Kaliteli Yaşam Koçu ve Bilim Doktoru
HALUK SAÇAKLI’DAN KALİTELİ YAŞAM TAVSİYELERİ


Sevgili okurlarımız bu sayfada, her hafta sizleri ünlü bir isimle bir araya getirip, hayat kadar dolu, enerjik ve pozitif röportajlarla buluşturacağım inşallah. Kaliteli Yaşam Koçu ve Bilim Doktoru Haluk Saçaklı ile söyleşimize devam ediyoruz.

Okurlarımızın yararlanması için anlatabilir misiniz; Vücud kitle endeksimizi nasıl hesaplıyoruz, nasıl olmalı, sağlıklı yaşam koşullarını formüle edersek, maddeler halinde nasıl sıralayabiliriz, sağlıklı normlarda bir insanın yapabileceği, günlük beslenme programı ortalama nasıl olmalı?
Vücut kitle endeksini veren tablolar, vücut kitle olarak gelişkin bir kişiyi fazla kilolu veya aynı kiloda birini, boy uzunluğu nedeni ile zayıf gösterebilirler. Aynı kiloda olan iki kişinin farklı vücut bileşenlerine sahip olmaları, vücutlarındaki yağ ve kas kitlesinin farklı olması mümkündür.
BMI = [ ağırlık (kg) / boy (m)2 ] tespit edilebilir.
BMI: 18 ve altı ise; ZAYIF
18-25 arası;  NORMAL
25-30 arası; KİLOLU
30-40 arası; ŞİŞMAN
40 ve üzeri; AŞIRI ŞİŞMAN olarak değerlendirilir.
Sağlıklı olup olmadığınızı nasıl hissedebilirsiniz?                        
l Kilonuz olması gereken değerlerde ise.
l Erkekler boyun çevresi : 41.5 cm altında
l Kadınlar boyun çevresi  : 37.5 cm altında
l Erkekler göbek çevresi : 102 cm altında. Kadınlar bel çevresi :   88 cm altında
l 7 saat uykuyu; 22:00-24:00 saatleri arasında yatıp, 05:00-07:00 saatleri arasında  uyuyabiliyorsanız.
l Yataktan yorgunluk duygusu hissetmeden kalkabiliyorsanız
l Kahvaltı yapmadan dışarı çıkmıyorsanız
l Yemeklerinizi dengeli tüketebiliyorsanız
l 8 saat yorgunluk duymadan çalışabiliyorsanız
l Eve döndüğünüzde egzersiz yapabilecek enerjiniz kalıyorsa
l Dostlarınıza zaman ayırabiliyorsanız, onlarla mutlu olabiliyorsanız
l Arada sırada gönülden kahkaha atabiliyorsanız.
l Haftada 2 gün, eşinizle seks yapabiliyorsanız
l Az da olsa stresinizi kontrol edebiliyorsanız….
Sağlıklısınız demektir.

ÖNERİLERİM;


l Kendinize zaman ayırın, sahip olduğunuz tek zaman şimdiki zamanı yaşamayı öğrenin.
l Düne dönemezsiniz, yarının da ne olacağını Allah’tan başka kimse bilemez.
l O nedenle günü dolu dolu ve zevk alarak yaşayın.
l Mutlu olmayı gerçekten isteyin, isteyin ki mutluluk önünüze gelsin.
l Mutluluğun kapısını ancak sevgi ile açarsınız.
l Sevgi Yaradan’ın kendisidir.
l Sevgi neredeyse, mutluluk oradadır.
l Mutlu olmayı gerçekten istiyorsanız öncelikle sevmeyi öğrenmelisiniz.

Toplumsal olaylara da her zaman duyarlısınız, Başakşehir Belediyesi ile de ortak projeler geliştiriyorsunuz, biraz anlatır mısınız?
Ben aynı zamanda “Bahçeşehir Kaliteli Yaşam Derneği” kurucusu ve başkanıyım.
Ayrıca Başakşehir Belediyesi Kent Konseyi yürütme kurulu üyesi ve Bahçeşehir sorumlusu olarak 2 yıl görev yaptım. Hem dernek olarak hem de kent konseyi olarak belediyemizin desteğiyle çok önemli projelere imza attık.
 “Gençlerde Kilo Kontrolü Taranması ve Önlenmesi” isimli projede tüm Başakşehir deki devlet-özel liseli öğrencileri tarayıp uygulamalar yapıldı.
Amacım ilçemizdeki bu projeyi “Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Spor Bakanlığı ve Tüm Yerel Yönetimler (Belediyeler)” iş birliği ile Türkiye genelinde yaymak olacak.

