Atölye 33 işbirliği ile düzenlediği makarna workshop etkinliğinde tanıştığım HAYRİYE ZARA ile çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Hayatından ve mutfağından konuştuğumuz, bana makarna yapmayı öğreten bu güler yüzlü ve yetenekli kadını sizler de tanıyın istedim...

Okurlarımız için kendinizden bahsedebilir misiniz? Hayriye Zara kimdir? Mutfağa giriş öykünüz nasıl başladı?

Merhabalar, ben Hayriye Zara. 1970 yılında Erzurum’da doğdum. 4 çocuklu bir ailenin en büyük çocuğuyum. Uzun yıllar boyunca profesyonel iş hayatında farklı görevlerde yer aldım, ancak yemek yapma tutkum her zaman hayatımda özel bir yere sahipti. 20 yıllık iş hayatımı sonlandırmamın ardından kızımın desteği ve yönlendirmesiyle sosyal medyada tariflerimi paylaşmaya başladım. Bununla birlikte makarna workshopları düzenlemeye ve catering hizmetleri sunmaya başladım. Bugün, sevdiğim işi yaparak insanlarla yemek tutkumuzu paylaşmak benim için büyük bir mutluluk kaynağı.

Mutfağı ve aşçılığı size sevdiren faktörler neler oldu?

Yemek yapmak benim için sadece bir zorunluluk değil, aynı zamanda bir mutluluk kaynağı oldu. Çocukluğumdan beri yemek yapmayı ve dostlarıma ikram etmeyi seviyorum. İnsanların yaptığım yemekleri beğenmesi ve sofralarımın etrafında toplanması beni her zaman motive etti. Bu tutkumu daha da ileri taşımak için eğitimler aldım ve kendimi sürekli geliştirmeye çalıştım.

Meslekte ilerlemenizde size yol gösteren ustalar arasında kimleri sayabilirsiniz? Mesleğe başlarken kendinize örnek aldığınız şef kimdi?

Yemek dünyasında ilham aldığım ve örnek olarak gördüğüm şeflerin başında Sinem Özler ve Şemsa Denizsel geliyor. Onların yaratıcılığı ve mesleklerine olan tutkuları, benim için her zaman ilham kaynağı olmuştur.

Yeni tarifler oluşturmayı sever misiniz? Yeni tarif oluştururken ilham kaynağınız nedir?

Kesinlikle evet! Yeni tarifler oluşturmayı ve farklı lezzetler keşfetmeyi çok seviyorum. Damak zevkime güveniyorum ve yemeklere kendi dokunuşlarımı katmak beni mutlu ediyor. İlham kaynağım genellikle seyahatlerim, farklı mutfak kültürleri ve bazen tamamen tesadüfen bir araya gelen malzemeler oluyor.

Mutfağınızda olmazsa olmaz nedir?

Mutfağımda en önemli şey tutku ve sevgidir. Teknik olarak ise kaliteli zeytinyağı ve taze malzemeler benim için vazgeçilmezdir.

Türk Mutfağında en çok sevdiğiniz yemek hangisidir?

Türk Mutfağı’ndan favorim kesinlikle "Hünkar Beğendi". Hem hikayesi hem de lezzetiyle benim için çok özel bir yemek.

Türkiye de ki aşçılık sistemindeki en önemli sorun nedir?

Bence en büyük sorun, bazı değerli Türk lezzetlerinin yeterince tanıtılmaması ve hak ettiği ilgiyi görememesi. Ayrıca, genç aşçıların sadece eğitimle değil, tecrübe kazanarak da kendilerini geliştirmeleri gerektiğine inanıyorum. Eğitim ve tecrübe dengesi bu meslekte çok önemli.

Türk Mutfağı dışında dünya mutfaklarından hangisini kendinize yakın hissediyorsunuz?

Makarna ve İtalya mutfağına olan ilgim nedeniyle kesinlikle İtalyan Mutfağı! Hem basit hem de sofistike lezzetleriyle benim için ilham verici bir dünya.

Sizce aşçılık mesleğinde akademik eğitimin önemi nedir?

Akademik eğitim, özellikle pişirme ve sunum tekniklerini öğrenme açısından çok değerli. Ancak, aşçılık mesleğinde deneyim ve pratik de bir o kadar önemlidir. Eğitim ve tecrübe birlikte ilerlediğinde gerçekten güçlü bir mutfak kültürü oluşuyor.

Aşçılığın popülerliği ve medyada bu kadar yer alması üzerine ne düşünüyorsunuz?

