FUNDA AKOSMAN ERMAN

İSTANBUL

Hayatta sağlam duruşu olan, çok yönlü iş insanı ile samimi bir röportaj gerçekleştirdik. İşinde oldukça titiz olan, kendine olan bakımı, özeni, insanlara sıcak yaklaşımı, magazin dünyasının da nabzını tutan, görmüş geçirmiş kültürlü elit bir insan olan Demir Mehmet Karademir ile cana yakın söyleşimize buyurun;

Merhaba Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Merhaba. Ben Demir Mehmet Karademir. 

Devrek Zonguldak doğumluyum. İlk ve orta okulu memleketim olan Devrek'te, liseyi ise İstanbul Kabataş Erkek Lisesi'nde okudum. Lise sonrası Hacettepe İşletme- Muhasebe bölümünü bitirdikten sonra atıldığım ticaret hayatına paralel olarak aynı zamanda hayran olduğum Mitoloji dünyasının akademik olarak da içinde bulunabilmek adına Ankara Üniversitesi DTCF Klasik Yunan ve Latin Dili Edebiyatı lisans bölümünden mezun oldum ve sonrasında ticaret hayatına memleketim Devrek'te devam ettim. O yıllarda dünyanın en popüler jean markalarından birinin bayiliğini alarak Batı Karadeniz Bölgesi ile bu markayı jean severlere ilk kez ben tanıştırmış oldum. 7 yıl süren başarılı bir ticaret hayatından sonra 1996 yılında radikal bir karar alarak İstanbul'a yerleşmeye karar verdim. Önce o dönem Koç grubu bünyesinde bulunan Migros TAŞ İşletme Müdürlüğü'nde 6 yıl lojistik bölümünde , daha sonra Eczacıbaşı Holding bünyesinde bulunan Eczacıbaşı-Baxter'da da 10 yıl çalıştıktan sonra profosyonel çalışma hayatına nokta koyup yeniden aile şirketimizi kurarak Gıda ve Sigorta sektörüne adım attım. Şu an Aynil Sigorta Aracılık Hizmetleri- Mapre  Sigorta olarak çalışma hayatım bir fiil devam ediyor. 

Öğreniminizi İşletme dalında tamamladıktan sonra neden Yunan ve Latin dili edebiyatı eğitimi de aldınız, sizi çeken neydi? Ve size kazandırdıkları neler oldu çünkü bir Derya olduğunu biliyorum bu bölümün …

Eski dünyanın kültür hazinesi Yunan ve Latin Klasiklerine ve de mitolojiye olan merakım beni bu bölümü okumaya yönelten en önemli sebepler. Bu bölüm dünyanın bir çok yerinde çok saygın bir yeri  olan kabul gören bir bölüm ama ne yazık ki ülkemiz için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.

O dönemin tarihçi ve Felsefecilerinin eserlerinde yer alan fikirler halen günümüz politika dünyasına ve devlet oluşumuna yön verebilecek fikirler. Herodot'un Tarih'i, Platon'un Devlet'inde yer alan doktirinler ve fikirler günümüzdeki düşüncelerin bile çok çok üstünde ve çok daha modern. Bu bölüm benin hayata bakış açımı hayata karşı olan vizyonumu nitelikli anlamda belirleyen bir unsur oldu. Hayata karşı sağlam bir duruşu, ne olursa olsun dimdik durmayı öğretti. Buradan çok değerli hocam Prof. Dr Candan Şentuna'ya ve hocaların hocası duaeyen rahmetli  Prof. Dr. Suat Sinanoğu'na çok teşekkür ediyorum.

Aynil Sigorta Aracılık Hizmetleri /Mafre Sigorta aile şirketinizde faaliyetleriniz devam ediyor. Özellikle sağlıkla ilgili nasıl gelişmeler oldu hayatımıza covid19 girdikten sonra?

Öncelkle şunu belirtmeden geçemeyeceğim. Ben çok şanslı bir kişiyim. 2010 yılında içine girdiğim sigorta sektöründe beraber yol aldığım işinin piri ve uzmanı bir kızkardeşe sahibim. Onun bilgi ve birikimleri, benim ticari sağduyum kurumsal sektör tecrübem ve de  geniş çevrem bu sektörde uzun soluklu bir mesafe kattetmemize neden oldu. Buradan Kızkardeşim Aynil Karademir'e çok teşekkür ediyorum ve bize her durumda manevi desteğini esirgemeyen anne sevgisi eksikliğini hissettirmeyen ablam Şirin Öztaş'a da. Şimdii sorunuza geçebilirim.

