ÇANKIRI - Partisinin Şabanözü ilçesindeki seçim irtibat bürosunun açılışının ardından halka hitap eden Bahçeli, seçimlere 25 siyasi partinin katıldığını, her birini ülkenin değerli evlatlarının kurduğunu söyledi.

17 Aralık’tan bugüne 57 gün geçtiğine dikkati çeken Bahçeli, şunları kaydetti:

“57 günden bu yana Türkiye'mizin tek bir gündemi vardır, o da yolsuzluk ve rüşvet olayıdır. 11 yıldan bu yana iktidar olan bir partinin artık o kadar yolsuzluk ve rüşveti artmış, çoğalmış ki 17 Aralık’ta iktidarı patlatmıştır. 17 Aralık’tan bugüne geçen 57 günde Sayın Başbakan her şeyi unutmuş, bakanlarının, milletvekillerinin, bazı yöneticilerinin, bazı iş adamlarının sonunda da çocukların yapmış olduğu bazı olaylara cevaben Türkiye’nin her türlü imkanını seferber etmiştir. “

"Kendini niye aklamıyorsun?"

Başbakan'ın adım atması gerektiğini ileri süren Bahçeli, “Ülkesini seviyorsa diyecek ki '17 Aralık’ta bir soruşturma sonucunda bakanlarım, milletvekili arkadaşlarım, bürokratlarım, aile yakınlarım, şunlar, bunlar yolsuzluk olayına karışmıştır. Böyle bir kanaat doğmuştur. Bunun aklanması lazım.' Adalet ve Kalkınma Partisine 'AKP' dediğim zaman kızıp adının AK olduğunu söylüyorsun da kendini niye aklamıyorsun?” diye konuştu.

"Türkiye, bölünmenin eşiğinde"

Bahçeli, Türkiye’nin sorunlarını demokrasi içinde çözmesi gerektiğine işaret ederek, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Türkiye'nin içi kaynıyor, kardeş kavgasının işaretleri görülüyor. Bölünmenin eşiğinde bir Türkiye var. Diyarbakır’da sokaklar nelerle yazılıp donanmış? Seçim döneminde ne idüğü belirsiz parti adında her taraf başka amaçlara hizmet edecek şekilde afişlerle donanmış. Hal böyle olunca Türkiye’de çatışma söz konusu olabilir. Kamplaşma zaten geçmişten beri yapılıyor. Sayın Başbakan, mezhep yönünden ayrımcılık yaptırıyor. Türkiye’yi 36 etnik unsura bölüyor. Ne gerek vardı bunlara? Bunları söyleye söyleye öyle bir hale getirdi ki kızgın sac üzerinde bu etnik ve mezhep temelli çatışma için ateşi hazırladı. Bu ateş yarın Türkiye'yi yakabilir. Meselelere parti üzerinde bakmak lazım. İktidara bu yanlışlıklara son verecek yol sandıkla olmalıdır. İktidar, 30 Mart’ta uyarılmalı, millet de uyandırılmalıdır.”