İZMİT, (DHA) 

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmit Uluslararası Fuar Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Kocaeli İl Kongresi'ne katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına başlarken, Azerbaycan'ın Şuşa zaferini tebrik ederek, "Sözlerime, Ermenistan tarafından işgal edilen Dağlık Karabağ'ı kurtarmak için mücadele eden Azerbaycanlı kardeşlerimizin Şuşa zaferini tebrik ederek başlamak istiyorum. 30 yıldır MİNSK üçlüsü tarafından adeta ihmal edilen, aldatılan ve masa başında 30 yıldır akıbeti meçhul olarak bekleyen Azeri Türk kardeşlerimiz bütün bu sabrın sonunda sabrettiler, zafere ulaştılar. Türkiye en başından beri Azeri Türk kardeşlerinin yanında oldu. İşgal altında bulunan topraklarını kurtarma mücadelelerinde kayıtsız şartsız yanında oldu. Adım adım işgal altındaki şehirlerini Karabağ'ı özgürlüğüne kavuşturan Azerbaycanlı kardeşlerimizin sevinci bizim de sevincimizdir. Şuşa topraklarının kurtuluşunun işgal altındaki toprakların kalan kısmının özgürlüğüne kavuşmasının yakın olduğunun da işaretidir. Azerbaycanlı kardeşlerimizi milletim adına tebrik ediyorum." dedi.

'MİLLET YOKSA AK PARTİ DE YOKTUR’

AK Parti'nin 11 milyon 200 bin üyesiyle Türkiye'nin en büyük ve geniş tabanlı, milletin en çok sahiplendiği parti olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Genel başkanından mahalle temsilcisine kadar milletimizle olan bağımızı sürekli güçlendirmektedir. AK Parti'nin kurucusu da taşıyıcısı da milletimizin ta kendisidir. Millet yoksa AK Parti de yoktur. Her kim ki milletten koparsa, kendini ulaşılmaz bir yere koyarsa, hele hele kibir ve fitne belasına bulaşırsa, bu partide yeri kalmamış demektir. Hiçbir sıfat, yoğunluk, meşgale, milletin gönlünü kırmanın, hor görmenin, uzak durmanın bahanesi olamaz. Bunun için partimize hizmet vermiş, görev almış arkadaşlarımızdan başlayarak ülkemizin tamamında tüm vatandaşlarımıza ulaşacağız. Teşkilatımızdaki değişimi dışlamanın değil, daha çok kucaklaşmanın vasıtası olarak görüyoruz. Ülkemizin her köşesine kollarımızı, dallarımızı saracağız. Bu millete efendi değil, hizmetkar olmanın peşinde olacağız. AK Parti’nin misyonu 83 milyon vatandaşımızın tümünü kucaklayarak ülkemizin hedeflerine ulaştırmaktadır. Gece gündüz çalışacağız. Gençler, AK Parti güçlendikçe Türkiye güçlenir, AK Parti kazandıkça, çalıştıkça, eser ürettikçe milletimiz kazanır. Böyle bir davanın zaferini görmekten daha büyük bir mutluluk olabilir mi? Şahsım olarak canımı ortaya koymak pahasına bu kutlu davaya adanmış olmaktan daha büyük şeref, daha büyük paye bilmiyorum. Ne belediye başkanlığım, ne genel başkanlık, ne cumhurbaşkanlığım bu davanın önünde değildir. Sizlerden de aynı anlayışla partimize sahip çıkmasını, milletimizle aranızı sıkı tutmanızı istiyorum" diye konuştu.

