O Hayat Benim, Güllerin Savaşı, Kertenkele, Arka Sokaklar gibi birçok önemli dizilerinde rol alan genç ve başarılı oyuncu Canan Ünal ile önceki gün Önce Vatan Gazetesi olarak bir araya geldik. Güzel oyuncuyla oyunculuğun inceliklerini ve oyunculuk eğitiminin gerekliliğini konuştuğumuz özel söyleşimizi siz değerli okuyucularımla buluşturuyoruz.

Canan Ünal kimliğinin oluşum sürecinden bahseder misiniz?

24 Mayıs 1994 tarihinde Muğla/Bodrum’da doğdum. Lise eğitimimi Anadolu güzel sanatlar lisesinde tamamladıktan sonra oyunculuğa tamamıyla yöneldim. Aldığım müzik, dans ve sahne eğitimlerimin ardından Beykent Üniversitesi oyunculuk ve sahne sanatlarını kazandım ve mezun oldum. Böylece sektöre adım attım. Birçok deneyimlerim, tecrübelerim oldu. Şimdi de kaldığım yerden devam. 

Mesleğiniz gereği birçok karaktere bürünüyorsunuz. Peki, büründüğünüz karakterler gerçek hayatta sizinle özdeşleşiyor mu?

Ben o esnada oynadığım karakterle bütünleşiyorum. Bu da tabi karakterler hakkında çalışmamızı gerektiriyor. Bu da bize karakter analizi yapma fırsatı veriyor. Fakat bizler tek bir karaktere değil birçok karaktere bürünüyoruz haliyle bunların içinde bana benzeyen karakterler olduğu gibi benzemeyenler de olabilir.

Hayat Benim, Güllerin Savaşı, Kertenkele, Arka Sokaklar gibi birçok önemli dizilerinde rol aldınız. Peki, oyunculuk kariyerinizde kendinizi buldunuz yapım hangisi oldu?

O Hayat Benim dizisindeki rolümde kendimi daha iyi yansıttığımı düşünüyorum.

Siz bu mesleğin okulunu okudunuz ama birçok aktör okumadan kamera karşısına geçiyor. Sizce bu işin okulunu okumak ne kadar gerekli?

Bence kesinlikle gerekli. Sonuçta bizler akademi de bu işin hem tekniğini hem pratifğini hem de kültürel altyapısını alıyoruz. Bu da herhalde önemli olsa gerek.

Oyunculuk bölümünü okuyanla okumayan arasındaki eksi ve artıları hakkında neler söylemek istersiniz?

Biz akademi de çok iyi hocalardan eğitim aldık. Bu işin sadece mesleki değil, kültürel altyapısını da öğrendik. Akademi de şan eğitimi, dans eğitimi gerek temel oyunculuk gerek eskirim vs. birçok konu da eğitim aldık. Oyunculuk sadece tek bir alanda kendini gösterebilmek değildir. Oyunculuk aslında bütün meslekleri içinde barındıran ve yaşatan tek bir meslektir. Eğitimi olmayan bir insanın bütün dallarda başarı gösterebilmesi mümkün değildir.

Sizi oyunculuğa teşvik eden etkenler neler?

Kendi karakterinin dışında farklı karakterlere bürünebilmek ve o karakterlerinin ruhunu yaşayıp yansıtabilme yeteneğinin çocukluğumdan beri bende var olduğu hissediyorum. En büyük etken bu.

Tescili bir oyuncu olarak sabah ilk uyandığınızda ruhunuzda hangi mesleğiniz ağır basıyor?

Tabi ki oyunculuk. Zaten hayatımda başka hiçbir mesleği düşünmedim.

Oyuncu olmaya ilk ne zaman karar verdiniz? İlk oynadığınız ya da okuduğunuz oyun neydi?

İlkokulda karar verdim. İlk okuduğum ve oynadığım oyun ilkokulda ‘Töre’ adlı oyundu. Başroldeydim.

Oyunculuğu hayatınızda nasıl bir yere koyuyorsunuz?

Tam merkezine koyuyorum. 

Dizi-sinema projelerinde özellikle oynamak istemediğiniz bir karakter var mı? 

Hayır, yok ben oyuncuyum. Her rolü oynamakla yükümlüyüm.

Kamera karşısına geçmeden önce uyguladığınız belli ritüelleriniz var mı?

Öncelikle ses, nefes çalışması yaparım. Vücudumu ısıtırım sonrasında karakteri iyice analiz edip konuya onun gözünden bakmaya çalışırım. O karakterin içine girdikten sonra zaten artık ben o karakterim.

“Hiç düşünmeden kabul ederim” dediğiniz bir rol var mı?

Halide Edip Adıvar’ın Hayatını canlandıran bir filmde Halide Edip Adıvar’ı kesinlikle oynardım.

Bir oyuncuda mimik ve vücut dili ne kadar önemli?

Tabi ki çok önemli. Mimik ve vücut dilini kullanmayı bilmeyen insan oyuncu olamaz zaten. 

Mesleğinizin ne tür zorlukları ve keyfi yanları var?

Çalışma saatlerinin uzunluğu bazen insanı yorabiliyor. Ama bu mesleği gerçekten seviyorsanız bunların hiçbirisini sorun etmiyorsunuz.

Sanat dünyasında bir şeyleri değiştirme şansınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Sanatı yalnızca sanatçının yapmasını sağlardım. Maalesef sahnelerde oyuncudan çok manken ve şarkıcı görüyoruz. 

Örnek aldığınız bir oyuncu tiplemesi var mı?

Julia Roberts’ın Kaçak Gelin tiplemesi. 

Hedeflerinize ulaştığınızı düşünüyor muşunu? Hedeflerinize ulaşmanın yaratacağı en büyük etki ne olurdu?

Daha yolun çok başındayım. Hedeflerime ulaşmam için çok yol kat etmem gerekiyor. Bunun için de ne gerekiyorsa yapıyorum. En iyi kadın oyuncu ödülünü aldığım gün bunu başarmış olacağım.

Günümüzde sizce insanların sanata ilgisi ne durumda? Özellikle gençlerin.

Çok fazla olduğunu söyleyemem. Genel de tiyatroya ilginin çok az olduğunu, popüler kültüre ilginin fazla olduğunu düşünüyorum bu da beni üzüyor. 

Son olarak, sizce oyuncu adayları nasıl bir yol izlemeli. Onlara kendi deneyimlerinizden yola çıkarak önerileriniz var mı?

Bir kere öncelikle bu işi gerçekten sevmeleri gerekiyor. Sonra iyi bir akademiye girmeleri gerekiyor. Sonra iyi bir akademiye girip konservatuar diplomalarını almaları ve bu işi profesyonel anlamda yapmaları gerekiyor. Yoksa dışarda çok fazla alaylı insan var. Madem bu işi yapmak istiyorlar o zaman bir sıfır önde başlamak için eğitim şart diyorum. Önerim çok çalışmaları çok istemeleri ve asla pes etmemeleri. 

Önce Vatan Gazetesi ailesi olarak bizimle yaptığınız bu özel ve içten röportajdan ötürü değerli sanat yüreğinize şükranlarımızı sunar, gelecek çalışmalarınızda başarılar diliyoruz…