BAYBURT, (DHA) 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Kim ne yaptıysa bedelini ödeyecektir. Türk milletine kafa tutanın akıbeti kafasının kopmasıdır. Terör örgütlerini bekleyen son da budur. CHP, terörle mücadeleyi sulandırmaktan, HDP’yle girdiği zelil ortaklıktan derhal vazgeçmelidir. CHP yönetimi biraz erdem sahibiyse yanlışa sırt dönecek dirayeti gösterebilmelidir. Milli meseleler siyaset üstü ele alınmalı, gizli ajandaların, sinsi müzakere ve mutabakatların yörüngesinden kurtarılmalıdır. Milli güvenliğimiz oy hesaplarına kurban verilmemelidir" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 31 Mart Yerel Seçimlerinin ardından partisinin kazandığı belediye başkanlıklarına başlattığı teşekkür ziyaretleri kapsamında Bayburt'a geldi. Bahçeli, kent girişinde Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci ve partililer tarafından karşılandı. Bahçeli ardından Bayburt Belediyesi’ni ziyaret etti. Burada Belediye Başkanı Pekmezci'den yapılacak çalışmalarla ilgili bilgi alan Bahçeli, daha sonra Cumhuriyet Caddesi'nde kendisini bekleyen vatandaşlara hitap etti.

'İHTİLAFLARI KÖRELTİP İŞ ÜRETECEĞİZ'

Bayburt'un 31 Mart’ta huzuru seçip, umuda omuz verdiğini belirten Bahçeli, "Millet ve vatan sevdası Bayburt’un diriliş ve şahlanış ruhuyla birleşmiş, şehrin emaneti beş yıllığına Milliyetçi Hareket Partisi’ne geçmiştir. Hepinize müteşekkirim, hepinizden Allah razı olsun diyorum. Bayburt’un güvenini boşa çıkarmamak amacıyla gece demeyeceğiz, gündüz demeyeceğiz, Allah’ın izniyle çok çalışacağız. İhtilafları köreltip iş üreteceğiz, hizmet edeceğiz. Milli iradeyi kucaklayıp, istikbalin kilitlerini sökeceğiz" dedi.

'TARİHİ HAKLARIMIZI ERİTMEK İÇİN ÇIRPINIRLAR'

Sakarya Zaferi’nin 98'inci yıl dönümü nedeniyle Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, kurucu kahramanları, aziz şehitleri rahmetle anan Bahçeli, şöyle konuştu:

"Neslimizi bilmeyen, kökümüzü tanımayan, kimliğimizi taşımayan, taşısa bile bunun önemini tarif ve tanımlamaktan esasen mahrumiyet yaşayan kim varsa, bugün Türkiye’nin var oluş mücadelesini karalamaktadır. Bunlar dost-düşman ayrımından bihaber gafillerdir. Yapılanı yıkmak, başarıyı gölgelemek, ilerlemeyi kösteklemek, milli ilkeleri kundaklamak meslekleri, ana meseleleridir. Her şeye kulp takmakta, her atılganlığa tuzak kurmakta rakipsizlerdir. Milli atılımı engellemek, tarihi haklarımızı eritmek için çırpınırlar. Adına demokrasi derler, terör örgütünün hedeflerine perde çekerler. Adına barış derler, ihanetin aklanmasına, bekanın tahrip edilmesine heves ve hizmetkârlık ederler. Adına özgürlük derler, devlete ve millete hakareti normal ve sıradan gösterirler. Türkiye’nin güvenliği için S-400 Hava ve Füze Savunma Sistemi alınır, yapmayın, almayın, ABD’nin tepkisini çekmeyin korkaklığını seslendirirler. Afrin’e Zeytin Dalı Harekâtı yapılır, ne işimiz var orada, sakın şehir merkezine girmeyin derler. PKK/YPG zehir saçar, ülkemize saldırır; YPG bize mi saldıracakmış diyerek safa yatarlar, hainlerin değirmenine su taşırlar. Doğu ve Güneydoğu il ve ilçelerinde hendek kazılıp işgal planları yapan teröristlere arkadaş diye seslenirler, yeniden hendekler mi olsun sorusuna, 'Hangi hendekler' diyerek skandal cevap verirler. İşte zillete düşmek budur. İşte rezalete ortaklık ve payandalık böyle bir şeydir."