‘AMACIMIZ AZ KATLI, KONFORLU BİNALAR’

İzmir Seferihisar açıklarındaki depremde yaşamlarına yitirenlere Allah'tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Depremin ardından devletimizin tüm bakanlıkları yardıma koştu. 1 yıl içerisinde oradaki çalışmaları tamamlayıp depremzede kardeşlerimize de hemen konutlarını teslim edeceğiz. Türkiye'nin dört bir yanından malzemeler de İzmir'e ulaştırıldı. Kızılay ve sivil toplum kuruluşlarımız da hemen depremzedelere el uzattı. Evleri ve iş yerleri zarar gören, tekneleri zarar gören vatandaşlarımıza her türlü destek sağlandı. Hasar tespit çalışmalarını salı gününe kadar bitiriyoruz. Az hasarlı evlere girilmelerinde herhangi bir sakınca görülmüyor. Yeni konutların inşasında TOKİ hemen çalışmalara başlamıştır. Amacımız az katlı, konforlu binalar inşa ederek depremin yıl dönümüne kalmadan İzmirli vatandaşlarımızın hizmetine sunmaktır. Afetlere karşı güvenli binada oturmanın bedeli, maddi karşılıkla telafi edilemez. İlk etapta 5 bin konut inşa edilecek. 2 bini yerinde 3 bini ise İzmir Şehir Hastanesi'nin yanındaki rezerv alanına yapılacak."

'İZMİR DEPREMİ AYNI ZAMANDA CHP'NİN ENKAZ ALTINDA KALDIĞI BİR DEPREMDİR'

CHP’yi eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Deprem gibi bir ortak acıyı dahi devlete, hükümete, şahsıma saldırmak için kullanmaya kalkanlara da iki çift söz etmek istiyorum. Milletimiz, önce tek parti zulmünü, sonra koalisyonlu yılların sıkıntısını çok iyi bilmektedir. Deprem başta olmak üzere yaşadığımız afetlerin ardından yıllardır çekilen perişanlıkları unutmadık. Erzincan depreminden büyük Marmara depremine kadar her felaketin ardından ortaya çıkan acı görüntüleri ve büyüklerimizden dinledik ya da bizzat yaşadık. Dünyada işler yolunda giderken ülkemizi sürekli krizlere sokanların yol açtığı maliyetleri de hiç unutmadık. İzmir depremi aynı zamanda CHP’nin enkaz altında kaldığı bir depremdir. Şu anda İzmir’in kahir ekseriyetinde başta büyükşehir olmak üzere o yıllardır CHP belediyeleri yok mu? Bunların bütün inşasıyla ilgili adımlarını müsaade etmediniz mi? Ruhsatlarını siz vermediniz mi? Sulak arazilere inşa müsaadesi veren siz değil misiniz? Şimdi nasıl oluyor da kalkıp burada iktidara fatura kesmeye yöneliyorsunuz. Bütün buralarda sorumlu sizsiniz. Bu afetlerin sorumlusu sizsiniz."

'BUNUN ADI YÜZSÜZLÜKTEN ÖTE AHLAKSIZLIKTIR'

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu da eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Her yerde yatay mimari diye bağıran bir cumhurbaşkanı var. Ama siz dikey mimariyi savundunuz. Kentsel dönüşüm başta olmak üzere hükümetin bu konuda her attığı adımı engellemeye çalışanlar bunlardır. Millet deprem yıkıntıları altında inlerken, onlara el uzatmak yerine elleri arkalarında boş boş dolaşan onlar. İzmir'in milletvekilisin, geldin kaç saat kaldın orda. Geldin şöyle bir turistik seyahat yaptın, ondan sonra tekrar Ankara'ya döndün. Hepsinin üzerine dönüp bizi itham eden yine bunlardır. Bunun adı yüzsüzlükten öte ahlaksızlıktır. Milletimiz adına bunlara 'Gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz' diyoruz. Milletimiz adına bunlara, 'Ya hayır konuşun ya da susun', milletimiz adına bunlara, 'Siz en iyi bildiğiniz iş olan parti içi kavgayla uğraşın'. Hamdolsun Türkiye'de hem afet öncesi hazırlık, hem afet sonrası yardım ve destek çalışmaları konusunda yapılacakları gece gündüz düşünen, proje üreten, gayret gösteren bir hükümet var."