Uğur merhaba, nasılsın?

Merhabalar Elif Hanım çok teşekkür ederim, çok iyiyim. Sizlere de ayrıca teşekkür etmek isterim bu röportajınızda bana da yer verdiğiniz için. 

Maalesef hepimizi etkisi altına alan ve bir türlü geçmeyen pandemiden sende oldukça etkilendin mi neler söylersin?

Aslında etkilendim demek bence yanlış olur evet belki işlerim konusunda biraz sıkıntılar çekmiş olabilirim herkes gibi ama dönüp bakıldığında çok insanın canı yandı, çok insanın canından can parçası koptu gitti, onlar kadar etkilenmedim. Benimkisi sadece dışarı çıkamama ve işlerimizin durulması gibi aslında atlatılabilecek şeyler. Bu yüzden asıl etkilenen onlar oldu bu dönemde Covid – 19 hastalığına yakalanan tüm vatandaşlarımıza ve dünya genelindeki insanlara geçmiş olsun bir an önce atlatmalarını vefat eden vatandaşlarımızın ailelerine de sabır diliyorum.

Gelelim sürpriz dediğin çok yakın zamanda karşımıza çıkacak olan projenize, biraz bilgi verir misin?

Evet aslında işimiz gerçekten güzel bir iş olacak buna tüm ekip olarak inanıyoruz. Çünkü çekeceğimiz klip aslında bir pop, rock, rap değil piyanist bir sanatçımızın klibi çekilecek. Çok sevilen bir türkünün coverını Avrupai görseller ile süsleyip piyano performans klibi çekeceğiz. Ön hazırlık süreci tam olarak 1 ay 13 gün sürdü. Mekan, kostüm, sanat tüm her şeyin en iyisi olması için çok uğraştık. Çekim ekibi Ankara ilinden gelecek. Styling olarak Yedi Tepe Üniversitesi moda ve tekstil tasarımı mezunu Günaydın Sinem ÇELİK ile çalışıyoruz. Kendisi özel tasarımları ile klibimizi renklendirecek.

Değerli yönetmen Nihat Odabaşı ile ortak bir arkadaşınızın klibini çektiğinizi duyduk. Detay verir misin?

Öncelikle şunu söylemeliyim ki Nihat Odabaşı benim klip yönetmenliği konusunda sadece yanında durup oturup izlemek istediğim kişilerden biriydi. Ama kör ister bir göz Allah verir iki göz ya o hesap. Bir gün Gökhan Kunt ismi ile bilinen müzisyen arkadaşım ile telefonda konuşuyorduk bir anda bana “gel Nihat Odabaşı benim klibimi çekiyor, birazdan sete gireceğiz ve Cihangir’deyiz” dedi. Benim telefonu kapatıp Karaköy’deki evimden çıkıp Cihangire gitmem tam tamına 4 dakika sürdü gittim Nihat Bey ile tanıştım orada ve elime bir kamera verdi. Düşünsenize adamı ilk defa görüyorum ve ilk işte bana kamerayı uzattı, “çekmeye başla” dedi büyük lütuf. Gecenin sonunda Nihat Odabaşı bir story atar. ‘’Emre ve Uğur çekti Gökhan söyledi, Nihat Yönetti’’ Kendisine bu arada buradan çok selamlarımı iletiyorum.  

Güzel şarkıcı Sinem Kahveci ve Omark’ın kliplerini çektin. Genel olarak klipler hakkındaki yorumları nasıl buluyorsun?

Omark (Ömer Karaahmetoğlu) ile 4 projemiz var 2 klip 2 cover video. Sinem Kahveci ile ilk projemiz oldu. Çekimlerde çekim sonrasında montaj aşamasında yayın sonrasındaki yorumlarda da hep memnuniyet ve güzel eleştiriler güzel yorumlar oldu. Layığı ile yapmaya çalışıyoruz bir şekilde.

Bir yönetmen olarak senin olmazsa olmazın nedir?

Seyirciyi şaşırtan ters köşeler. Geçenlerde bir yerde okumuştum. Almodóvar sineması beklenenin değil, umulmadığın üzerine kuruludur. Usta yönetmenin filmlerindeki tek bir karşılaşma, tek bir saniye seyirciyi şaşkına çevirerek tüm akışı değiştirir.

BİR YAŞAR KLİBİ ÇEKSEM…

Ünlü sanatçılardan birinin klip çalışmasını yapacak olsam, “Tabi ki ’Yaşar’ bilmeyenler için (Yaşar Günaçgün) hatırlatalım” diyen genç yönetmen, “Şarkılarını severek dinlerim içine çeker beni” dedi. 

Aynı zamanda birçok reklam çalışmalarında da imzan var. Ne söylersin?

Evet klip haricinde reklam filmleri çalışmalarımda var. Aslında reklam ve klip günlük işler basit gibi görünse de en zor işlerin önünde gelir bana göre. Çok detay çalışmamız gerekiyor sıfır hata olması gerekiyor çünkü o klip veya reklam gün içerisinde birçok kez gerek televizyonda gerek dijital platformlarda dönüp duruyor. Biz 10 saniyelik reklamı bir günde çekiyorken bazı dizilerin bir günde 3 bölüm çektiğini biliyorum. Reklamın veya klibin 2. Bölümü yok çünkü geçtiğimiz bölümde izlenilenleri unutamıyoruz Bende zoru ve detay seven bir adam olduğum için reklam ve klip çalışıyorum.  

Bildiğimiz kadarıyla seçim zamanında CHP’nin klip çalışmalarını yapmıştın. Çekim esnasında yaşadığınız güzel bir anıyı benimle paylaşır mısın?