'CHP’NİN, İSTİKAMETİ AŞIRI RİSKLİDİR'

Cumhuriyet Halk Partisi ve genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na eleştiriler yönelten Bahçeli şöyle devam etti:

"Bugünkü CHP, Atatürk’ün CHP’siyle yollarını ayırmış, Kandil muhipliğine, Pensilvanya muhbirliğine soyunmuştur. CHP emperyalizmin gece bekçisi, Türkiye düşmanlarının kule nöbetçisidir. Karşımızdaki CHP siyaseti, tarihsel çizgisinden vahim bir sapma haline delalettir. Bu CHP’nin aklı kiralık, siyaseti rehinli, istikameti aşırı risklidir. CHP Genel Başkanı, 'Türkiye yönetilmiyor, Türkiye savruluyor' iddiasındadır. Aslında savrulan kendisi ve partisidir, ne yazık ki bu yalın gerçeğin farkında bile değildir. Bu savrulmanın rotası direkt uçuruma açılmaktadır. Terörle mücadeleden, teröre tardım ve yataklık yapan sözde belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasından rahatsız ve memnuniyetsiz bugünkü CHP, husumet odağına yerleşmiştir. HDP ile al takke ver külah içindedir. PKK’yla tesis edilen gizli kapaklı ilişki ve irtibat ağlarının tam ortasındadır. YPG ise CHP’ye göre sözde vatanlarını savunan bir örgüttür. Kandil CHP’yi arkaladıkça, CHP’ye arka çıktıkça, HDP’yle CHP zillet şemsiyesi altında el ele yürüdükçe, kirli çamaşırlar birer birer etrafa saçılmaktadır"

'AMAÇLARI YENİKAPI RUHUNU ZEDELEMEK'

Türkiye’nin milli tezlerine, terörün hakkından gelmek için devam eden yüksek mücadele sürecine yabancı kalan bir partinin gerçek yüzünün görülmesi gerektiğini kaydeden ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na tepki gösteren Bahçeli, şunları söyledi:

"Diyarbakır’a gidip bölücü ve terör sevici sözde belediye başkanlarına destek veren, hukuki ve meşru idari tasarrufu gaflet ve dalalet olarak yaftalayan bir anlayışın Türkiye’ye vereceği hiçbir şey yoktur. Bunların bildiği Yenikapı’ya hizmet aracı sergisi açmaktır. Buradaki maksat da esasen 7 Ağustos Yenikapı ruhunu zedelemek, HDP ve PKK’yla ortaklığı gizlemeye tevessül etmektir. İhaneti israf bahanesiyle örtme gayretkeşliği, bir bakıma ifritten medet ummanın kötürüm ve köhne kisvesidir. Sözde otomobil israfıyla meşgul olanlar, anaların israf olmuş yıllarını, milli bekayı imha etmek isteyen şerefsizleri nasıl görmezler, nasıl bilmezler? İsraf çığırtkanları Türkiye’nin egemenlik haklarına vurulmak istenen prangaları hangi mantık ve mazeretle yok sayarlar? Yenikapı’ya otomobil galerisi açacak kadar çıldıran kırık sandalyeli şahısların varmak istediği yer neresidir?"

'BAŞARAMAYACAK, YIRTIKLARI YAMA TUTMAYACAK'

CHP'ye yönelik eleştirilerini sürdüren Bahçeli, "CHP’nin HDP’ye diyet ödediği, verdiği siyasi borç senetlerinin altında ezildiği çok açıktır. CHP’nin yılan yuvasında gelecek hayali kurması, teröristlere sevimlilik ve şirinlik yapması affedilemez bir çürümedir. Yeni hükümet sistemini kötü göstermek için iftira yarışına girenler, CHP’nin kanatları altındadır. Diyorlar ki, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi tutmadı. Diyorlar ki, dünyanın hiçbir yerinde böyle bir model yok. Diyorlar ki, yeni sistem bir yılda hem hukuku, hem demokrasiyi, hem de ekonomiyi çökertti. Daha da ileri gidip halkın yeni sisteme karşı olduğunu ifade ediyorlar. Bu iddiaların hepsi yalan, alayı palavradır. İflas bayrağını çeken siyaset fukaraları Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne itibar suikastı yaparak sonuç alacaklarını zannediyorlar. Ancak başaramayacaklar, yırtıkları yama tutmayacak, mızrakları çuvala sığmayacaktır. Türk milleti, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde geleceğini bulmuş, tarihi kaynaklarıyla buluşmuş; huzur, gelişme, zenginleşme ve büyüme ümitlerini yakalamıştır. Partisinden istifasıyla tıynetine ve kulağına fısıldanan gizli gündeme uygun olanı yapan Serok Ahmet, ikide bir başını kaldıran ve geçmişte Kozmik odayı kozmetik odaya çevirip FETÖ’yü buraya sokan şahıs ne yapsa boş, ne söylese boşunadır" dedi.

