ERKAM AYDAR

HEDEFİME BEN ULAŞTIM

Bu hafta röportaj konuğum kardeşim diyorum ben kendisine özü de sözü de bir harbi mi harbi Sevgili Erkam Aydar. Biz kendisini Acun Ilıca’nın hazırlayıp sunduğu O Ses Türkiye yarışması ile tanıdık. O günlerde izleyicisinin nefesini kesip izlediği ve hala da unutamadığı bir dönem Erkam’ın dönemiydi. Gerek duruşu gerek beyefendiliği, gerekse karizma ve yakışıklılığıyla yıllar geçmesine rağmen zirvede olan bir isim. Biz de hem İzmir’de ilk sahnesi sebebi ile çıktığı mekânda yanındaydık. Albümün adını taşıyan ”Duygularım” şarkısının klibi tüm platformlarda yayında ve ciddi bir izlenme rekoru kırmakta. İlk karşılaştığımızda direk hissettiğimiz nasıl mütevazı nasıl içten nasıl samimi böyle insanlar kalmış mı dedik.  Hem oyuncu hem radyocu hem ses sanatçısı on parmağında on marifet tabirini kullandığım nadir değerli insanlardan. Erkam’a sordum; Hepimizi hayat çok farklı kulvarlara sürüklüyor. Bir röportajında okumuştum Polis olmak istiyordum aslında demişsin, sonrasında Radyo ve Televizyon okumuşşun. Oyunculuk yaptın olay biraz karışmış, farklı farklı şeyler okudum seninle ilgili Erkam Aydar kim dediğimde kimisi oyuncu kimisi türkücü bunları bir toparlasak? Sayın Aslı Hanım; ben de hepsi iç içe girdi oyuncuk, radyo programı, şarkıcılık… Hem fiziki olarak yoruldum, hem beynen yoruldum bir karar vermem lazımdı. Bir akşam oturup ne yapmam lazım dediğimde 3 tane dizide oynadım. Bunlar Show TV Adını Kalbime Yazdım, TRT Sevda Kuşun Kanadında bir de yabancı bir dizide oynadım 33 bölüm Doğu Batı diye Ukrayna Kiev’de. Geldiğim noktada bir karar aşamasına vardım ve şarkı söylemem gerektiğini düşündüm. Dizi günde 17 saat ananızdan emdiğiniz süt burnunuzdan geliyor tabirini o dizi çekimlerinde yaşıyorsunuz. Ciddi kafa oyunculara baktığınızda Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ, Beren Saat psikolojik anlamda ağır bir yükün altındalar. Parası çok güzel ama kazandığın parayı harcayamıyorsun. Eşinle dostunla zaman geçiremiyorsun. Ben de bunun zorluğunu Midyat’ta yaşayınca dedim ki Erkam dizi oyunculuğunu daha keyfi yap, daha rahat yap. Şimdi çıkıyorum sahneye 3 saat şarkı söylüyorum sizinle tanışıyorum eşinizle tanıştık, İzmir’e geldiğimde hadi bir çay içelim beni alabilir misiniz hadi bir Kordon’da kumru yiyelim diyeceğim İzmir’de ilk arkadaşlarım siz oldunuz. Tabi mekân sahibiyle falan tanıştık ama onlar ticari boyutu. Müzikal yolculuğun katkısı bu ifadelerini kullanan Sevgili Erkam Aydar ile röportajımız sizlerle.

 

Söyleşimize sizi tanıyarak başlamak isterim. Kimdir Erkam Aydar bir günü nasıl geçer?

1990 Bingöl doğumluyum. Babam Bingöl eski Belediye başkanı, aynı zamanda öğretmen çocuğuyum. İlkokul bir de ben İstanbul’a gelip eğitim öğretim hayatıma İstanbul’da Etiler’de devam ettim. Dolayısı ile kendi kişisel kabiliyetlerimi de okul döneminde keşfettim. Aslen Bingöllüyüm. Annem babam Bingöllü 4 kardeşiz.

Yarışma öncesi Erkam ve yarışma Sonrası Erkam hayatınızda neler değiştirdi?

