Röportaj: Ayşenur Mama

Bu hafta, aile hekimi Dr. Emre Yılmaz ile bir araya geldik. Başarılı doktor ile hekimliğe ve aile hekimliğine dair her şeyi konuştuğumuz keyifli sohbetimiz sizlerle…

Sizi tanıyabilir miyiz? Kimdir Emre Yılmaz?

Ben Emre Yılmaz, 27 yaşındayım ve Kocaeli doğumluyum ama aslen Karadenizliyim. Şu an Marmara Üniversitesi’nde Aile Hekimliği ihtisası yapıyorum.

Tıpta uzmanlık alanı olarak ‘Aile Hekimliği’ branşını seçme nedeniniz neydi? Bu alan, sizin için neyi ifade ediyor?

Hekimliği seçmemdeki temel neden insanlara yardım etmeyi çok sevmemdir. Aile hekimliği ise çocuklara, kadınlara, erkeklere, yaşlılara, aslında her yaştan insana ulaşıp yardım edebilmenin mümkün olduğu, esasen koruyucu sağlık hizmetlerinin verildiği bir uzmanlık branşıdır.

Çoğu kişinin yanlış tanımladığı aile hekimliği aslında nedir? Aile hekimi, hangi hastalarla ve hastalıklarla ilgilenir?

Genel olarak insanlar, hastalandıkları zaman hemen üniversite hastanelerinde çözüm bulmaya çalışıyorlar. Fakat sağlıkta sevk zinciri denilen bir kavram mevcut ve şikayeti olan herkesin ilk aşamada aile hekimlerine başvurması gerekir. Aile hekimliği, kişiyi her yönüyle ele almaktadır, mesela bir üniversite hastanesinde hasta sadece o anki problemini çözebilecekken, aile hekimi olarak bizler hastanın iş yaşamından sosyal yaşamına, özel hayatındaki problemlerinden oturduğu eve kadar hastalığa neden olabilecek birçok faktörü aynı anda değerlendirebilmekteyiz. Çünkü tüm ailesine sizin baktığınız bir bireyi, o an başka bir şikayetle gelse bile yaşamına dair birçok faktörle birlikte önceden değerlendirmiş oluyorsunuz.

Bebeklik dönemi, gebelik dönemi, çocukluk ve erişkinlik dönemi ile beraber yaşlılıkta görülen tüm hastalıklar bizim ilgi alanımızdadır. Ateşi yükselmiş bir bebek, tansiyonu düzensiz bir yaşlı, aile planlaması için danışmanlık almaya gelen bir kadın veya karın ağrısı olan bir çocuk aynı gün içinde gelebiliyor. Siz de görüyorsunuz aslında anlatmak istediğim şey de bu, aile hekimi herkesin hekimidir.

Aile hekimleri bilindiği üzere yaş sınırı olmaksızın tüm hastalarla ve hastalıklarla ilgileniyorlar. Fakat yine de sormak istiyorum. Özel olarak tedavilerini gerçekleştirdiğiniz rahatsızlıklar var mı?

Hastalar, polikliniğe genelde yeni ortaya çıkan semptomlarla başvuruyorlar. Önemli oranda hasta ise mevcut kronik hastalıkları ile tarafımızca takip ediliyor. Tedavi değil de özellikle takip ettiğimiz belirli hasta grupları var ve bu gruplar; bebekler, gebeler, yaşlı hastalar ve bağışıklık sistemi düşük hastalardan oluşuyor.

Size genellikle hangi şikayetlerle geliyorlar? Hastaların tedavi öncesi ruhsal açıdan rahatlamaları için neler yapıyorsunuz?

Yaş grubuna göre çok çeşitli şikayetlerle hastalar kapımızı çalıyor. Geneli tedavi edilebilen hastalıklar olsa da bazen ciddi problemleri fark edip erken tedavi fırsatı yakaladığımız da oluyor. Gelen her hastaya, tanısı basit bir üst solunum yolu enfeksiyonu bile olsa mutlaka hastalık süreci ve ilaçlarla ilgili ayrıntılı açıklama yapıyorum. Sanırım bu, hastaların rahatlamalarına yardımcı oluyor.

