Kuşum Aydın'dan itiraf dolu sözler;

*23 kilo verdim!

*Merak etmeyin, ben parasız kalmam!

*Bir daha katiyen böyle bir klip çekmem!

*Şarkım Azis'in şarkısı değil!

*Sosyal Medya'da "yorumu kapat" diye birşey var!

*Hülya Avşar'ın o eski programını çok özledim.

*Ben adam öldürmüşüm, Bennn!

*Ne evlenirim ne de çocuk yaparım!

*Tablolarımı biriktirip sergi açacağım.

*Siyah renk dünyanın en müthiş kapatıcısı!

* Zamanında kasedimi ayaklarının altında ezenler sonradan sabah kuşağı programlarımda konuğum oldu!

* Cenazeme asla gelmesin dediğim isimler var. Onlar kendini biliyor.

DMC etiketiyle piyasaya çıkardığı "Kaymaklı Pasta" albümünü bizlerle buluşturan, müzik dünyasının fenomeni Kuşum Aydın, yeni albümüyle büyük beğeni topladı.

İlk klibini "Çika Çika" şarkısına çeken Aydın, albümünün imaj fotoğrafları için Marka Danışmanı Selim Akar’ın objektifini tercih etti. 

Bizlerde yıllarını müzik camisasına adamış Kuşum Aydın ile bir araya geldik.

Röportajımıza trafik yoğunluğundan dolayı bir saat geciktiğimiz Kuşum Aydın, tüm gecikmelerimize rağmen bizi tüm samimiyetiyle ve güzel yüreğiyle ağırladı. Kendisine şükranlarımı sunuyorum. Şimdi sizlerle...

Merhaba Aydın Bey nasılsınız?

İyi değilim çünkü 1 saat 15 dk geç kaldın ve seni bekledim tatlım. 

Çok özür dilerim. Röportajımızı iptal etmediğiniz için ayrıca teşekkür ederim. Geçtiğimiz ay "Kaymaklı Pasta" adında çok güzel bir albüm çıkarttınız. Albümden çok kısa bahseder misiniz?

İki buçuk sene önce yapılan bir albümdü. Ülkemizde yaşanan darbe olayları yüzünden beklemek istedim. Bir sürü arkadaşım çalıştı bu albümde Elif, o yüzden benim için çok kıymetli bir albüm. İlk defa belki de bu kadar starın bir arada olduğu albüm diyebilirim sana. Albüm kapağı da çok değişik oldu; Demet Akalın, Ayla Çelik, Burak Buluç, Selim Akar, Metin Arolat, Hülya Polat bütün çalıştığım arkadaşlarımın fotoğraflarını koyup "onlara minnettarım" şeklinde yapıldı.

Albüm sadece digital ortamda çıkacaktı kabul etmedim. Hani ölürüm mölürüm bir hatıram olsun istedim. 

Uzun bir süre aramızda yoktunuz, neden?

Çok sıkıntılı bir dönem geçirdim. Bu zorlu dönemi geçirirken de sağ olsunlar arkadaşlarım neredeyse çukurun dibinden çıkarttılar beni. Elbette ki bunlar magazinsel terimler. Ama hayatta şu gerçek var ki zorlu dönemlerinde yanında iyi arkadaşların varsa onların yardımıyla toparlanıyorsun, kötü arkadaşların varsa daha dibe batıyorsun.  Benim yanımda iyi insanlar vardı; Metin Arolat, Ayla Çelik hep yanımdaydılar. Bir gün bana dediler ki "Gel kendini toparla artık. Bir şarkı yapalım, sen bu piyasada sahnesi en güzel insansın. İnsanlar seni özledi artık." dediler ve karar verdim.

Nasıl bu kadar kilo verdiniz, diyet yaparak mı?

Söylemesi ayıp Elif'ciğim tam 110 kilo olmuştum. Patlayacak bir asit bombası şeklinde geziyordum. Zaten onun üzerinden 23 kilo verdim. Hem diet hem spor yaptım. Daha da vereceğim. 

"Herkes duysun: Benim param bitmedi"

Hayatta en nefret ettiğim şey "işte parası bitti, pulu bitti" denilmesi. Benim param bitmez bunu bilsinler. Çünkü ben 27 yıldır çalışıyorum. Hayatımın 15 yılı televizyonda çalıştım. Herkesin parası bitebilir, sıfıra da inebilir ama ben onlar gibi salak değilim! Hiçbir zaman da salak olmadım. Kumarım yok, içkim yok, sigaram yok, kötü alışkanlıklarım yok; niye benim param bitsin?