 

Yarışmadan sonra büyük bir çevrede yalnızlaşmaya başladım

 

Tamamen değişti. Mesela şöyle anlatayım; yarışma öncesinde çok pervasız bir Erkam Aydar vardı. Sabretmeyi öğrendim. Yarışmadan önce daha gergin bir insandım. İnsanlar benim özel hayatımda yapı olarak çekmek zorunda değiller. Beni ekranda gördükleri kadar sevip bağırlarına basmışlar. Benim kendi problemlerim beni sevenleri ilgilendirmez. Çünkü onlarla fotoğraf çektirirken beş karış suratlı bir adamı kimse görmek istemez. Hayatın daha zor olduğunu bu yarışma sayesinde öğrendim. Çok fazla tanındım. Çevrem bu sayede iki katına çıktı. Yarışmadan önce çevremle daha ilgili ve alakalıydım. Yarışmadan sonra büyük bir çevrede yalnızlaşmaya başladım.

Biraz albümünüzden bahsetmek istiyorum? Duygularım 8 şarkılık albüm. 2 sine klip çekildi. Yeni albüm gelecek mi?

DUYGULARIM KLİBİ ŞUAN YAYINDA

Açıkçası Aslı Hanım albüm kalmadı artık. Sadece İsmail YK ile yaptığım şarkım biliniyor. Allah Allah bu nasıl sevmek biliniyor diğerleri karamole gitti. Çünkü hızlı tüketiyoruz. Single’lar olacak. Ve Duygularım şuan yayında çok güzel bir izlenme rekoruna doğru gitmekte.

İzmir'de sanırım ilk sahneniz hoş geldiniz. İzmir hakkında ki görüşlerinizi merak ederiz?

İzmir daha evvel çok merak ettiğim bir şehirdi. Deniz, güneş, sahil bunlardan ibaret değilmiş. İzmir’de insanlar hep mutlu. Diğer sahne aldığım illerde bundan o kadar çok eminim ki. Bu kadar sıcak bir il ben daha evvel karşılaşmadım. Antalya’ya doku olarak çok benziyor. Önemli noktası pozitif bir şehir, temiz bir şehir.

Yakışıklılık ve güzel bir sese sahip olmak, müzik dünyasında yer edinebilmek için yeterli bir kıstas mı?

Bence en önemli kıstaslardan biri. Şöyle göze hitap ediyoruz sahneye çıktığımızda bize bakışlar ona göre de değiyor. Tamam, ses çok önemli ama görüntü her zaman artı bir puan.

Hepimizi hayat çok farklı kulvarlara sürüklüyor. Bir röportajında okumuştum, Polis olmak istiyordum aslında demişsin, sonrasında Radyo ve Televizyon okumuşşun. Oyunculuk yaptın olay biraz karışmış, farklı farklı şeyler okudum Erkam Aydar kim dediğimde kimisi oyuncu kimisi türkücü bunları bir toparlasak?

