Sovyetler döneminde dini yasaklayan Rusya, Putin döneminde, yeniden dinden güç almak istiyor!!!

Ortodoksları resmi temsilcisi, İstanbul Fener Rum patrikliği olmasına rağmen, Putin Rusya’sı, Ortodoks liderliğine soyunmaktadır…

Geçmişte her türlü inanç sistemini yasaklayan, cami, kilise ve havra’ları kapatan Rusya, şimdi Batı Dünyası’na barış eli uzatıyor !!!

Suriye politikalarında, ABD ile büyük çapta uzlaşan Rusya, din silahını da mahir bir şekilde kullanmaktadır…

Küba’da buluşan, Katolik Dünyası’nın dini lideri Papa ile, kendilerini Hristiyan dünyasının önemli bir mezhebi olan Ortodoks’ların lideri sanan Rusya Patriği’nin buluşması, dünyayı hayretler içinde bıraktı !!!

Ortodoks dünyasının resmi temsilcisi Fener Rum Patrikhanesi’nin de bu olayda sesini çıkarmaması, Rusya’nın, Yunanistan üzerindeki etkisini de ortaya koymaktadır…

Ekonomik yönden iflasa sürüklenen Yunanistan, AB’ ye karşı, Rusya kozunu oynamak istiyor…Bu nedenle de Küba’da, Ruslar’ın Ortodoks dünyası’nı temsil yetkisi olmadığını dile getiremedi!!!

ERMENİSTAN’A YIĞINAK, TÜRKİYE’YE GÖZ DAĞI!!!

Gürcistan’ın özerk cumhuriyetlerini ve Ukrayna’ya bağlı, özerk Kırım’ı işgal eden Rusya’ya ABD ve Avrupa’nın ses çıkarmaması, her geçen gün Rusya’yı daha da cesaretlendirmektedir…

Güneyimizde Suriye’ye yerleşen Rusya, şimdi de kuzey doğumuzda Ermenistan’daki askeri gücünü arttırarak, ülkemize tehdit oluşturuyor…

ABD , Rusya ile Suriye’de anlaşarak 71 yıllık müttefiğini sırtından hançerlemektedir…

Kore’ye 2.en büyük askeri gücü göndermemiz !!! NATO’ya girebilmemizin vizesi olmuştu ???

ABD’ye bir türlü terörist örgütleri anlatamayışımızda vahim bir durum…

Bu nasıl bir sözde dost ????

AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ İLE YAPILAN İKİLİ ANTLAŞMALAR

ABD ile yapılan ilk ikili anlaşma, 23 Şubat 1945 tarihinde imzalandı. Borç alma ve kiralamalarla ilgili olan bu anlaşma TBMM'de 4780 sayıyla yasalaştı. Anlaşmanın temel özelliği, adının Karşılıklı Yardım Anlaşması olmasına karşın, ABD isteklerinin Türkiye tarafından kabul edilmesi ve Türkiye'yi ağır yükümlülükler altına sokmasıydı. Anlaşmada, 'Koruyucu Hükümler' olarak yer alan maddelerle, Türkiye'nin değil ABD'nin 'hakları' korunuyordu. Anlaşmanın II. maddesi şöyleydi: TC hükümeti, sağlamakla görevli olduğu hizmetleri, kolaylıkları ya da bilgileri ABD'ye teslim edecektir.' Böyle bir maddenin bağımsız iki ülke arasında yapılan bir anlaşmada yer alması, örneği olan bir uygulama değildir. TC hükümeti, ABD'ye hizmet sunmakla görevli olacak ve bu görevin sınırı da belli olmayacaktı.

ABD ile yapılan ikinci anlaşma, 27 Şubat 1946 gün ve 4882 sayılı yasayla kabul edilen kredi anlaşmasıdır. Bu anlaşmanın özü dünyanın değişik yerlerinde ABD'nin elinde kalan ve ülkesine geri götürmesi pahalı olan eskimiş savaş artığı malzemeleri satın alması koşuluyla Türkiye'ye borç verilmesiydi.

Türkiye ve  yapılacak yardımların ana koşulu, Türkiye’nin, Eskişehir ve Kayseri’de bulunan iki uçak fabrikasını kapatmak koşuluyla verilecekti !!!

O günkü GENEL KURMAY başkanı, “Bedava uçak alabilecekken, neden üretelim veya satın alalım…”demişti…