukça faydalıdır. Kalp hastalarında yavaş tempolu bir koşu egzersizinin faydasını (hatta daha fazlasını) kısmen sağlayabilir. Medicana Bahçelievler Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Gençbay kalp hastalarında cinsel yaşam hakkında yazdı. Dr. Gençbay, “Maalesef, kalp hastalarında cinsel sorunlar çok sıktır.  Sertleşme sorunu veya cinsel isteksizlik şeklinde sorunlara oldukça sık rastlamaktayız. Hastalar bu sorunlarını genellikle kardiyologlarına iletmez. Bu nedenle de burada doktora çok iş düşmekte, bu konuda hastayı dikkatlice sorgulamak gerekmektedir” diye konuştu.

Sertleşme Sorunu Kalp Krizi Riskini Arttırıyor

Sertleşme sorunu çoğu durumlarda damarsal kökenlidir diyen Dr. Gençbay sözlerini şöyle sürdürdü: “Penise giden damarlardaki bozulmaya bağlı yeterli basınç oluşmamakta ve sertleşmede azalma olmaktadır.  Aslında bakarsınız sertleşme sorunu 3-4 yıl içinde kalp krizi riskini de artırmaktadır. Bu nedenle sertleşme sorunu olan erkeklerin kalp damarları açısından da kontrol edilmesinde fayda vardır. Sertleşme sorunun diğer önemli bir nedeni de kalp hastası olduğunu bilen kişilerde yaşanan endişe korku ve depresyondur.  Kalp krizi sonrası, bypass sonrası, kapak değişimi gibi önemli ameliyatlar sonrası depresyon oldukça sıktır” dedi.

Kalp Hastalarında Aşırı Yemek Sonrası Cinsel Yaşam Riskli Olabiliyor

Cinsel aktivite sırasında kalp hızı en fazla 130 ‘a çıkmaktadır. Kan basıncı da en fazla 170 civarına kadar çıkmaktadır. Dr. Gençbay, “Normal bir cinsel aktivite ortalama 2 kat merdiven çıkmak kadar efora eşittir.  Efor testi ile bunu kolayca anlamamız mümkün. Yabancı bir partner, aşırı yemek sonrası, aşırı alkol alımı sonrası kalp hızı ve kan basıncı bu değerlerin üzerine çıkabilir. Bu nedenle kalp hastalarının bu riskli durumlardan kaçınması önemlidir” şeklinde konuştu.

Kalp Rahatsızlıklarından Sonra Cinsel Hayata Dönüş Süreleri Önem Arz Ediyor

Cinsel aktivite iki kat merdiveni çıkmaya eş değer bir aktivite. (3-5 METS) Dr. Gençbay, “Efor testi sırasında diğer parametrelerle beraber hastanın hangi aktiviteleri sorunsuz yapabileceğinin de öngörülmesi olanaklı olmaktadır.  Sorunsuz bir kalp krizinden 1 hafta sonra Efor testi yapılarak cinsel hayata dönülebilir. Hastada komplikasyonlu bir kalp krizi olmuşsa sorunlar giderilinceye kadar cinsel yaşamı askıya almak gerekir” dedi ve ekledi : “ Normal ve sorunsuz bir bypass ameliyatından sonra 6-8 hafta sonra, sternum (hançer kemiği) tam iyileştiyse cinsel hayata dönülebilir.  Ayrıca anjiyo hastalarında, kalp anjiyosu kasıktan yapıldıysa buranın tam iyileşmesini birkaç gün beklemek yerinde olur. Son zamanlarda artık hastaların çoğunda el bileğinden anjiyo yapmaktayız, bu durumlarda eğer balon, stent işlemi yapılmadıysa ara vermeye gerek yoktur” diye konuştu.

Kalp Yetmezliği Hastalarında Cinsel Sorunlar Daha Çok Görülüyor

Cinsel sorunların en fazla kalp yetmezliği hastalarında görüldüğünü belirten Dr. Gençbay sözlerine şöyle devam etti: “İlginç olarak cinsel yaşam sorunlarına en fazla yardım talep eden ve bu sorunu en çok önemseyen grup bunlardır. Kalp yetmezliği hastaları eğer iki katı dinlenmeden çıkabiliyorsa cinsel yaşam kısıtlamasına gerek yoktur. Nefes darlığı en basit işlerde bile olan gruplarda ise kalp yetmezliğinin kontrol edilmesine kadar cinsel yaşama ara verilmesi gerekir”.

Doğuştan Kalp Hastalığı Olanlarda Cinsel Yaşam Nasıl Olmalı?

Dr. Gençbay, “Doğuştan kalp hastalarının çoğunda cinsel yaşam risk teşkil etmez. Diğerlerinde olduğu gibi burada da 2 kat merdiven kuralı geçerlidir.  Eğer bu düzey egzersizi sorunsuz yapabiliyorlarsa cinsel yaşam da sorunsuzdur. Aksi takdirde ilaçlarla durum stabilize edilmeli sonra cinsel hayata geçilebilir.  Bazı doğuştan kalp hastalığı olan genetik danışma yapılmasında fayda vardır. Gebelik ve doğumun riskli olacağı düşünülüyorsa gebelik önleme yöntemleri doktorla tartışılmalıdır” dedi.

