RÖPORTAJ: FİLİZ YAVUZKURT


Herkes bir zamanlar çocuktu ve herkes kaç yaşına gelirse gelsin oynamaktan hoşlanır. Kaygısızca, zaman ve mekânı umursamadan oynamak ister herkes. İşte bir fırsat!

Sayın Başkanım, her sayıda sizden yeni şeyler duyuyoruz, sürekli bir dinamizm söz konusu Uluslararası Yoga Federasyonu’nda. Bu dinamizm nereden geliyor?

Evet, çünkü biz dinamiğiz. Durmuyoruz. Yeni şeyler üretmek yaratıcılık patlamasıdır. Orijinal Yoga Sistemi düzenli uygulanınca insan yaratıcılığın, üretkenliğin ve başarının zirvesine yükselir. İnsanların aklına hayaline gelmeyen, gelse de “bu olmaz” dedikleri şeyleri hayata geçiriyoruz. Bizim federasyonumuzda herkes yaratıcı, çalışkan, dinamik, yenilikçi ve hümanist. Zaten bu dinamizmin altındaki motivasyon da insanlığa hizmet etme olgusu. İnsan sadece kendine hizmet edince bir noktada tıkanır, ilerleyemez, genişleyemez artık, statikleşir. Oysa insanlığa hizmet etmek, sınırsız bilinmeyen unsurların içerisinde sayısız alternatifle karşılaşmak demek. Bu da heyecan, motivasyon, sevgi ve coşku demek.

Başkanım, Dünyada belki de Evrende bir ilk… Yoga Olimpik Oyunları gerçekleşti. Pek çok yoga severin hayalinde bile olmayan bir şey nasıl gerçeğe dönüştü? Bize bu konuda bilgi verebilir misiniz?

Çok doğru, ilk kez 30 sene önce “Yoga spordur” dediğimizde kimse bize inanmadı ve hatta insanlar karşı çıktı ama bakın 30 sene sonra Uluslararası Yoga Olimpik Oyunları’nı yaptık. “Biz bu gezegeni değiştiriyoruz” derken işte bunu kastediyoruz. İnsanlar değişiyor. Bırakın 30 sene öncesini, daha birkaç sene önce “Yoga spor değildir” diye haykıranlar bugün Yoga Olimpiyatına katıldılar.

Dediğim gibi Yoga Olimpiyat serüveni 30 sene önce başladı. Her fırsatta yoganın evrensel bir spor olduğunu, tüm sporların atası olduğunu, temel olduğunu anlattık. Zihinler arındı, yenilendi ve yoga ile ilgili gerçeğe aykırı önyargılar giderildi. Yoga insanların zihninde özgürleşti ve kendi yerine daha da yaklaştı.

Asyalısı Afrikalısı, beyazı siyahı, kadını erkeği, çocuğu yaşlısı… Hepsi bir araya geldi. İşte yoganın amacı bu zaten. Uluslararası Yoga Olimpik Oyunları’nda bu gerçekleşti. 4 yaşından 76 yaşına kadar katılımcı vardı.

Peki, bu katılım nasıl başarıldı Başkanım? Yani birkaç ayda bu kadar çok performans nasıl bir araya getirilebildi?

Dediğim gibi, yoga severler sayesinde oldu. Tüm Dünyada neredeyse tüm yoga severlere tek tek ulaşıldı ve her biri davet edildi. Bu çılgınca gelebilir ama evet böyle oldu.

Sosyal medya bu devrimsel olaya aracılık etti. Tüm teknolojik kanalları kullandık ve yoga yapan veya yogaya ilgi duyan herkese davet gönderdik. Aslında zamanın az olması nedeniyle katılmak isteyenlerin büyük çoğunluğu seneye erteledi. Küresel salgın nedeniyle Yoga Olimpik Oyunları’nı online düzenledik, ama bu bir avantaja dönüştü. Böylece dünyanın her yerine ulaştık.

Aslında bir tarih yazıldı değil mi?

Evet, 1 Ağustos 2020 tarihe altın harflerle yazıldı. Şimdi dünya başka dertlerde, çoğunluk bunun farkında değil belki, ama kısa bir süre sonra insanlar neler olduğunu görmeye başlayacak. İnsanlık tarihi değişti, insanlığın geleceği değişti.

Savaş alanları gerçekten de oyun alanlarına dönüşmeye başladı. Göreceksiniz, birkaç sene sonra dünyada savaşlar hızla azalacak, daha barışçıl ve sevgi dolu bir insanlık bizi bekliyor.

Yoga Olimpik Oyunları kapsamından biraz bahseder misiniz? Neden bu kadar önemli?

Dünya gezegeninde insanlar barışı, sevgiyi, eğlenmeyi, mutlu olmayı neredeyse unutmuş, sürekli savaşır hâle gelmişler. Dünyada neredeyse savaş olmayan bölge yok. Savaş ne demek?! Yıkmak, yok etmek demek. Acı demek, ölüm demek. Artık insanlara savaşlar normal; mutlu olmak, yaşamak anormal gelmeye başlamış.

İşte biz bunu değiştiriyoruz. Diyoruz ki birbirinizle savaşmayın, oynayın! Eğlenin, coşun, mutlu olun. Acıdan değil, mutluluktan çığlıklar atın.

Başkanım, biliyoruz ki şimdi de 1. Ulusal Yoga Olimpik Oyunları 2021’e hazırlanıyorsunuz. Bundan da bahsedebilir misiniz?

2021’de daha da büyük ve ses getirecek Yoga Olimpik Oyunları geliyor. 208 ülkede Ulusal Yoga Olimpik Oyunları düzenlenecek. Çalışmalara başladık. Her ülkede International Yoga Olimpik Komitesi’nin temsilcileri var, çalışmalara başladılar.

Her ülke kendi Yoga Olimpik Oyunları’nı düzenleyecek ve kendi şampiyonlarını ortaya çıkaracak. Daha sonra bu şampiyonlar 2. Uluslararası Yoga Olimpik Oyunları 2022’de yarışacak.

8 Yoga olimpik kategorisi var, herkes kendi yaratıcılığını ve üretkenliğini ortaya koyabilir.

Peki, Türkiye’de hazırlıklar nasıl Başkanım?

Ulus Yoga Federasyonu- ULUYOF hazırlıklara başladı. Türkiye’de yoga yapan, yogaya ilgi duyan herkesi davet ediyor. Buna cimnastik, pilates, dans, fitness ve benzeri spor alanlarında olan kişiler de dâhil.

Olimpik Oyunlara katılmak için sadece yogayı sevmek yeterli. 8 kategoride yaş ve cinsiyete göre bölümler var, yani herkes bu oyunlarda yer alabilir. Zaten amaç oynamak, bu müthiş etkinliğin içinde olmak, diğer yoga severlerle temasa geçmek.

Yoganın dünyayı tek bir oyun bahçesine dönüştürmesi nasıl mümkün olacak?

Yoga yapan herkes daha iyi bir insan olmak ve daha iyi bir dünyada yaşamak için yoga yapıyor. Yani yaptığı yoga türü ne olursa olsun, aslında kişi daha güzeli ve iyisi için yapıyor. Temelde amaç aynı; barış ve sevgi.