'SIRA FIRAT’IN DOĞUSUNA GELMİŞTİR'

Yeni sistemin henüz bir yılı doldurduğunu hatırlatan Devlet Bahçeli, "Zaman içinde aksayan yönleri, eksik kalan tarafları ortak akılla düzeltilebilecektir. Hiç kimse felaket tellallığı yapmasın. Hiç kimse kötümserlik aşılamaya tevessül etmesin. Parlamenter sistemin ağırlıkları tasfiye edilmiş, dezavantajları onarılmış, siyasi ve ahlaki kucaklaşma dönemi başlamıştır. Demokrasimiz düne nazaran daha iyi seviyededir. Kaldı ki bu müspet süreç gittikçe güçlenecektir. Adalet ve hukuk alanında gelişmeler umut vericidir. Ekonomide onca saldırı ve kuşatmaya rağmen en kötü geride kalmış, faiz, enflasyon gerilemeye başlamış, döviz kurunun ateşi de düşme trendine girmiştir. Ekonomik büyüme dinamiklerindeki performans, iyimser beklentileri kamçılamaktadır. Türkiye içeride ve dışarıda, yani çok cepheli bir mücadele içindedir. Pençe 1, Pençe 2, Pençe 3; Kıran 1, Kıran 2 operasyonları eşgüdüm ve eşzamanlı şekilde icra edilirken terör örgütü köşeye sıkışmış, bu sayede Diyarbakır’da analar CHP’nin ikizi HDP’den dağa kaçırılan evlatlarını istemek suretiyle il başkanlığının kapısına dayanmışlardır. Kan ve insan tacirlerinin kaçacak yeri kalmamıştır. Anaların akan gözyaşları, haklı tepkileri CHP ile HDP’yi zora sokmuştur. Bu tablonun neresinde hezimet, neresinde yıkım ve yeni sistemin zaafı vardır? İzaha çalıştığım bu gerçekler nasıl örtbas edilebilecektir? CHP itiraz etse de, şimdi sıra Fırat’ın doğusuna gelmiştir. Ya söz konusu güvenli bölge Türkiye’nin meşru güvenlik ihtiyaçlarına göre kurulacak, ya da Fırat’ı doğusunda hilalin iradesi yükselecektir" şeklinde konuştu.

'BİZ TAM BAĞIMSIZ YAŞAYACAĞIZ'

CHP'nin terörle mücadeleyi sulandırmaktan vazgeçmesi gerektiğini ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu:

"ABD’nin oyalama taktikleri, terör örgütü PKK/YPG’ye TIR'lar dolusu silah sevkiyatı Türkiye’nin azmini kırmaya yetmeyecek, tehditler işe yaramayacaktır. Türk milleti zilleti muhakkak alt edecektir. Bunun başka çaresi yoktur. CHP-HDP-İP ve diğer işbirlikçilerinin korkuları bundandır. Ne var ki, korkunun sonu ve sonucu yoktur. Kim ne yaptıysa bedelini ödeyecektir. Türk milletine kafa tutanın akıbeti kafasının kopmasıdır. Terör örgütlerini bekleyen son da budur. CHP terörle mücadeleyi sulandırmaktan, HDP’yle girdiği zelil ortaklıktan derhal vazgeçmelidir. CHP yönetimi biraz erdem sahibiyse, yanlışa sırt dönecek dirayeti gösterebilmelidir. Milli meseleler siyaset üstü ele alınmalı, gizli ajandaların, sinsi müzakere ve mutabakatların yörüngesinden kurtarılmalıdır. Milli güvenliğimiz oy hesaplarına kurban verilmemelidir. Türkiye yandıktan, beka harap olduktan sonra neyin siyasetini, nasıl ve hangi hakla yapacağız? Milletin soluğu kesilince, vatanın üzerine esaret şalı örtülünce sandık neye yarayacak, çok oy aldım, az oy kazandım demenin manası ne olacaktır? Önce ülkem ve milletim demedikten sonra kayıp mukadderdir. Siyasi ego ve nefsi dizginlenmeyen, milli çıkarları ve istiklal haklarımızı görmezden gelen kim varsa başkalarının uşağı olmaya mahkûmdur. Biz ne uşak olacağız, ne de başkalarını uşak göreceğiz. Biz tam bağımsız yaşayacağız, Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza kadar yaşaması için cansa can vereceğiz, fedakârlıksa bunun gereğini sonuna kadar yapacağız"

'DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ'

Türkiye'nin mazlumların nabız atışı olduğunun altını çizen Bahçeli şöyle devam etti:

"Türkiye’den Suriye çıkarmaya, Türkiye’yi Irak’a çevirmeye, Türkiye’nin gelecek aydınlığını söndürmeye çalışanlar, biliniz ki vatan haini, millet düşmanıdır. Sığınmacı akınıyla ülkemizi tehdit edenler ters köşeye yatacaklardır. Bunlara karşı vatanımızı hep birlikte ve korkusuzca savunacağız. Bunlara karşı devletimizin ve hükümetimizin arkasında sapasağlam duracağız. Cumhur İttifakı’nı siyasi hesap yapmadan, dürüstlükten ayrılmadan, inançla ve samimiyetle yaşatacağız. 2023 Lider Ülke Türkiye hedefine kesinlikle hizmet edeceğiz. Cumhur İttifakı’nı sabote etmeyi aklından geçiren, parti kuruyorum diyerek küresel sömürü çarkına yakalarını kaptıran, oyuna gelip Türkiye’yi hançerlemeyi düşünen, FETÖ’ye ve PKK’ya gülücükler saçan, gevezelikte sınır tanımayıp özgül ağırlıklarını beş paralık edenlere asla fırsat vermeyeceğiz. Türkiye mazlumların nabız atışıdır. Türk milleti zalimlerin tam karşısındadır. Direne direne kazanacağız, mücadele ede ede her türlü musibetten kurtulacağız. MHP ile AK Parti’nin teşekkül ettirdiği Cumhur İttifakı, bunu sağlamaya muktedirdir. İstikbal bizimdir. İrade Türk milletinindir. İstiklal Türkiye’nin ebedi hakkıdır. Hakkımız yedirmeyiz, hakkımızı ezdirmeyiz. Gerekirse hakkımızı söke söke almasını da biliriz. Türkiye huzura ve sükûnete birlik, beraberlik ve kardeşlik hukuku içinde mutlaka ulaşacaktır. Buna CHP, HDP, İP, PKK, FETÖ, yerli ve yabancı işbirlikçileri, hayasız destekçileri engel olamayacaktır."

'HİZMET SEVDAMIZIN ÖNÜNÜ KESEMEYECEKLERDİR'

Milliyetçi Hareket Partisi'nin varlığıyla umutların diri olduğuna işaret eden Bahçeli, "Bizim maksadımız halistir, mazimiz temizdir, hedeflerimiz ise büyüktür. Milliyetçi Hareket Partisi varsa umutlar diridir. Milliyetçi Hareket Partisi varsa gelecek parlaktır. Milliyetçi Hareket Partisi varsa henüz hiçbir şey bitmiş değildir. Vazgeçilmez hazinemiz vatan ve millet sevgisidir. Tartışmaya açık olmayan kararlığımız Türkiye ve Türk milletinin milli, tarihi, kültürel hak ve çıkarlarıdır. Üzerine titrediğimiz hassasiyet ise dünyayı Türkçe okuyabilmektir. Bizde ayrımcılık yapmak, partizanlığa heves etmek, yandaşları kayırarak ilerlemek yoktur. Devletin kaynaklarını peşkeş çekmek, ulufe dağıtır gibi millet emanetini çiğnemek yoktur. Güvence bizzat Milliyetçi Hareket Partisi’nin duruşu, engin tecrübesi ve haysiyetli mazisidir. Belediye başkanlarımız sizlerin emrindedir. Hiçbir odak, hiçbir sahte demokrat ve proje elemanı Bayburtlu kardeşlerimizle aramıza giremeyecektir. Hizmet sevdamızın önünü kesemeyeceklerdir. Dengeli şehircilik iddiamızdan, herkese ve her kesime ulaşma gayemizden ödün vermeden Bayburt’u yükselteceğiz. Çalışmaya ve başarmaya sınır koymayacağız. Mücadelemizin zamanı, mesaisi yoktur. Mücadelemizin heyecanı ise pek çoktur. Sağ olun, var olun, Yüce Allah’a emanet olun. Ne Mutlu Türküm Diyene" diyerek konuşmasını tamamladı.

Bahçeli konuşmasının ardından, düzenlenen yemek programına katıldı.