Kalp Pili Olan Hastalarda Cinsel Yaşamda 2 Kat Merdiven Kriterine Göre Karar Verilebilir

Cinsel aktivite çok çok nadir bazı durumlar haricinde ritim problemlerine yol açmaz. Aksine efor testi ile artan bazı ekstrasistollerin cinsel aktivite sırasında artmadığına dair yayınlar vardır. Dr. Gençbay, “Pil hastalarında cinsel yaşam 2 kat merdiven kriterine göre karar verilebilir. Bu düzeyde eforu rahat yapabiliyorsa cinsel aktivitede de sorun yoktur.  ICD dediğimiz şok veren pil cihazlarında da aynı kriterler geçerlidir. Şok sayısında cinsel aktivite sırasında artış olmamaktadır. Ayrıca şok verilen kişinin eşi de şoku hissetmez, bu konuda kaygılanmasına gerek yoktur” diyerek sözlerini sonlandırdı.


ÇOCUKLAR SPORDA FİZİKSEL YAPILARINA GÖRE GRUPLANDIRILMALI

Yeni eğitim öğretim döneminin başlaması ile birlikte okul çağı çocukları yeni bir heves ve heyecan ile gerek okullardaki spor kollarına, gerekse hafta sonları açılan spor branşlarına kayıt yaptırdılar. Bu durum beraberinde yaralanma risklerini de getirdi. Medicana Bahçelievler Hastanesi Ortopedi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Levent Arslan çocuklarda görülen spor yaralanmaları hakkında bilgilendirdi.

Dr. Arslan, “Her yaştan bireylere önerdiğimiz gibi çocuklara da spor yapmalarını öneriyoruz. Çocuklarda büyüme üzerine olumlu etkisi olan başlıca spor yüzmedir. Fakat her çocuğun yüzmeye meraklı ve istekli olması beklenemez. Çocuklar çoğunlukla daha popüler olan futbol, basketbol ve voleybol gibi temas sporlarına yönelmektedir. Bu sporlarda da yaralanma riski yüksek” diye konuştu.

Çocuklarda Spor Yaralanmalarında Kırık Görülme İhtimali Yetişkinlerden Daha Yüksek

Çocukların yetişkinlere göre farklı kas ve iskelet sistemi var. Dr. Arslan, “Kas, tendon ve bağları esnek olduğu için yırtık ve kopma görülme ihtimali düşük iken, henüz kemik gelişimi tamamlanmadığı için kırık görülme ihtimali yetişkinlere göre daha yüksektir. Bunun yanı sıra iyileşme yetenekleri yetişkinlerden daha fazla olduğundan, kısa sürede iyileşip günlük hayata daha çabuk dönebilmektedir” dedi.

Yapılan Spora Bağlı, Yaralanma Yeri Ve Şiddeti Değişiyor

Yapılan spora bağlı olarak yaralanma yerinin ve şiddetinin değiştiğini belirten Dr. Arslan sözlerine şöyle devam etti: “ Mesela futbolda ayak bileği ve diz yaralanmaları ön plandayken voleybolda omuz, el bileği ve el yaralanmaları daha sık görülmektedir. Basketbolda ise hem diz ve ayak bileği hem de omuz ve el bileği yaralanmaları yaklaşık eşit oranda karşımıza çıkmaktadır”.

Çocuklarda ekleme yakın kırıklar büyüme plağını (epifizi) etkileme açısından ayrıca önemli. Yaralanma sırasında büyüme plağı da zarar görürse ilerleyen zamanlarda buna bağlı kemiğin uzaması ile ilgili sorunlar yaşanabiliyor. Dr. Arslan, “Bu sorunlar, yaralanmanın şiddetine göre kısalık olabileceği gibi, kemikte açılanma, eğrilik ile de sonuçlanabilir. Bu riski azaltmak için spor sırasında oluşan yaralanmalarda mutlaka bir ortopedi uzmanı tarafından muayene edilmeli ve tedavi bir an önce başlanmalıdır” diye konuştu.

Spor Branşı Belirlenirken Yaşın Yanı Sıra, Fiziksel Yapı da Göz Önüne Alınmalı

Dr. Arslan sözlerini şöyle sonlandırdı: “Spor yapan çocuklarda yaralanma ihtimalini azaltmak için antrenmanlar uzman bir eğitmen kontrolünde yapılmalı, spor öncesi ısınma ve esneme hareketleri aksatılmamalıdır. Özellikle okullarda kendi yaşıtları ile spor yapmalarına rağmen çocuklar arasında fiziksel gelişimleri farklı olmakta ve bu durum yaralanma ihtimalini arttırmaktadır. Bu yüzden çocuklar gruplandırılırken yaşlarının yanı sıra fiziksel yapılarına göre de gruplandırmak gerekmektedir. Çocuklar yetişkinlerden daha duygusal ve kimi zaman daha hırslı oldukları için arkadaşlarına karşı kontrolsüz müdahaleler yapabilmektedir. Bunun önüne geçebilmek için gerek ebeveynler gerekse eğitmenler tarafından sporun bir aktivite ve eğlence aracı olduğu anlatılmalı ve centilmenliğin önemi vurgulanmalıdır”.