Çok doğru bir soru Aslı Hanım. Ben sektöre girmeden önce aslında Polis olmak istiyordum. Türkiye’de yaşayıp gelişen çocukların %80’i ergenliğe kadar ben Polis olacağım derler. Buda silaha merakımızdan ileri gelir. Bir mafya olacağım diyemeyeceğine göre silah merakı olduğu için ben Polis olacağım diyor. Bu merakım ve hevesimi annem babam istemedi. Gecesi yok gündüzü yok ve zor evlatlarına kıyamadıkları için istemediler. Allah bütün Polis teşkilatında olan ailelerin analarına babalarına sabır versin. Şimdi gelelim sektöre Avrupa’da mankensen mankensin, oyuncuysan oyuncusun. Bizde manken olarak başladığın hayatına şarkıcı olarak devam ediyorsun, oyuncu olarak devam ediyorsun, yazar olarak sonlandırıyorsun. Hani konuşsam yer yerinden oynar misali mantığıyla yazar olup mevzuyu bitiriyorsun. Şarkıcılıkta da direk geçiş oyunculuk. Benim eğitimim oyunculuk üzerine o da şöyle; Murat Daltaban tiyatrosunda eğitim aldım. Yarışmaya katıldığımda ben oyunculuk yapmak istediğimi eğitimimin bu yönde olduğunu dile getirdim. Müzikal yolculukta da ise sevenlerim çok desteklediler. Bu son iki yılda çok yoğun kitlelere ulaştım. Geldiğiniz sahnem de de gördünüz gittiğim her yerde hiçbir zaman boş sandalyelere şarkı söylemedim. En kötü gecemi %80-90 doldurdum.  Oyunculuğuma Show TV’de başladım Metin Balekoğlu birçok dizinin yönetmeni bana bir öncülük etti. Kesinlikle popüler kültürden dolayı dikkatlerini çektim ama bir test sonucu girdim diziye. Bölüm başına 500 milyar harcanan dizide Adını Kalbime Yazdım aaa Erkam işte boyu uzun karakaş kara göz hadi diziye alalım hoppa falan olmadı. Onlar 90 lardaydı 80 li yıllardaydı. Yeteneği olmasın da yeter ki tanınsın şimdi çok fazla karakaşlı kara gözlü fiziği düzgün popüleretisi yüksek arkadaşlar var. Ben de hepsi iç içe girdi oyuncuk, radyo programı, şarkıcılık… Hem fiziki olarak yoruldum, hem beynen yoruldum bir karar vermem lazımdı. Bir akşam oturup ne yapmam lazım dediğimde 3 tane dizide oynadım. Bunlar Show TV Adını Kalbime Yazdım, TRT Sevda Kuşun Kanadında bir de yabancı bir dizide oynadım 33 bölüm Doğu Batı diye Ukrayna Kiev’de. Geldiğim noktada bir karar aşamasına vardım ve şarkı söylemem gerektiğini düşündüm. Dizi günde 17 saat ananızdan emdiğiniz süt burnunuzdan geliyor tabirini o dizi çekimlerinde yaşıyorsunuz. Ciddi kafa oyunculara baktığınızda Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ, Beren Saat psikolojik anlamda ağır bir yükün altındadır. Parası çok güzel ama kazandığın parayı harcayamıyorsun. Eşinle dostunla zaman geçiremiyorsun. Ben de bunun zorluğunu Midyat’ta yaşayınca dedim ki Erkam dizi oyunculuğunu daha keyfi yap daha rahat yap. Şimdi çıkıyorum sahneye 3 saat şarkı söylüyorum sizinle tanışıyorum eşinizle tanıştık, İzmir’e geldiğimde hadi bir çay içelim beni alabilir misiniz hadi bir Kordon’a kumru yiyelim diyeceğim İzmir’de ilk arkadaşlarım siz oldunuz. Tabi mekân sahibiyle falan tanıştık ama onlar ticari boyutu. Müzikal yolculuğun katkısı bu.

Şu an ki müzik kalitesi bakımından nasıl buluyorsunuz ülkemizi? Magazinsel gibi görünen müzik türleri çıktı ortaya. Açıkçası anlaşılması zor müzikler mevsimlik. Bunlar için ne dersiniz?

Biz çok hızlı tüketen bir toplumuz çok hızlı tükettiğimiz için yeni dönemde sorduğunuz soruda benim aklıma gelen rap müzik. Hatırlarsanız Kurtlar Vadisi’nde de bir dönem çok eski türküler patladı. Türkiye’de de popüler dizilerde şarkılar patlıyor. Çukur diye bir dizide de rap patladı. Bundan önce Gazapizim, Benfero garip garip lakaplı yeni çıkan rap sanatçıları, rap söyleyen müzisyenler peydah oldu. Bunlar yok muydu vardı. Ama biz bilmiyorduk. Onlar kendi aralarında, birbirlerini tanıyorlardı. Gazapizimle başlayan Çukur furyası peşinden bunları getirdi. Yeni nesil oturup Neşet babanın eserlerini Neşet Ertaş’ın sesinden değil de Yasin Keleş, Fit Gönül Dağ’ı altında yeni jenerasyon rap tarzı bir müzik böyle dinliyor. Bu güzel bir gelişme yeni jenerasyona bu dilden anlıyorsa yeni jenerasyon saund ve coverlarla vermek lazım. Bizim ülkemizde pop, caz, rap dönem dönem hep furya olur. Hiçbir zaman vazgeçilmeyecek iki müzik tarzı vardır. En başta türkü gelir. İkincisi Arabesktir.

Sanat hayatınızın sonuna geldiğinizde neleri gerçekleştirmiş olmak istersiniz? İleriye dönük kariyer hedefi planlarınız nelerdir?

 

HEDEFİME BEN ULAŞTIM. TANINMAK İSTİYORDUM BEN BUNU YAPTIM.

