RÖPORTAJ: AYŞENUR MAMA

Başarılı yazar Müge Miller ile yazın hayatına ve “Gayb-i’ye Yolculuk” adlı yeni kitabına dair konuştuk. Keyifli sohbetimiz sizlerle…

Öncelikle sizi tanımak isteriz. Müge Miller kimdir?

Kitabın yazarı olarak içimdeki hâlde;

Ben Müge Miller. Yazdığım her satırım.

Kimi zaman hiçliğin içindeki her şey,

Kimi zaman da her şeyin içindeki hiçbir şeyim.

İçinde bulunduğum hâl de ise;

Psikoloji eğitimi almış ve 20 yılı aşkın bir süredir aktif psikolojik danışmanlık ve eğitmenlik yapmakta olan bir danışmanım. Yazım sanatının dışında, görsel sanatlara olan ilgim dolayısıyla iç mimari alanında da tescilli çalışmalarım bulunmaktadır.

Yazın hayatınız nasıl başladı? Size öncülük etmiş isimler var mı?

Yazım hayatım, kalbimin sadece kan pompalayan bir organdan ibaret olmadığını keşfettiğim zaman başladı.

Okuma yazmayı öğrendiğim yedi yaş civarında hissettiklerimi ve duygu hallerimi, zihnimden ve zihnimdeki oyunlardan ayırarak kâğıda dökmeye başladım. O günden beri en aktif iletişim dili olarak da yazıyı tercih ederim.

Ben, kendime özgü anlatım ve yazım tarzımla yol almaktayım. Yüreğime gelenler, değenler, saplananlar ve tasavvufun mistik yüzüdür kaynaklarım.

Yazarken nelerden esinlenirsiniz?

Esin kaynaklarım; yaşadığım aşklar, rüyalarımda gelen mesajlar, Tanrı’nın imzası tüm doğa nüveleri, eski Türkçe, tasavvuf ve mistik müziklerdir.

Geçtiğimiz ay okurlarla buluşan “Gayb-i’ye Yolculuk” adlı kitabınızı anlatır mısınız? Bu kitabı neden yazdınız?

Bu kitabı oluşturan her şiir; gözlerinde kendi Tanrımı gördüğüme inandığım eşimi, yoldaşımı ve bir olma akdimizdeki hayat amacımı ararken özgür irademle seçtiğim yoldaki tüm izlerdir.

Bu kitap, arayışımdaki ilk 15 yıl boyunca takip ettiğim rüyalarımdan gelen mesajlarım ve en büyük rehberim olan iç sesimin gün ve gecelerime yansımalarının satırlara dökülmüş halidir.

Özetle; içimdeki halin bildikleri ile içinde bulunduğum hallerin, kulağıma gelen fısıltılarının iç içe girip somutlaştığı halidir.

“Gayb-i’ye Yolculuk” okurlara hangi mesajları vermeyi amaçlıyor?

Gayb-i’ye Yolculuk’un vermek istediği mesaj; bir insanın kendisi dışında sevgiyi, güveni, aşkı ve akdi ararken bunların hepsinin kendinde, kendi kaynağında olduğunu görmesi, bununla yüzleşmesi ve kucaklaşmasıdır. Yüreğin sevgili aşkı ile gönül halini alması,

Sevgili ile Mevla aşkının farkını bilmesidir. Leyla’nın aşkıyla Mevla’sına varabilmeyi, Leyla’sında da Mevla’sının suretini görebilmeyi, Sevgiliye aşk duymadan Mevla’ya varılamayacağını anlatır.

Kitabın isim hikâyesi nedir?

“Gayb-i’ye Yolculuk” ismi içerisindeki Gayb; beş duyu organıyla algılanamayacak kadar güzel ve eşsiz Tanrı’dan gelen, demektir. Kitaba ismini veren ilk şiirim, 18 Kasım 2004’te gaybın suretinin ve tanımının bana rüyamda gösterilmesi ile yazıldı ve gayba yolculuğum başladı.

Bu kitap; onun olduğu yere, onun olmak için Mevla aşkıyla yol alışımdır.

Kitap sizce beklenen başarıya ulaşacak mı?

Kitap; benim beklediğim başarıya zaten ulaştı ve bana, hayat amacıma, yoluma hizmet etti. Her okuyucusuna da hizmet edecektir.

Hazırlık aşamasında olan yeni bir eseriniz var mı?

Evet, iki kitap birden hazırlanıyor. Biri, yine şiir kitabı; diğeri ise kendi hayatımdan spiritüel bakış açısı ile kâğıda döktüğüm kesitlerden oluşan duygusal bir roman.

Son olarak gazetemiz okurlarına neler söylemek istersiniz?

Hukuk, işletme, mühendislik hayatı sürdürmek için gereklidir ama şiir ve aşk; uğruna hayatımızı sürdürdüğümüz şeydir.

Şiir, aşkın incelikle anlatımıdır.

Ve şiir; kendi kalbine inebilmektir, hayatı sadece sevgiden ibaret görüp yaşamaktır. Çünkü yalnız zihin korkar ve nefret eder.

Hayatınızda daha çok şiir, daha çok sevgi olsun. Şiir gibi hayatta aşkla kalınız.