Sevgili okuyucularımız Ressam - Psikolog Meltem Akhan ile sanatına dair yaptığım röportajı siz değerli okuyucularımız ile paylaşmak isterim... 

Meltem Hanım’a sorularımı yönlendirmeden önce kısaca size konumuna dair bahsetmem gerekenleri de yazmak isterim... Psikolog - Ressam “Meltem Akhan”, “Keşke bu ruhsal sıkılmalar, boğulmalar, bunalmalar yerine bedensel hastalığım olsaydı daha iyi” diyenlerimiz çok... Bedensel rahatsızlıklara çözüm olduğu gibi ruhsal rahatsızlıklarımıza da çözümler olduğunu unutmayalım... Kaliteli yaşamak istiyorsak ruh, beden, zihin, üçlemesinde kendimize bakım sağlayalım. Belki de boşuna taşıyoruzdur onca yükü, belki de büyüttüğümüz ya da düşündüğümüz gibi değildir... diyor.

Şimdi Meltem Hanım’a soracağım sorulara verdiği cevapları sizler ile paylaşıyorum...

1. Meltem Hanım merhaba... Nasılsınız? Sizi tanıyabilir miyiz? Mesleki kimliğinizi okuyucularımızla paylaşır mısınız?

Merhaba Zambak hanım, iyiyim, teşekkürler. Sizle sanata dair röportaj yapıyor olmaktan dolayı mutluluk duyuyorum. En zor soruyla başladık. İnsanın kendisini kelimelere sığdırmaya çalışmasını zor bulmuşumdur hep. İlk iş görüşmemde, “Kendinizi bir iki kelime ile nasıl tanımlarsınız?” sorusuna o zamanlar “Renkli ve sonsuz” demiştim. O zamandan bu zamana o renkliliği mesleğimle birleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum. İlk tercihim olan psikoloji ile Uzman Psikolog olarak bir dönem çocuk alanında son dönemlerde ise ağırlıklı yetişkin olarak mesleğime devam etmekteyim. Sanat ve psikoterapi çalışmaları yapmaktayım. Mesleğimde eklektik bir bakış açısına sahibim. Her insan ayrı bir dünya ve her insanın iyi hissetme yolunda ihtiyaç duyduğu farklı teknikler olduğuna inanıyorum. Bu bakış açısıyla da danışanlarıma yaklaşıyorum.

Pandemi öncesine kadar Öğretim Görevliliği kimliğimde vardı. Pandemi ile öğretim görevliliği kimliğime ara verdim. Bu sıralar özellikle seanslar, yazı, resim var.

2. Siz Uzman Psikolog olarak resim de yapan bir sanatçısınız... okuyucularımıza bu yönünüzden de bahseder misiniz?

Belki uzun anlatacağım ama önem verdiğim için, “Belki bende birilerine ilham olurum” diye paylaşmak istiyorum. Bu sorunuz ile ilk gözümün önüne gelen kare, orta okulda sergiye kabul edilen okul girişinde duran resmim oldu. Okula her girişimde o çalışmamı görmekten mutluluk duyardım. Resime çok yetenekli miydim hayır, yaptığım çalışma bir hücreyi anımsatan, mikro şekillerle, parçadan bütüne, soyut diyebileceğimiz bir çalışmaydı ama özgündü. Hayalim psikolog olmaktı ama hep de bir sergim olmasıydı. Saygı değer, sevgili Tamer Levent’in 50. Sanat yılı kutlamasında “Sanata evet” ile bir çok dostu çok değerli paylaşımlarda bulunuyordu. Aralarından sevgili Avukat, ressam Akın Ekinci’nin multidisipliner yaklaşımlı konuşması beni motive etti ve “Meltem neden olmasın?” dedim. Kendisi ile de iletişime geçtim, teşekkür ettim. Hobi olarak yaptığım one line art çizimlerimi hayalim olan sergi ile yakın bir zamanda paylaşmaya başladım. Buradan özellikle vurgulamak istediğim yaşamda yaptığımız, gittiğimiz, dinlediğimiz, izlediğimiz, okuduğumuz hiçbir şey boşa değil. Yeter ki yaşamda durmak yerine eylemde olalım. Her bir adım başka bir adımı başka bir yolu beraberinde getiriyor.