Aile hekimliğini, diğer branşlardan ayıran temel özellikler nelerdir?

Aile hekimliği disiplininin temeli, diğer branşlarda gördüğümüz hastalık odaklı tedavilerin aksine, daha hastalıklar oluşmadan müdahalede bulunmak üzerine kuruludur.Aile hekimleri, bildiğiniz gibi belirli bir kayıtlı nüfusa sağlık hizmeti veriyor. Dolayısıyla, aynı kişileri uzun yıllar izleme imkanı bulup, bu süreçte hastalardaki iyi veya kötüye gidişi daha yakından görebiliyoruz.

Hekimliğinizde karşılaştığınız en büyük engel neydi?

Hekim olarak, çalıştığımız ortamlarda, her gün bir sürü engelle karşılaşıyoruz. Genel olarak, yoğun çalışma şartlarında sevdiklerimizden uzak kalıyoruz, bu yoğun çalışmaların karşılığını ise maddi anlamda maalesef alamıyoruz. Fakat en büyük sorun, son zamanlarda giderek artan hekime ve sağlık çalışanlarına şiddet.

Hastalarınızın tedavilerini gerçekleştirirken nelere dikkat ediyorsunuz? Meslektaşlarınıza bu konuda neler söylemek istersiniz?

Mezun olduğum ilk yıllarda, karşılaştığım çoğu hastanın sadece şikayetini çözme odaklıydım. Fakat zaman geçtikçe, uzmanlık eğitimimin de katkısıyla hastaları her yönüyle değerlendirmeye başladım ve bu durum, hem hastalarımın iyilik halini uzun süre korumalarını, hem de hekim olarak güvenlerini kazanmamı sağladı. Hocalarımız,her fırsatta “Hastalık yoktur, hasta vardır.” derdi. Yeni mezun hekim arkadaşlarım, umarım meslek hayatlarında bunu hep hatırlarlar.

Aile hekimlerinin baktığı hastalarda yaş sınırı yok. Bunun iyi veya kötü yanları var mıdır?

Aile hekimi olarak, bireyin doğumdan yaşlılığına kadar karşılaşabileceği her türlü sağlık sorununu değerlendirmekteyiz. Bunun nedeni, aile kavramının hem kadın ve erkekten hem de her yaştan kişilerden oluşmasıdır. Yaş sınırı olmaması sadece hasta yoğunluğu açısından bir problem, çünkü yoğun günlerde hastalara ayıracağınız vakit azalıyor ve hem hekim hem de hasta daha az verim alıyor. Daha çok iyi yanı olduğunu düşünüyorum, mesela sadece çocuğunu getiren bir anneye, o anda aile planlaması hakkında, yaşına göre yaptırması gereken taramalardan bahsedebiliyorsunuz veya babasına muayene sırasında refakat eden bir erkeğin kanser taramalarını aynı anda yapabiliyorsunuz.

Siz de sosyal paylaşım sitesi İnstagram’da fenomen olan doktorlardan birisiniz. Sosyal medyadaki kesimin bu tutumu hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Son zamanlarda instagram’ı daha aktif kullanmaya başlamam ile beraber iş hayatım, mesai saatleri dışında da devam ediyor diyebilirim. Genelde hastalıklarla ilgili sorular alıyorum, çoğu zamansa özel hayatım ile ilgili oluyor sorulanlar. Özel olanları cevaplamıyorum tabii ki. Sağlıkla ilgili olanlarıysa elimden geldiğince cevaplamaya çalışıyorum, hatta takipçilerime de sorarak belirli konular belirliyoruz ve haftalık canlı yayınlar yaparak merak edilenleri tartışıyoruz. İnsanların güzel geri bildirimler vermesi beni daha da motive ediyor.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

İş hayatımda o kadar kötü hikayelerle karşılaştım ki; inanın mutluluk halen su içebiliyor olmakta, halen nefes alabilmekte, halen sevdiklerimizin yanımızda olmasında. Herkesin yaşamında, yaptığı işlerde, seçimlerinde mutlu olmasını diliyorum. Sağlıkla kalın.