 

Hedefime ben ulaştım. Tanınmak istiyordum ben bunu yaptım. Türkiye’de Polis olmak gibi tanınmakta bütün çocukların hayalidir. Herkes beni tanıyacak falan… Annemde hep korkuyordu yav bu çocuk nasıl tanıyacak bu millet bir de agresifti. Annemin aklına bile gelmezdi yaramaz yavrusunun kalkıp şarkı söyleyip tanınması. Ben hedefime ulaştım. Ama sektörde bir gün şu örnekle sorunuza cevap vereyim; Ortaköy’de oturuyorum o zaman kahvaltı yapıyorum kahvaltı evinde yanımda Kıvanç Tatlıtuğ geçti. Yanda ki köhne bir dükkâna oturup menemen söyledi çadır, kış, is var, yağmur çiseliyor. Küçücük yere gitti oturdu o delikten millet gördü adam ne menemen yiyebildi ne ekmek yiyebildi ne su içebildi. Bunu gören Arap, Türk kim varsa Kıvanç Kıvanç Kıvanç böyle insan seli şöyle izliyorum acıdım adama, üzüldüm adama. Kıvanç Mavi Jeans’ten 5 milyon para aldı ama kendi ülkesinde rahat soluk alamıyor. Adanalı hadi gitsin de göreyim yerler adamı yıkarlar yırtarlar orayı. Benim istediğim hayat bu değil benim istediğim şöhret bu değil tanınmak güzel ama özel hayatın yok. Adam napıyor gidiyor Meksika’ya, İtalya’ya, Milano’ya, Amerika’ya onun tanınmayacağı yerlerde tatil yapıyor, o da dikkat edin hep uzak adalarda… Benim kendimi görmek istediğim yer Hakan Altun gibi… Mesela harbiye açık havada. Bunu mutlaka ekleyin Aslı Hanım harbiye açık havanın eskiden prestiji vardı şimdi önüne gelen çıkıyor. Ben Erkam Aydar olarak şuan kendimi oraya hazır hissetmiyorum. Tarkan gibi bir İbrahim Tatlıses gibi, Cengiz Kurtoğlu gibi posterimi koyduğumda Harbiye açık hava alanının dolmasını isterim. Allah bunu nasip etsin. Benim yazdığım şarkıların dillere plesenk olmasını istiyorum.

Sizin de bir evladınız var. Son zamanlarda bitmek bilmeyen kadın cinayetler ve çocuk istismarları hususunda söylemek istedikleriniz nelerdir?

 

BENCE SEBEBİ SOSYAL MEDYA

 

Bence sebebi sosyal medya. Bunların hepsi vardı biz bilmiyorduk. Sosyal medyadan bunları öğrendik. Artmasının sebebi gene sosyal medyadır. Eğer bir suçlu ben yaptıklarım için pişman değilim aklım hala yapamadıklarımda diyerek polisler eşliğinde gidebiliyorsa bu özendirici bir etkendir. Kadın cinayetleri adam açıklama yapmış karım beni aldattı ben namus için vurdum. Ben nereden bileceğim bunu? Namus emin olun namus denilen başlık altında işlenen cinayetleri daha evvel cahiliye dönemimde çocukluk dönemimde şöyle düşünüyordum bende yaparım cahil lise dönemi o çocukluk dönemlerimde birinin hayatına son vereceğim bunun adına da “NAMUS” koyacağım. Zaten eğer ki o başkasına gidiyorsa bir kere problemi kendimde aramalıyım. Bizim ülkemizde vururum aslan gibi yatarım böyle bir deyim olduğu için, kadın hasbel kader bir adamla konuşmuştur çevredekiler hemen yenge biriyle konuşuyordu adam eve gelip vay efendim sen nasıl konuşursun “BAMMM”. Veya da para ister vermez kadın alkol alır döver kadını, öldüğü zaman ceza evinde de rahat yatmak için adını “Namus” cinayeti koyar. Bunların yine sebebi dizlerdir ve sosyal medyadır.

Sayın Erkam Bey çok teşekkür ediyorum. Bu güzel ve başarılarla dolu hayat yolculuğunuz bitimsiz olsun.

 

Ben teşekkür ediyorum Sayın Aslı Hanım; sizde Adanalı bir hanımefendinin candanlığı var. Ben çok röportaj yaptım ama onlar kamera kaydındayken başka, kamera kapandığında çok başka tavır sergiliyorlardı. Ama siz benim sahneme gelip sonuna kadar izleyip şeref verdiniz. Samimiyetiniz çok içten ve gerçek. Sevgilerimle.

Röportaj Aslı Mercan Sarı