Sizi televizyon programlarında da izliyoruz, kitap çalışmalarınızı da, yazılarınızı da keyifle , ilgiyle takip ediyoruz, yeni projeleriniz var mı?
Meslek hayatımda 1.000’in üzerinde değişik TV kanalların da uzmanlık alanım ile ilgili konuk olarak katıldım. Zaman zaman sunumunu kendim üstlendiğim programlar oldu.
Yeni dönemde ise bir büyük TV kanalında “Haluk Saçaklı İle Kaliteli Yaşam” “Kendin İçin 5 Dakika” isimli 2 ayrı projeyi uygulamaya sokma arzusundayım.

Özel hayatınızda da özenli yaşadığınızı biliyorum. Doğal bir hayat sürdürmek taraftarısınız, örnek olması açısından, günlük yaşamınızdan kesitler de paylaşır mısınız, kriterleriniz nelerdir?
58 yaşındayım. Allah’ıma şükürler olsun sağlıklı ve fit bir bedene sahibim. Ama bunun için emek sarf ediyorum. Emek sarf etmeden ne yazık ki hiçbir şeye sahip olamıyoruz.
Ben, ailem ile birlikte çiftlikte yaşıyorum. Organik sebze, meyve, yumurta yeme şansına sahibim. Ama bu imkanım var diyerek “yeterli ve dengeli beslenmez” isem “bilinçli ve düzenli egzersiz” yapmazsam “kaliteli uykuyu” yaşantıma sokmazsam bu yaşımda bu verileri yakalamam imkansız olurdu.
Sevdiğim yiyecekleri asla yaşantımdan çıkarmam ama neyi, ne kadar, nasıl yiyebileceğimi çok iyi bilirim. Ayrıca yaptığım kaçamakları egzersiz ile nasıl yakabileceğimi de iyi bilirim. Bu iki denklemi yaşantınıza soktuğunuz sürece hiçbir şeyden asla korkmayın.

Çocuklara ve gençlere neler önerirsiniz?


Özellikle çocuklara ve gençlere neler önerirsiniz? Siz çocuklarınızı yetiştirirken, kaliteli yaşam adına da neleri ön plana çıkardınız?
l Öncelikle çocuklara ve gençlere şişman olmamalarını öneririm.
l Saatlerce bilgisayar tutsağı olan gençlerimiz, hareketsiz bir yaşantının olumsuzluklarını şişmanlayarak ödüyorlar.
l Gece yarısı bile kullanılan bilgisayarlar ya da telefonlardan mesajlar, kalitesiz bir uyku ile hem yağlanmalarına hem de yaşam kalitelerinin ve ders başarılarının düşmesine neden oluyor.
l Yatarak televizyon seyretme, kitap okumadan kaçınsınlar.
l Ders aralarında sınıfta oturma yerine dolaşmalarını, asansör yerine merdiven inip çıkmalarını
l Her türlü bağımlılık yaratan alkol ve sigaradan hatta sizi ölüme götürecek olan madde bağımlılıklarından uzak durun.
l Sporu seven bir arkadaş edinmeleri, boş vakitlerinde spor ve egzersiz yapabilme alışkanlıkları edinmelerini
l Fast-food ve asitli içecekleri mümkün olduğu kadar az tüketmeli
l Çaylarına asla şeker koymamalarını
l Patates cipsinden uzak kalmalarını
l “Aç olan mideleri mi yoksa duyguları mı?” yani duygusal açlık ile gerçek açlığı ayırt etmelerini
l Her gün 10.000 adım atmalarını, dolayısıyla bir adım-sayar edinmelerini
l Fırsat buldukça yürümelerini, yürüdükçe sadece vücutları değil beyinlerinin de daha dingin çalışacağını unutmamalarını
l En geç saat 24:00 yatağa girip en az saat 07:00 ye kadar uyumalarını.

Okurlarımıza tavsiyeleriniz neler?


