Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, belediye başkanlarından yaptıkları her kuruş harcamanın hesabını vatandaşlara vermelerini istedi.

Muratpaşa Belediyesinin toplu açılış ve yeni projesinin temel atma törenine katılmak üzere Antalya'ya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, açılış töreninde yaptığı konuşmasına dün Mısır'da bir camide yaşanan terör olayına değinerek başladı. Kılıçdaroğlu, Türkiye ile tarihsel ortaklığı olan, ortak kültürü yaşatan Mısır'da terör örgütünün saldırısı sonucu 305 Mısırlı'nın hayatını kaybettiğini hatırlattı. Kılıçdaroğlu, "Terörden çok büyük acılar yaşamış, terörden sürekli şikayet eden ve terörden mücadele eden bir ülkenin insanı olarak bütün Mısırlılara başsağlığı iletiyoruz. Hep beraber dünyanın neresinde yaşıyorsak, yaşayalım insan olarak terörle mücadele etmek zorundayız. Mısır'da yaşanan olay sıradan bir olay değildir. İslamiyeti kullanarak, terör estirenler asla ve asla İslamiyete hizmet etmemişlerdir. Bir barış dini olan İslamiyetin terörle yan yana özel çaba içinde olan kesimlerdir onlar. O nedenle onlara terörü gerçekleştirenlere ne İslam ne Müslüman hiçbir şey diyemeyiz. Onlar inançlarından soyutlanmış teröristlerdir. Umuyoruz ve diliyoruz bütün dünya şimdi bizi daha iyi anlıyor" dedi.

Kılıçdaroğlu, konuşmasında CHP'li belediyelere çağrıda bulunarak "Belediye Başkanlarına iki şey söylüyorum. Bunun birincisi seçilir seçilmez bütün vatandaşları kucaklamaları, ikincisi de yaptıkları her türlü harcamanın hesabını kuruşuna kadar vatandaşa vermeleri. Başkanlarımız herkesi kucaklıyor, belediye başkanı oldukları andan itibaren herkesin belediye başkanı oluyorlar ama bu yetiyor mu? Hayır. Harcamalar yapıyorlar, yaptığınız her hizmetin bedelini kuruşu kuruşuna halka açıklayacaksınız halka hesap vereceksiniz. Siyaset halka hesap verme kurumudur, halktan hesap sorma değil. Biz bunu namuslu bir görev görüyoruz her kuruşun hesabını veriyoruz" ifadelerini kaydetti.

Kemal Kılıçdaroğlu, "Bir parti var onların belediyecilik anlayışıyla bizimki farklı. Onların anlayışında belediyecilik yaptıkları yerlerde kentlerine ihanet eder çıkar bunu açıklarlar bizde ihanet yok hizmet var. Onlar nerede yeşil alan görseler buraya nasıl gökdelen dikeriz hesabını yapıyorlar, biz de nerede yeşil alan görsek buraya nasıl okul yaparız park yaparız halka açarız dememiz lazım. Onlar kentleri rantlara, biz rantları kentlere nasıl teslim ederiz diye düşünüyoruz. Dünyanın en güzel kentlerinden birinde yaşıyorsunuz, denizi doğası insanları güzel burayı daha güzelleştirmek mümkün belediye başkanlarımızın sunduğu hizmetler bakın 2019'da inşallah Antalya'yla birlikte Mersin, Adana, İstanbul, Balıkesir'i de alacağız. Denizli'yi de Bursa'yı da alacağız. Bu ülkeye demokrasiyi yeniden getirmek için gece gündüz uyumayacağız mücadele edeceğiz, çocuklarımız, gençlerimiz, geleceğimiz ve Türkiye için" dedi.

"Biz demokratik parlamenter sistemden, insan haklarından, kadın erkek eşitliğinden bağımsız yargı, özgür medyadan yanayız" 2019 yılına iyi bir hazırlık yaparak girmeleri gerektiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, önlerinde sadece iki seçenek bulunduğunu, üçüncüsünün olmayacağını söyledi. Kılıçdaroğlu "Birinci seçenek tek adam, ikinci seçenek demokratik parlamenter sistem. Biz demokratik parlamenter sistemden, insan haklarından, kadın erkek eşitliğinden bağımsız yargı, özgür medyadan yanayız. Biz demokrasiyi savunacağız sonuna kadar. Bugün yaşadığımız olay tek adam rejiminin fragmanı. Hatırlarsınız sinemaya gidersiniz bir hafta sonraki filmin kısa bir fragmanını izlersiniz hoşunuza hoşunuza giderse bir daha o filmi izlemeye gidersiniz. Şu anda tek adam rejiminin fragmanını izliyoruz. Bir adam var tepede oturuyor herkese emir veriyor şunu atın içeriye, şunu dövün, şunu yasaklayın ne isterse yapabiliyor. Şu belediye başkanını istifa ettirin şunun elinden dilekçeyi alın yapmazsa ailesini tehdit edin vesaire.

2019'da bu gerçeğe dönüşebilir. O nedenle hepimiz gerçeği görmeliyiz. Hepimizin sorumluluğu var. Özellikle anneler, sizin sorumluluğunuz var. Her eve gideceksiniz, çocuğu olan her anneye sevgiyle yaklaşacaksınız. Onun çocuğunun ne kadar değerli olduğunu biliyoruz. O çocuklara güzel bir Türkiye'yi demokratik Türkiye'yi bırakmak zorundayız. Yapmak istediklerimiz bunlar, bunun mücadelesini vereceğiz. Burada görüyorsunuz Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin yönettiği bütün beldelerde Türkiye'nin her tarafından suçluluk oranın en düşük olduğu belediyelerdir. Bütün belediyelerde yeşil alanın en fazla olduğu belediyeler gayrimenkulün en yüksek olduğu belediyelerdir. Onlar kendi zenginleşmez kenti zenginleştirir. Herkes varlıklı olur, bizim temel görevlerimizden birisi budur" diye konuştu.