Albümde ilk klibinizi "Çika Çika"ya çektiniz, klibe biraz değinebilir miyiz?

 Klibi çektik işte, klibe değinilecek bir şey yok!  Klip yönetmeniyle de kesinlikle bir daha klip çekmeyeceğim. Klibi de beğenmiyorum. Çektim ama, bu kadar yani...

Klipte bir de dansöz krizi olduğu söylenildi. Bundan nasıl bahsetmek istersiniz?

Ne olacak son dakika gelmeyenler oldu. Ben hiç son dakika işleri sevmem Elif. Her şeyim dakiktir benim. Orada ki kimsede disiplin yoktu.  Adam benim herkesten önce makyajımı yaptırttı. Halbuki en son makyajı yapılacak olan kişi benim. Bir de bunun karşılığında bana sanki ben gerizekalıymışım gibi "sen önce yap makyajın otursun" diyor. Makyaj öyle oturmaz arkadaşım. Makyaj kırışıkların içine girer! İşte böyle şeyler yaşadık. Tövbe bir daha kesinlikle çalışmak istemem. Sana kliple ilgili kimseye anlatmadığım birşeyi anlattım Elif'ciğim. 

Peki albüm için verdiğiniz pozlar da çok konuşuldu onunla ilgili neler söylersiniz?

 Çırıçıplak hiç pozum yok.

Hayır, iddialı ve renkli kıyafetleriniz?

Ben renkli giyiniyorum hayatım. Benim hayatım renk! Bu albüm öncesinde sırf bu albüm tanıtımları için Ayla Çelik'le 15 gün İtalya'da alışveriş yaptık. Orada baktık her şey renkli yani bizim eskiden eşofmanın paçasını kıvırıp çorabı paçanın içine katlamak vardı moda olmuş. Şaka yapmıyorum,  bunlar bu sene çok moda. Yani bu çorabı yukarıya doğru çekip eşofmanın içine sokuyorsun işte. Uzun zamandır moda sancı çekiyordu bu Aelssandro muydu Gucci'nin desiegneri bu adam geldi ve her modacıyı etkiledi. Bu arada ben güzel sanatlar akademisi mezunuyum (tekstil -moda tasarım) ben de şok oldum diyebilirim. 

Peki, ileride bir yer açıp markanızı oluşturmak istemez misiniz? 

Ben gençliğimde meşhur olmadan önce Etiler'de tasarım butik açmıştım, sonradan müzik sektörü ağır basınca kapattım. Tekrar yapar mıyım, hayır sanmıyorum. Ay uğraşamayacağım kimseyle. Vallahi yani gerçekten eskiden hayatı bilmeden yaşamak dünyanın en güzel şeyiymiş. Şimdi etek, ceket, tuvalet dik... Yani hiç hiç uğraşamayacağım...

Çika Çika şarkınız yunan şarkıcı Azis'in şarkısına çok benzetildi. Şarkının çalıntı olduğuna dair söylemler var. Ne diyeceksiniz? Azis'i tanıyor musunuz? 

Bizim şarkımız Bulgar şarkısı. Yani biz Bulgaristan'da sahibine para verip şarkının haklarını aldık. Üstüne Ayla Çelik söz yazdı. Balkan müziği barındırdığı için benzetilmesi normal ama Azis'in şarkısı değil. Ay ne söyleyeyim Azis hakkında? O benim için bir şey söylesin! Şaka bir yana o da çok fenomen bir adam. Benim birebir tanışıklığım, görüşüklüğüm yok. Hani bir şarkısının melodisini söyle desem burada üç kişisiniz siz de bilmiyorsunuz değil mi, ben de bilmiyorum. O zaman bizi ilgilendiren biri değil. 

llardır bir feminenlik yapınız vardı ama bu son döneme baktığımızda maskülen tarafınız ön plana çıktı yani öyle haberler duyduk ne dersiniz?

Her türlü feminenliğin olduğu görünümün altında hepimizde bir maçoluk vardır diye birşey söylemiştim. Onun üzerine o sakalı bıyığı taktım. Benim de sakalım çıkıyor, bıyığım çıkıyor demek istedim. Maçoluk ne demek? Dövmek, sövmek, top tüfek atmak, pompalıyla saldırmaksa, öyle maçoluk olmasın. Ne olursa olsun adam olsun. yok onu giymiş yok bunu giymiş herkese bir kulp takmaya bayılıyorlar kıskançlıklarından. Böyleleri uzak olsun.

Şu anki sosyal medyanın bu kadar aktif olmasıyla ilgili neler söyleyeceksiniz?