Salgın hastalıklar insanlık tarihi boyunca  toplumda büyük bir korku ve paniğe yol açmakla kalmadı, uzun vadede de köklü toplumsal değişimlere yol açtı. . Geride bıraktığımız süreçte ekonomide 3 farklı görünüm var: finansal piyasalar, reel ekonomik göstergeler ve reel ekonominin kendisi. Bu detayları burada konuşmaya kalksak saatler sürer. Sağlık olarak ele alırsak koronavirüs hastalığı (COVID-19) salgını, sağlık sistemlerinin sağlamlığı, ülkelerin acil durumlara hazırlık ve yanıt kapasiteleriniN mercek altına alınması gerektiğini,  COVID-19’un hızla yayılması, sağlam sağlık sistemlerinin ayrılmaz parçası olarak güçlü bir sağlık işgücüne duyulan acil ihtiyacın ön plana çıkarılmasında gerekliliğini gösterdi.

Covid 19'un özel sağlık sigortası kapsamına alınması özel sağlık sigortası poliçe üretimlerinde bir hayli  artışa sebep oldu.. Test hariç tüm tedavi süreçlerin (ki bu tedavi süreç bedelleri özel hastanelerde yatılan gün sayısına göre ciddi boyutlarda rakamlar olarak karşımıza çıkıyor)  kapsam içinde olması özel sağlık poliçelerine olan talebi arttırdı.

Biz sektör olarak her zaman şunu söyleriz. “Sigorta ihtiyaç anında değil ihtiyaç öncesi alınan bir oluşumdur." Bu nedenle sağlığımız her şeyden çok çok önemli ve ihmale gelmez. "Hayat biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir." düşüncesi , zaten hayata karşı ne şekide davranmamız gerektiğinin kısa bir özeti. Bu nedenle yatırımlarımızı öncelikle binaya betona araca değil kendimize yapmalıyız.

Tamamlayıcı sağlık sigortasını tavsiye eder misiniz? 

Hasta olduğunuzda iyi bir şekilde sağlık hizmeti alabilmek ya da rutin kontroller sayesinde olası sağlık sorunlarını önceden öngörüp gerekli önlemleri almak için özel hastaneleri tercih etmek isteyebilirsiniz. Bu durumda akıllara ilk olarak özel sağlık sigortası gelse de aslında tamamlayıcı sağlık sigortaları da bütçenizi zorlamadan anlaşmalı özel hastanelerden hizmet alabilmek adına oldukça önemli. 

Özel sağlık sigortasından SGK’lı olmasanız bile yararlanabilirsiniz, ama tamamlayıcı sağlık sigortasından yararlanabilmek için SGK’lı olmanız şarttır. Özel sağlık sigortasında hastanede belirli bir yüzdeyi sigorta şirketi, kalan yüzdeyi ise siz ödersiniz. Tamamlayıcı sağlık sigortasında ise, hiçbir fark ücreti ödemeksizin, sadece kanunen ödemekle yükümlü olduğunuz muayene başına 15 TL katılım payı ödersiniz. Tabii aldığınız sağlık hizmeti poliçenizde yer almıyorsa veya teminat dışında bulunan bir durum söz konusuysa (poliçe oluşturulmadan önce var olan bir hastalık gibi) ya da limitleri aşıyorsa bu durumda ilgili giderlerde değişiklik yaşanabilir.

Bazı özel sağlık sigortası ürünlerinin yurt dışında da geçerliliği olabilir ve yurt dışında geçerli bu alternatifleri tercih edebilirsiniz. Fakat tamamlayıcı sağlık sigortaları Türkiye Cumhuriyeti sınırları dâhilinde geçerlidir.

Özel sağlık sigortalarında ilk sigorta başlangıç tarihinden itibaren, bazı hastalıklar için 12 ay bekleme süresi uygulanmaktadır. Bu bekleme süreleri şirketlere göre değişiklik gösterebilir. Tamamlayıcı sağlık sigortalarında da bekleme durumu ve süresi şirketlere göre farklılık gösterebilir. MAPFRE Sigorta Fark Yok Tamamlayıcı Sağlık Sigortası’nda ise bekleme süresi yoktur. Yani tamamlayıcı sağlık sigortası teminatlarından 1 yıl beklemeden yararlanılabilir. Ben tamamlayıcı sağlık sigortasından ziyade Özel Sağlık sigortasını tercih edenlerdenim.