3. Çok yönlü kişiliği olan bir şahıssınız... eserlerinizi yapabilmek için eğitim aldınız mı? Yoksa yetenek daha mı ön planda...

Kendi kendime çizerken, beğenerek takip ettiğim, Ekin Anil’in workshop’una katıldım. Sanatın kalıplara sığmayacak, özgünlüğümüzün ne kadar değerli olduğu paylaşımları benim için asıl eğitim oldu. Yeteneği nasıl tanımladığımız önemli. Benim yaptığım çizim bir yetenek mi? Bence değil. Dışa vurmak istediğim bir yönümü ifade ediş biçimim belki de.

4. Mesleğinize dair yazmış olduğunuz kitaplarınız var... ne zamandan beri yazıyorsunuz?

Alanımla ilgili yazılarım çeşitli dergi ve gazetelerde mesleğe başladığımdan itibaren oldu. Bir hayalimde kitap yazmaktı. Bir kolektif öykü kitabımız var. En son Feminenartfest Uluslararası kadın festivalinde küçük bir kitapçığım çıktı. Şu an ise Erbulak yazarlık okulunda üçüncü yılım ve roman çalışmam devam etmekte. 2022 bahar aylarında çıkmasını hedefliyoruz.

5. Resim yaparken çok detay çalışma yapmanız gerekiyor mu? Kimliğiniz itibari ile etkili de oluyor mu?

Mesleğimin zenginliğini yaşıyorum diyebilirim. İçimizdeki ve dışımızdaki benlikleri konu alıyorum. Aslında her bir resmin bir hikayesi var. Adı ile yaşıyorlar benim resimlerim de...

6. Ressam yönünüze gelirsek ne tür resimler yapıyorsunuz? Temanız nedir?

Kendimi ressam, sanatçı, yazar kimliklerini henüz giymiş biri olarak görmüyorum. Bu yönleri kuvvetli ve yaşamda bütünü bu özellikleriyle tamamlayan kişilere haksızlık gibi geliyor. Resim yapan biri olarak temam gene insan. İçimizde o kadar çok ses var ki bu seslerin dışa vurmasını konu alıyorum. Her gün birçok rolle kendimizi ifade ediyoruz. Farklılıklarımızla aynılığımızda buluşmayı vurguluyorum.

7. Sanatınızı icra ederken tema oluşturmak için çok detay çalışma yapmanız gerekiyor mu?

Yaşamı sanat gibi yaşamayı seven biriyim. Doğaya, yaşananlara tanıklık etmeyi seviyorsanız da zihniniz, ruhunuz aslında sizi hazırlıyor esere. Bir sürü çizim içerisinde “evet, işte bu” dediğim, o ruhu yakaladığım çizimlere de devam ediyorum.

8.Tarzınızı oluşturan etkilendiğiniz bir sanatçı oldu mu? Olduysa... kimlerden etkilendiniz?

Julia Hariri’nin çizimleri, farklı objelerde de baskı halinde kullanılması hoşuma gidiyor. Ekin Anil’in çizimlerini beğeniyorum. FlowSoFly’ ın çizimlerini çok estetik buluyorum diyebilirim.

9. Kendinizi resim ya da sanatsal ürünler yapmak için şartlandırır mısınız? “Günde şu kadar zaman harcamalıyım” gibi bir düşünce ile mi sanatınızı icra edersiniz? Yoksa vakit değerlensin mi diyerek eserlerinizi yaparsınız?

İkisi de değil. Masamda malzemelerim hazır bulunmakta. İçimden yapmak geldiği an yapıyorum. Şu an bunları söylerken “İçimden hangi anlarda geliyor” sorusunu sordum. Gözlemleyeyim kendimi, merak ettim.

10. Türkiye’de resim sanatı sizce ne durumda? Gerekli ilgi ve bilgi var mı? Size sanatınızı icra ederken yardımcı olan kurumlar var mı?