Çok mutluyum! İstemediğimiz yorumlar gelirse "Yoruma kapat" yapıyoruz hayatım. Çünkü insanları yoruma kapat durumuna getirttiler. Keyfim isterse açıyorum, keyfim isterse blockluyorum, keyfim istemezse yorumu kapat yapıyorum. Dünyanın en güzel şeyi bence. :)

Bundan sonraki planlarınız arasında bir evlilik söz konusu olur mu?

Yok hayatım ben bir kere evlendim, boşandım. Bir kere de nişanlandım. Bir daha tövbe...

Peki ama çocuk?

O düşünceyi de kapattım. Bundan sonra yeğenlerimi seviyorum, arkadaşlarımın çocuklarını seviyorum. Yok çocuk istemem ya! Yok hayatım uğraşacak halim yok. Zaten şu dakikadan sonra benim o çocuğa beni google'da çıkan fotoğrafları anlatıp, ona izah etmem mümkün değil. O da anlayana kadar ben çoktan hakkın rahmetine kavuşmuş olurum.

Uğuruna inandığınız, evinizde bulundurduğunuz bir şey var mı?

Eskiden çok totemciydim. Totemlerim vardı mesela nazar boncuğu. Sonra evdeki bütün o totemlerimi yok ettim. Yani meğerse ne kadar hatalıymışım. Yaradanın dışında bir şey için totem yapmak, kendini çocukça kandırmakmış…

O kadar güzel programlar sundunuz, sabah sabah bizleri aydınlatınız ki o günleri özlüyor musunuz? 

 Kız teklif geldi yeni, adamlara uygun da bir para söyledim ama olmadı. 

Bir röportajınızda Hülya Avşar'ı kızdıracak sözler söylemişsiniz, bu konuda ne söylersiniz?

Ay bir şey demedim, bu olaya hala inanamıyorum. Hülya'cığımı çok severim. Bir radyo programına gittim söylediğim şey şu, eğer bunun dışında bir şey söylediysem adım atamayayım. Eskiden Hülya Avşar bir çıkardı dedim bak aynı söylediklerim bu birebir karşımda da programın sunucusu vardı. Hem tv hem ses kaydı yapılıyordu. 7 ayrı haber yaptılar 7'si de birbirinden yalandı. "bak ne güzel programdı ya. bir şarkısı vardı Hülya'nın  yere oturup böyle poposunu sallayıp sen benim canım sen kara sevdalım demişti şarkının adını unuttum. Ayrıca o kadar güzel programdı ki  espiriler yapıyordu, Tarkan'ı mıncıklıyordu, Ricky Martin gelmişti… Ne güzel eğleniyorduk ya" dedim. Sacede bunları dedim Elif sence de kötü bir şey mi demişim?

Hayır olur mu, haklısınız. Peki o zaman hayatınız bounca hakkınızda yapılan ve sizi en çok üzen haber neydi?

Adam öldürdü! Rahmetli Savaş Ay yazmıştı köşesinde. O zamanlar ben Amsterdam'daydım orada adam öldürmüşüm. Onu okudum ve Rahmetli Savaş'a ulaştım "yurt dışında karakolda görmüşler seni" demişti. Ben karakol nedir bilmem. Annemler de Türkiye'deydi onları aradım "böyle birşey yok haberi görürseniz panik yapmayın" dedim. Bu olay beni çok üzmüştü Elif.

Herkes sizin sahne enerjinize bayılıyor, sahneleriniz devam ediyor mu?

E herhalde devam. Bütün bir sezon çalıştım, şimdi ayın 22'sinde (bu cuma) sahnelere başlıyorum. Her cuma cumartesim dolu. Onun dışında da neredeyim bilmiyorum. Mesela iki kere Superfabric'de çıktım bir sürü yerler oluyor, playbackleri söylemiyorum, bunlar canlı sahneler. 

Hayatınızı tekrardan en baştan yaşama şansınız olsa nasıl yaşardınız?

Ay işte onu insan bilemiyor. Büyük bir değişiklik olmazdı. Boğaziçi Üniversitesi işletme iktisadı mezunuyum hisar üstündeki okulda, sonra İtalya'ya gittim. İtalya'da da master'ımı yaptım. Aslında benim amacım okulda hoca olarak kalmaktı yani güzel sanatlarda öğretmenlik yapmaktı. Beni almadılar torpille insan aldılar.  Alsalardı o zaman ben şimdi Güzel Sanatlar Akademisi'nde sizin de tanımadığınız bir hoca olacaktım. Çok az kişi biliyor Elif'ciğim ama evde o kadar çok yağlı boya çalışmalarım var ki… tabolarımda özellikle kendinden emin renkli ve başı yukarıda kadınlar yapıyorum. 