Hastane ağı daha geniş ve seçenek daha fazla. Tabiki bu bir tercih meselesi. Her iki paketde ihtiyaca cevap verebilecek önemli paketler. Tercih üyenin tabiki

Siz aynı zamanda magazinkolik.com sitesinin de Yazı İşleri Müdürüsünüz de, burdan çok sevgili duayen Nurcan Sabur’a ve çok değerli eşi Esin hanıma da selamlar gönderelim, sanat camiası pandamiden nasıl etkilendi sizce?

Sn. Nurcan Sabur etik ve dürüst magazin gazeteciliğinin gerçekten duayen bir ismidir ve çok sevgili eşi Sn Esin Sabur hanımefendi de aynı şekilde çok saygı duyduğum bir basın mensubudur. Bu iş benim tamamen hobi olarak baktığım ama çok da ciddiye alarak yaptığım bir iş. Dürüst ve etik habercilik magazin sektöründe artık yok denecek kadar az. binlerce asaparagas gayriciddi site var. Bunların arasından sıyrılarak yıllardır zirvede olabilmekte işte bu dürüst ve etik habercilik anlayışından kaynaklanıyor. Buradan Nurcan Bey'e saygılarımı sunuyorum. Pandamı sürecinin en çok baltaladığı sektörlerin başında eğlence yeme içme ve sanat sektörü geliyor. Yüzlerce müzisyen gerekli ve yeterli desteği göremedikleri için işsizlik ve çaresizlikten intihar etti.

Kadrolu olarak çalışanlar bu durumdan büyük oranda etkilenmediler fakat kadrolu  olupt ta işten çıkarılanlarında olduğunu duymuştum. Bir anda tüm etkinlikler iptal olması serbest çalışan müzisyenler veya sanatın başka alanlarında çalışanlar çok zor durumda bıraktı gelirleri sıfıra düştü. İptal edilen etkinliklerin ücretii verşlmedi birçok proje de iptal oldu. Salgının getirdiği yeni hayat tarzının zorlukları dışında, salgının gidişatının öngörülememesinin getirdiği çok yıpratıcı bir belirsizlik var. Bu herkes için zorlu bir süreç. İnsanlar sanki  sonu belli olmayan bir sürecin içindeler ve o şaşalı ve rankli eski hayatlarını özlüyorlar. Fakat sanat sektöründe çalışanlar bir anda tüm sektörün durması nedeniyle oldukça travmatik bir durumla karşı karşıya kaldılar.Allah herkese büyük kolaylık versin. Ama umutsuz yaşanmıyor tabiki. Bu salgın belasının bir an önce ortadan kalkması ve eski günlerimize yeniden kavuşabilmemiz en büyük dileğimiz.

Siz bakımlı bir insansınız neler yapıyorsunuz bu anlamda?

İnsanın kendine bakması önce kendisine olan saygısından kaynaklanır. Kendimizi sevmeliyiz ki bu sakın yanlış analaşılmasın bu narsistlik ya da megalomanlık ölçülerinde değil tabiki. Şık giyinmeyi çok severim. Kombin konusunda çoğu kişi benden destek de alır. Nerede ne, ne şekilde  ne giyinebilmeli konusu benim için çok önemlidir. Şık giyinmek de bir vizyon işidir. Kıyafeti taşıyabilmenin de  karizma. ile ilgili olduğunu düşünürüm. Erkek bakımı çok kritik ve ince bir çizgidir..Aşırıya kaçıldığında feminen bir şablona bürünebilir. Masculen tarzı bozmadan yapılan her müdahele çok daha başarılıdır benim için

Haftada en az dört gün Spor hayatımın bir parçası ve sabahları kalkar kalmaz elma sirkeli ve limonlu sıcak suyum vazgeçilmezim. Yeme içme konusunda asla sürekli diyet kafasında olan biri değilim. Her türlü mutfağı sever hepsini yer ama az. Mutfağım çok iyidir. yıllarca katıldığım workshop lar bana rahmetli babamın ustalığı kadar öğretici olamadı. özellikle et yemekleri ve ege mezeleri konusunda çok iyiyimdir ve çok da iyi bir gurmeyimdir.

