Yetkililerimiz, S400 Hava Savunma Sisteminin, Rusya’dan alımı işinin bittiğini, bu işin geri dönüşü olmadığını, Temmuz 2019 içinde Türkiye’de konuşlanacağını kesin olarak ifade ediyorlar. Bakalım, Türkiye’nin öncelikli gereksinimi nedir? S400’leri kime karşı kullanacağız? 

Türk Hava Kuvvetlerinin envanterinde, 300 kadar bulunan F16 savaş uçakları, bizim ANAP iktidarımız zamanında (Turgut Özal) Ankara, Uçak Sanayi Tesislerinde, ABD’den gelen parçalarla, ABD’li uzmanların gözetiminde montaj olarak imal edilmişlerdi. Üstün teknolojiyi havi F16’lar, özellikle bölücü PKK terörü ile mücadelede büyük işlevler yapmışlar, hala da her gün yoğun olarak kullanılmaktadır. Ancak 32 senelik uçaklarda eskime ve metal yorgunluğu başlamak üzeredir. Ayrıca Hava Kuvvetlerimizde F100’lerden sonra, zamanının en teknolojik, en etkili av bombardıman, harp uçakları olan F4/Fantom uçakları da vardır. Bunlar İsrail tarafından modernize edilmişler, hala F16’larla birlikte PKK hedeflerinin imhasında kullanılmaktadırlar. Ancak, onlarda F16’lar gibi eskimişlerdir. Hizmet dışı kalmaları gerekiyor. Bu durumda, halihazırda, dünyada en iyi, en teknolojik, bize uygun savaş uçakları F35’lerdir. Türk Hava Kuvvetlerinin en kısa zamanda bu uçaklara sahip olması şarttır. Yani, Ordumuzun yaşamsal ihtiyacı düşünülürse, S400’lerden önce F35’ler önemlidir. Nitekim Türkiye, şimdilik 116 adet F35 harp uçağının siparişini vermiştir. Bu yeterli olmayıp, 500 adete kadar çıkmalıdır. 

F35’ler zamanımızın teknoloji harikası uçaklardır. Belki diyebilirsiniz ki, F35 olmazsa ne olur?... Fransızların, Mirageları ve Rusların SU57 savaş uçakları vardır. Fransızlar bile, F35’lere geçmeyi düşünüyorlar. Rus Uçak Sanayiinin, güvenirliliğini, sizlerin takdirine bırakıyorum. Ancak bir fikir vermek için, ben dış seyahatlerimde, Rus uçakları olan Antonovalara, Tupolevlere, Illisyunlere, asla binmem. Defalarca iş için Moskova’ya giderken, THY yoksa Lufthansa ile, Frankfurt’ta, oradan gene Lufthansa ile Moskova’ya gidip, dönmüşümdür. Uçak, helikopter sanayi fevkalade hassas sektörlerdir, her şeyden önce güvenli uçuş şarttır. İçinde insan var. Türkiye bir NATO ülkesidir, NATO prensiplerine göre, hareket etmesi gerekir. S400 ve F35 konusunun nasıl çözümlenebileceğini önümüzdeki sürede göreceğiz. 

Ayrıca belirtmek isterim ki, Türk Donanması’ndaki firkateynler, denizaltılar, ABD yapımı olup, bir hayli eskidirler. “Efendim, biz MILGEM Projesi ile kendi gemilerimizi yapabiliyoruz.” İyi de, gemilerin, makineleri, motorları, computer teknolojileri, nereden geliyor. 

Bunları da yapabilmeliyiz. Öte yandan, Yeni Askerlik Yasası da acele ile eski, tecrübeli generallerin, amirallerin görüşleri alınmadan, yeteri kadar müzakere edilmeden TBMM’den geçmiştir. Türkiye, NATO’nun, ABD’den sonra, ikinci büyük Ordusuna sahipti. Bu büyük Ordu’nun en caydırıcı gücü, 800.000 kişiye yakın askeridir. Diyebilirsiniz ki, “Efendim, birçok insan olacağına, 250.000 kişilik, teknolojik, profesyonel ordu yaratacağız.” Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu hassas tehditler, tehlikeler, değişik cephelerdeki hasımlar, göz önünde tutulduğunda, Büyük Ordu’ya ihtiyaç, hayati bir ihtiyaçtır. Bizler, TBMM’de Plan/Bütçe Komisyonu’nda, büyük ordumuzun, tüm gereksinimlerini, öncelikle karşılardık. Zira, Şanlı Ordumuz, güvenliğimiz, bekamız için en büyük caydırıcı kuvvettir. 

Osaka’da G20 (Haziran 2019) Zirvesi’nde, Başkan Trump ile yüksek düzeyli, görüşme yapıldı. ABD Başkanı ilginç laflar etti. “Türkiye Cumhurbaşkanı çetin cevizdir”, Türk heyetine bakarak, “Bu kadar yakışıklıyı, bizim Hollywood da bile göremezsiniz” dedi. “Türkiye haklıdır, patriot alacaklardı, Obama vermedi, onlarda S400 almaya mecbur kaldılar” dedi. Siparişimiz olan F35’lerin teslimatı konusunda fazla bir şey söylemedi. Eğer arkada başka bir şeyler yoksa, güzel, olumlu laflar etti. Sonucu önümüzdeki dönemde hep beraber göreceğiz.