Okurlarımıza tavsiyeleriniz neler, şarlatan diyet tuzaklarına düşmemeleri için neler söylersiniz ? Bunaltıcı sıcaklarda nelere dikkat etmeliyiz?
Şarlatan diyetlerden uzak durmalarını tavsiye ediyorum.
1.Kalori kısıtlaması yapılan diyetler.
2.Aç kalarak kilo verdirmeye çalışan diyetler.
3.Proteinden zengin, karbonhidrattan fakir diyetler.
4.Karbonhidrat ile proteini ayıran diyetler.
5.Kan grubu diyetleri.
6.Otlarla zayıflama diyetleri.
7.Su atıcı çaylar ya da bitkilerle yapılan diyetler.
8.Diğer ismini yazmaya gerek duymadığım diğer tüm şarlatan diyetler.
Bugünlerde çok popüler olan bu beslenme modelinde sunulan görüşe öncelikle bakalım:
”Eti sınırsızca yiyebilirsiniz, kolesterolden korkmayın, ekmek, pilav, makarnayı hatta meyveyi kilo verirken yaşantınızdan tamamen çıkarın!”

Tüm Anne ve Babalara Mesajım:


Daha atletik ve daha sağlıklı bir gençlik için çocuklarınızı spora ya da egzersize yönlendirin. Bende çocuklarımı yetiştirirken bu ilkelere bağlı kalmalarını sağlıyorum.
 
Sonuç:

l Yüksek proteinlerle beslenme kemik erimesine neden olur.
l Çünkü aşırı protein, kemiklerden kalsiyumun çekilmesine neden olur.
l Yüksek proteinli diyetler karaciğer ve böbrek gibi organların aşırı çalışmasına ve yorulmasına neden olur.
l Vücut enerji kaynağı olarak karbonhidratları bulamadığında, vücut proteinlerini parçalar.
l Karbonhidrat almadığımızda B vitamini eksikliğinden dolayı bağışıklık sistemimiz çöker; bu sistem çökerse her türlü hastalığa karşı kapınızı ardına kadar açmış olursunuz.

Bir de diğer görüşe bakalım!

“Ara öğünleri kesinlikle tüketmeyin!”
Gerekçesi; leptin hormonu yemek yedikten 4-5 saat sonra devreye giriyormuş.
l Vücuda ara öğün ihtiyacını bu yağlardan sağlıyormuş
l Leptin hormonunun salgılanmasına izin verirsek kilo verirmişiz.

Sonuç:

l Ara öğün tüketilmediğinde metabolizma hızı yavaşlar.
l Algılama süreci uzar, konstrasyon bozuklukları görülür, dikkat dağılır.
l Kan şekeri düşmesi stres hormonlarının artmasına neden olur.
l Bunlara cevaben aşırı insülin salgılanması olur, artan insülin iştahı açar.
l Ara öğünler tüketilmediğinde insülin direnci riski artar.

ÇÖZÜM:

l Leptin hormonu salgılanmasını arttırmak için ara öğünleri yok etmek yerine, bir saatten fazla oturur vaziyette kalmamak yeterlidir.
l Otururken yapacağınız masa başı egzersiz, bir saati aşmadan yapacağınız ofisinizdeki hafif yürüyüşler, leptin hormonunu tetikler.
l Geceleri 7,2 saat düzenli uyku, 6,3 saat uykudan daha fazla leptin hormonu salgılar.
l Bu şekilde ara öğünü atladığınızda başınıza gelebilecek tüm olumsuzluklardan kendinizi korumuş olursunuz.
Bunaltıcı sıcaklarda su tüketimine çok dikkat etmeliler.
l Günde en az 8-12 bardak su içmelerini öneririm.
l Yakılan her 1.000 kalori için 1 litre su içmeli
l Çay, kahve ve asitli içecekler suyun yerini tutmaz.
l Yemekten önce içilen 1 bardak ılık su iştahı bastırır, mideyi doldurur ve doygunluk hissi verir.
l Yemek sonrası, içilen sıcak su yağ çözümünü kolaylaştırır.
l Egzersizden 15 dakika önce içeceğiniz 5-10 derece soğuk su yağ yakılma sistemini daha iyi çalıştırır.

Haluk SAÇAKLI
( Bilim Doktoru )
Kaliteli Yaşam & Danışmanlık

 
Bahçeşehir 1. Kısım Aşık Mahsuni Şerif Cad.
Çınar 8 Villa 11 No:53 Başakşehir - İST.
 
Tel        : 0212 608 00 94
Telefax    : 0212 608 19 11
Mail      :  [email protected]
Web     :  www.haluksacakli.com