Mutfak kültürünün medyada bu kadar yer bulmasını çok olumlu buluyorum. Türk mutfağının tanıtımı açısından büyük bir fırsat. Ayrıca, insanlar yemek yapmaya ve yeni tarifler denemeye teşvik ediliyor. Bu da mutfak dünyasını daha erişilebilir hale getiriyor.

Mutfakta yeni akımlara açık mısınız?

Evet, yeni akımları takip etmeyi ve denemeyi seviyorum. Özellikle sosyal medyada gördüğüm bazı yenilikçi tarifler, mutfakta bana farklı bakış açıları kazandırıyor.

Bir aşçı olarak mutfakta çalışmanın zor yanları ve kolay yanları sizce nedir?

Zor yanları, uzun çalışma saatleri ve sürekli fiziksel hareket gerektirmesi. Ancak, insanların yaptığınız yemeklerle mutlu olduğunu görmek bu işin en güzel ve ödüllendirici yanlarından biri.

Evde yemekle aranız nasıl? Ailenizde kim güzel yemek yapar?

Evde yemek yapmayı ve yemeyi çok seviyorum. Ailemde herkesin favorisi olan bir yemek bulmak çok kolay çünkü annemin yemeklerine kimse karşı koyamaz. Bence o bizim ailenin asıl şefidir.

Atölye 33 işbirliği ile düzenlediğiniz makarna workshop etkinliğine ben de katıldım. Her şey çok güzeldi. Kendi makarnamızı yapmak çok keyifliydi. Düzenlediğiniz worshoplardan da bahsedelim isterim…

Atölye 33 ile düzenli olarak makarna workshopları düzenliyorum. Katılımcıların kendi makarnalarını yapmaları ve bu deneyimden keyif almaları beni çok mutlu ediyor. Öğretmek ve öğrenmek arasında güçlü bir bağ var, bu bağa inanıyorum.

Çok keyifli bir sohbetti, teşekkür ederim. Son olarak neler söylemek istersiniz?

Gerçekten çok keyifli bir sohbetti. Beni ağırladığınız için çok teşekkür ederim. Umarım paylaştığım bilgiler ilham verici olmuştur. Tüm okuyucularınıza sevgilerimi gönderiyorum.

Gazetemize özel bir tarif verebilir misiniz?

Elbette! Özel olarak hazırladığım "Naneli Ricotta Peynirli Makarna" tarifini sizinle paylaşmak isterim.

Malzemeler:

250 g taze makarna (veya tercih ettiğiniz hazır makarna)

200 g ricotta peyniri

1/2 çay bardağı taze krema

2 yemek kaşığı zeytinyağı

1 diş sarımsak (ince kıyılmış)

1 çay bardağı taze nane yaprağı (ince doğranmış)

1/4 çay bardağı rendelenmiş parmesan peyniri

Tuz ve karabiber

Üzeri için birkaç nane yaprağı ve rendelenmiş parmesan

Makarna Haşlama:

Büyük bir tencereye su koyup kaynatın, içine biraz tuz ekleyin. Makarnayı pakette belirtilen süreye göre haşlayın. Taze makarna kullanıyorsanız 2-3 dakika kaynatmanız yeterli olacaktır. Haşladıktan sonra suyunu süzün ama 1 çay bardağı makarna suyunu ayırmayı unutmayın.

Sosun Hazırlanması: Bir tavada zeytinyağını ısıtın ve ince kıyılmış sarımsağı ekleyin. Sarımsağı hafifçe soteleyin ama yakmamaya dikkat edin. Üzerine ricotta peyniri ve kremayı ekleyin. Karışımı düşük ısıda iyice karıştırarak pürüzsüz bir kıvam almasını sağlayın. Eğer sosunuz çok koyu olursa, ayırdığınız makarna suyundan azar azar ekleyerek kıvamı açabilirsiniz.

Lezzet Katma: Hazırladığınız sosa doğranmış naneleri, parmesan peynirini, tuz ve karabiberi ekleyin. 1-2 dakika daha karıştırarak pişirin.

Makarnayı Karıştırma: Haşlanmış makarnayı sosun içine ekleyin ve sosun makarnaya eşit şekilde yayılmasını sağlayın.

Servis: Servis tabağına alın ve üzerine rendelenmiş parmesan peyniri ve taze nane yaprakları serpiştirin. Dilerseniz biraz daha taze çekilmiş karabiber ekleyerek lezzeti artırabilirsiniz.