(Aydın Bey'in yaptığı bir tablo)

Peki ne kadar sürede bir tabloyu yapıyorsunuz?

 Hiç belli olmuyor mesela son bir tane var 6 aydır üzerinde çalışıyorum. Asla bitmiyor. 

Hediye ettiğiniz tablolarınız var mı?

Elbette var. Ayla Çelik'te var, Metin Arolat'ta var, Armağan Çağlayan da var…  Sonrasında bir sergi açmak istiyorum zaten. 

Hediye ettiğiniz tabloları tanıdıklarınıza özel mi yaptınız, yoksa yaptığınız tabloları tanıdıklarınıza hediye mi ettiniz?

Hayır onlara özel yapmadım. Arkadaşlarım benim evimde gördüler, beğendiler aldılar.

Yakın gelecekte ne tür projeleriniz var?

Bana kalsa neler yapmayacağım ki. Şöyle kızlarla birlikte bir show programı yapmak istiyorum. O kızların giyeceği kıyafteleri de kendim çizmek istiyorum...

Evde en çok neleri yapmayı seversiniz?

Pineklemek! Gerçek anlamda pineklemek. Yani böyle olduğu yere çakılan tiplerden değilim. Evin içinde dört dönerim. Evde bulaşıkta yıkarım, çamaşır da yıkarım, giyinme odasına da giderim. Evde 3 köpeğim var onlarla vakit geçiririm.

Çok renkli bir kişiliksiniz peki ne tür renkleri giymeyi tercih edersiniz?

Bir kere sahnede hiç renkli giyinmem Elif'ciğim. Çok zayıf olmadığımdan fire vermekten korkarım. Benim sahne rengim: Siyah. Siyah dünyanın en müthiş kapatıcısıdır. Yani mucizevi bir renk. (renk olup olmadığı da tartışılıyor ama) Renk bazım hep siyahtır. Geçen sene saks mavisi ile çok mutlu oldum ama bu sene bordomsu renkleri giyeceğim. Zümrüt yeşilinin de inanılmaz moda olduğunu duyuyorum. Bir tane pullu olmayan, şıkırdamayan ayakkabım yok. Hep böyle bir şahşalı şeyleri seviyorum. Şatafatı seviyorum canım. Kadında da öyle, frapan kadın severim.

Peki bu camiya girdiğinizde çektiğiniz en büyük zorluk nedir?

Sana isim veremem ama 90'lı yıllarda Güner Ümit'in sunduğu "Turnike" yarışması vardı. Kasedim çıktığı zaman o programda kasedimi hediye etmiştim. Katılan arkadaşlar kasedimi ayaklarıyla kırmışlardı. Hiç unutamıyorum o zamanları. Sonra ben program yapmaya başladım ve o kasetlerimi ayaklarıyla ezen arkadaşlar benim programlarıma katıldı. Biz öyle günlerden bu günlere geldik ki çok zordu. Çok zor günler yaşadım. Sonra çok popüler programlar sundum, Allah işte...

llar sonra sizin arkanızdan ne diyecekler insanlar?

Şu anki sosyal medyaya bakarsak hiçbir şey diyeceklerini sanmıyorum. Yani öldüğüm anda bile inanılmaz kötü yorumlar yapacaklarını biliyorum. Öyle bir şey söylerlerse yukarıdan tepelerindeyim yani bilsinler

"Cenazeme asla gelmesinler"

Şayet başıma bir şey gelir de ölürsem cenazeme gelmelerini asla istemediğim isimler var. Bu piyasada olmayan çok yakın bir arkadaşım var ona bu isimleri söyleyip vasiyetimi de verdim. Zamanı gelince hepsini öğrenirsiniz...

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Tüm Önce Vatan okuyucularını öpüyorum Elif'ciğim. Geç kaldığın için seni de affediyorum. Hepinize teşekkür ederim…  

Doğum tarihi:  01. 08. 1996 :) 1966

Burç: Yengeç

En sevdiğiniz huyunuz: Affediciyimdir

En sevmediğiniz huyunuz: Çok çabuk affetmem 

Uğurlu sayınız: 7'ydi bir ara değiştim 29

Uğurlu gününüz: Cumartesi 

En sevdiğiniz renk: Siyah ve bordo yani bordo da değil koyu kırmızı

En sevdiğiniz çizgi film: küçükken japon filmlerini izlerdim şimdi hiç izlemiyorum 

En sevdiğiniz söz: 'Bugün bana yarın sana' 

Röportaj: Elif Günay

Fotoğraf: Zeynep Aydın