Kırşehir’in Kaman ilçesinde çekime gitmiştik. Tabii küçük bir yer orası set kurulduğunda kameralar kuruldu monitöre gittim oturacağım bir baktım ki küçük çocuk elinde oyuncağı ile koltuğa oturup monitöre bakıyor. Ekipteki arkadaşlarım yönetmen değişti arkadaşlar dedi gülmeye başladık bir planı küçük hocamıza çektirdik. 

Çok kısa senden bahsedelim istiyorum. Küçükken merakın var mıydı sinemaya, filmlere, çekim yapmaya?

Evet aslında ben İstanbul ilinin Beyoğlu ilçesinde doğup büyüdüm. Karaköy’deki evimizde oturuyoruz ve genel olarak hep kameralar setler çekim ekipleri. Ben ailemi uyutup sokağa çıkar set ekibinin yanında jeneratörcü abilerle ile onlar çay içer bana meyve suyu verirler sohbet ederdim. Merakım çok vardı istediğim gibide oldu.

Sinema ve oyunculuk eğitimlerini aldıktan sonra kısa süreliğine oyunculuk da yaptın. Neden devam etmek istemedin oyunculuğa?

Bir yönetmenin işi sadece set ekibini yönetip verilen senaryoyu çekmesi ile bitmiyor oyuncu ile yönetmen arasındaki o ikili diyalog onu doğru yönlendirip istediğin oyunu alabilmek önemli. Oyuncunun psikolojisini kameranın karşısına geçtiğinde neler hissettiğini heyecanını diyaloglarını neden unuttuğunu kendim görüp anlamalıydım. Koltuğa oturup kayıt kestik diyen bir yönetmen olmak istemedim. 

OYUNCU OLMAK ÇOK ÖZELLİK İSTER

“Bir oyuncunun en büyük özelliğinin eğitimli olması” gerektiğini söyleyen Uğur, “Yetenekli olması gözlemci olması düzgün Türkçeye sahip olması yabancı dil bilmesi bunlarda önemli kriterler ama eğitim bam başka bir şey. Yeri geldiğinde yönetmene yardımcı olması gereken kişidir oyuncu. Sesini nasıl kullanabileceğini nefesini, mimiklerini nasıl kullanabileceğini eğitimle öğrenip doğru şekilde kullanması gerekir. Doğru diyafram nefesini almadan aksiyon sahnesinde suyun altında kalmaya kalkar ise o bilgisizliği kötü sonuçlara yol açabilir” şeklinde söyledi.

Güzel bir sinema projesi olsa değerlendirmek ister misin?

Tabİi ki değerlendirmek isterim kendimi bu benim için güzel bir iş olurdu açıkçası.

Eline kamera alan herkes bir şekilde kendi kanalında yönetmen oldu. Bu konuda ne düşünüyorsun?

Sizin de söylediğiniz gibi kendi kanallarında. Diyecek pek bir şey bulamadım buna açıkçası. Bu şey gibi mesela elektrik ustası eli anahtar tutuyor diye dur abi ben hallederim boş yere o kadar para verme deyip su saatini söküp bozup daha beter etmesi gibi bir şey… Yani bırak sen kendi işini yap su tesisatçısı gelsin yapsın o işi dimi 220 volt neyine yetmiyor senin!

Sosyal medyayı ne kadar aktif kullanıyorsun?

Bazen içinden kopamıyor bazen unutuyor gibi bir şeyim.

BENİM LİSTEM

Bu kadar sanatçı demiş ve şarkılardan bahsetmişken, bu aralar severek dinlediğin ilk 5 şarkıyı şöyle sıralıyor;

  • Yaşar Şehir Yalnızlığı Albümünden (2017) – Son Göz Ağrım
  • Zeynep Bastık – Fırça 
  • Tamino – Habibi 
  • Michael Malarkey – Scars (Vampire Diaries Dizisinde duymuştum ilk)
  • Jason Mraz – Plane  

İlerideki hedefinde neler var?

Kariyerimde en iyi yerlere gelip kendi yapım şirketimi açmak. Bunların yanı sıra neden şu an sevdiğim kadınla evlenip bir kız çocuğum olmasın ki! Annesi ile birlikte pazar kahvaltısına kızımızın saçlarını toplayarak hazırlanırız.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersin?

Öncelikle en başta söylediğim gibi malum pandemi döneminde hastalanan herkese acil şifalar diliyorum, umarım en kısa sürede atlatabilirler. Lütfen sosyal mesafemizi koruyalım sağlığımıza dikkat edelim. Bu dönemde “İşimden oldum, işsizim veya hayat bize hiç iyi davranmıyor” diye düşünmeyin biliyorum söylemesi kolay kabullenmesi zor ama her işte bir hayır vardır. Hayat insanlara istedikleri şeyleri hiçbir zaman istediğinde vermiyor. Onlara sahip olmak için fırsatlar sunuyor. Doğru değerlendirilirse o fırsatlar istenilen şeye sahip oluyoruz. Emek vermeden hiçbir şeyi elde edemeyiz hiçbir zaman karamsarlık yapmayın neden olmuyor diye isyan etmeyin boşlamayın yapmak istediğiniz şeylerin peşinden koşun illaki çok isteyince bir gün olacaktır. Hepiniz sağlıkla kalın. 

KUTU:

Doğum tarihi:14.08.1993

Burcu: Aslan

En sevdiği huyu: Netlik

Sevmediği huyu: Sinirli 

Uğurlu sayısı: 5

Uğurlu günü: Perşembe

En sevdiği renk: Siyah

En sevdiği söz: Her şeyi anlıyorum ve bu beni öldürecek (Fyodor Dostoyevski)

Röportaj: Elif Hayvalı