Çok yeniyim, kendimce bir şeyler yapmaya başladım. Harika sanatçılarımız var. Hayran kalıyorum eserler karşısında. Yaratıcılığın, hayal gücünün baskılanmadığı her yerde sanat kendini gösteriyor. Üniversitede öğrencilerime ders de söylerdim, “Çocukları resimlerinde özgür bırakın, istiyorlarsa bulutu turuncu olsun, ağacı kırmızı. Resimde kavram bilgisi öğretmiyoruz, kendilerini ifade etsinler istiyoruz.” Resim de aslında bizim mesleğimizde önemli bir araçtır. Ülkemizde daha da gelişmesi adına çocukluktan itibaren sadece resim yaparken kalıplardan uzak yaklaşımda bulunmak, sergilerde yer alıp, resim üzerine konuşabilmeyi, yazabilmeyi sağlamak geliştirici olur diye düşünüyorum.

11. Tasarımlarınıza dair kaç sergi açtınız? Sergilerinizin tasvir edilen bir sloganı var mı?

Az önce de belirttiğim gibi çok yeniyim. Dört karma sergiye katıldım. Biri Uluslararası, jürili çevrimiçi sergiydi. Sloganım Tamer Levent’in başlattığı “Sanata evet”. Ülkemiz için sanata çok katkıda bulunmuş ve bu katkıların da kolay gerçekleşmediğini hepimiz biliyoruz. Bu bayrağı taşımak, devam ettirmek gelecek nesiller için önemli diye düşünüyorum.

12. Yaptığınız sanat eserleri ilgi görüyor mu? Tabii ki manevi yönünün dışında maddi olarak da faydalı oluyor mu?

İlgi görmesi beni çok mutlu etti. Aslında bir sergiye katılarak hayalimi gerçekleştirmekken niyetim, gelen olumlu geri bildirimler, davetler ve satış olması ile kendimi bu yolda devam eder buldum. Çok keyif alıyorum çizmekten, bazı çizimlerimin isimlerini kızım Melis ile beraber koyuyoruz. Onun yaratıcı düşüncesi ve sanatla olan ilişkisi beni çok besliyor. İşin maddiyatından çok manevi tatmini, tanımadığınız birileri ile paylaşıyor olmak, üzerine konuşmak yeni pencereler açıyor.

13. Siz çok yönlü bir sanatçısınız... sanatınıza dair projelerinizden bahseder misiniz?

Önümüzdeki aylarda katılmayı planladığım sergiler var. Sonrasında kişisel sergim için çalışmalarıma devam etmek istiyorum. Kişisel sergim için farklı düşüncelerim var. Onları şimdi söylemeyeyim sürpriz olsun.

14. Özel tasarımlarınız var mı? Hangi özel tekniğiniz ile ürünler yaptınız?

Tek çizgi tekniği ile kağıt üzerine çalışıyorum. Kağıt dokusunu çok seviyorum. Taşınabilir olması ile her an her yerde çizim yapabilme şansına sahip oluyorum. Henüz çizimlerimi bir ürün üzerinde kullanmadım ama ilerde nasıl olur bilmiyorum.

15. Sanatınızın tanıtımını yaptığınız medya hesabınız var mı? Varsa faydalı oluyor mu?

Henüz öyle bir sayfam yok. Kendi kişisel hesabımda az da olsa paylaşmaya çalışıyorum. Galiba yeni bir medya hesabı ihtiyaç haline gelecek.

16. Yakın zamanda gerçekleştirmeyi düşündüğünüz yeni bir proje veya sergi var mı?

Planlarda bir değişiklik olmaz ise Aralık ayında özel bir hastanede yer alacak yılbaşı sergisine katılacağım. Gene Aralık ayı içinde Çocuklar yararına düzenlenen bir sergi var. 15-23 Ocak 2022 de ise “Sanataevet Festivalinde” yer alacak olmanın mutluluğunu yaşıyorum.

17. Son olarak eklemek istedikleriniz?

Eklemek istediğim, sanatın her dalı ruh sağlığını koruyucu etkilere sahip. Zihnimizdeki kalıplardan uzaklaşıp, geç ya da erken demeden içimizde duyulmayı, görülmeyi bekleyen yönlerimizi açığa çıkaralım ve paylaşalım. Yaşamı sanat gibi yaşayalım. Bu güzel röportaj için size ve gazete Önce Vatan’a çok teşekkür ederim.