Hayat görüşünüz felsefeniz neler?

Eski Romalı şair Horatius'un bir sözü vardır. "Carpedim quam minimum credula postero." Anı yaşa, yarına olabildiğince az güven.. Bu hayat felsefesi kolumda da kalıcı dövme olarak yerini aldı.. zaten. Bu söylem sakın yanlış anlaşılmasın. Bu hayatı boşlamak hayatı takmamak değil. Hayatın aşırı hırslarından aşırı ihtiraslarından arınmak.hayata pozitif bakıp hayatı doya doya elverdiği ölçüde yaşamak tadını çıkarmak ve küçük şeylerden de mutlu olmayı başarabilmek. İyi insan olmak.. iyi insanlarla dost olabilmek. Rahmetli babamın bir lafı vardı. Bülbül'le gezen güle, karga ile gezen çöpe Kimle dost olduğunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim. Özeti bu.

Hedefleriniz neler?

Şunu öğrendim ki uzun vadeli hedeflere ulaşmanın en harika yolu bunları kısa vadeli hedeflere bölmektir. Benim kısa vadeli hedefim ise önü açık, performansı yüksek ve gelecek vaat eden firmamızı öncelikle daha da ileriye taşımak.. Hayat tabiki işten ibaret değil.Bu felsefeden yola çıkarak doğa toprak ve huzurla uyanmak adına hedefimde yılın 5 ayı Ege de yaşamak var ve bu hedefimin yarısını o bölgede doğa içinde bir ev alarak gerçekleştirdim. Bundan sonra aktif iş hayatı ile paralel o bölgedeki dingin hayatı da beraber yaşamakistiyorum.. İstanbul dan bunalınca insanın kaçabileceği  nefes alabileceği bir yerinin olması çok büyük bir şans. Az insan çok huzur...Şu an proje olarak gündemde olan sosyal misyon üstleneceğimiz çalışmalaaını yaptığımız bir projemiz var. Bunu en kısa zamanda hayata geçirebilmek çok önemli benim için ve birincil hedeflerimizin başında geliyor.

Bu hafta ‘Babalar Günü’ sizin için aile neyi temsil ediyor, iyi bir baba nasıl olmalı?  

Evli değilim ve maalesef baba da değilim ama iyi bir baba olmanın sadece biyolojik bir olgu değil adamlıkla kişilikle insan olmakla olunabileceğine inanan biriyim. Baba olmak çok kolay ama gerçek baba olabilmek çok zor. Ben baba sevgisini fazlasıyla tatmış bir olarak ve babasıyla saygıyı aşmadan her şeyi paylaşabilen sırdaş olabilen oturup bir iki kadeh bişeyler içip onunla sohbet edebilen bir birey olarak çok şanslıyım. Aile şefkatinden yoksun kişilerin ne denli tramvatik hayatları oldupunu hepimiz görüyoruz. ailesi ile ilişkileri sağlam olmayan onlara değer vermeyen kişileri asla dost olarak hayatıma hiç bir zaman sokmadım. Ailesine hayrı dokunmayanın bana bir dost olarak zaten hayrı dokunmaz düşüncesinden yola çıkarak bu tip kişilik bozukluğu olan insanları asla hayatıma da sokmadım. Aile ilişkileri sağlam bireylerin iş dünyasında çok daha nitelikli özgüveni yüksek çalışanını ezmeye çalışmayan kişiler olarak çok daha başarılı olduklarını biliyorum. Bu nedenle ailelerimizn kıymetini zamanında bilelim onlara değer verelim vakit ayıralım ve her zaman onları sevgiyle kucaklayalım. Buradan sizin vasıtanız aracığığla başta kendi babam olmak üzere, tüm dürüst iyi ve sağlam karakterli babaların babalar gününü kutluyorum.

Önce Vatan Gazetemiz okurlarına neler iletmek istersiniz? Teşekkürler

Öncelikle size ve ekibinize bu çok güzel ve değerli röportajınız çok çok teşekkür ediyorum. Sizin başarılı çalışmalarınızın hem sosyal medyadan hem de basından zaten sıkı bir takipçisiyim. Başarılarınızın devamını diliyorum.

Önce Vatan Gazetesi okurlarına sonsuz saygılarımı sunarken "Her yeni gün geçen günlerini aratmasın diyor, mutluluk ve sağlık dolu günler diliyorum.