CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu, 2016-2017 eğitim-öğretim döneminde 1 milyon 897 bin 524 çocuğun okula gidemediğini savunarak, "Bunlar bizim çocuklarımız değil mi? Bunların okumaya hakları yok mu? Neden devlet bunlara sahip çıkmıyor? Çünkü kendi çocuklarına sahip çıkıyorlar Ankara'daki beyler. Onlar kazansın, onlar okusun istiyorlar. 'Vatandaşın çocuğu hiç önemli değil' diyorlar. Vatandaş bunun hesabını sandıkta sona soracak." diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden yatırıma ayrılan payın da yetersiz olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Çocukları düşünmeyen bir hükümet olabilir mi? Ama bunlar düşünmüyorlar. Çünkü bu Ankara'daki beylerin çocukları ayrı okullara gidiyorlar. Ayrı yerlerde şirket kuruyorlar. Devlete vergi vermemek için her türlü dümeni çeviriyorlar. Bu Ankara'daki beylerin çocuklarını bütün Türkiye'ye tanıtacağım."

"Sarayda oturup Türkiye'ye bakmak, bu ülkeye hayır getirmez"

Başbakan Binali Yıldırım'ın bankacılara "elinizi tutan mı var faizleri indirin" diye seslendiğini anlatan Kılıçdaroğlu, ülkeyi bankacıların değil, AK Parti'nin yönettiğini ifade etti.

Kılıçdaroğlu, "Senin elini tutan mı var? Sen niye indirecek kararlar almıyorsun? Sarayda oturup Türkiye'ye bakmak, bu ülkeye hayır getirmez. Bu ülkeye hayır getirecek politikacının, çiftçiyle, emekliyle muhtarla oturup konuşması lazım. O muhtarları saraya davet ediyor. Ben bütün muhtarların ayağına gideceğim." değerlendirmesinde bulundu. 

"Kadına şiddeti önleyeceğine, benimle uğraşıyorsun"

İktidarın zaman zaman konuları çarpıttığını ve mal bulmuş mağribi gibi saldırdığını ileri süren Kılıçdaroğlu, kadına yönelik şiddetle ilgili sözlerine gelen eleştirilere değindi.

İstanbul Beylikdüzü'nde belediye tarafından sosyal tesis haline getirilen bir mekanda yaptığı konuşmada, yoksulluğun ağır maliyetine dikkati çektiğini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Ekonomideki çarpıklık da kadına yönelik şiddetin bir unsurudur diye söyledim. Evin beyi aylardır, işsizse, geliri yoksa, çocuklarına harçlık veremiyorsa evine büyük bir sinirle geliyor, ufak bir tartışmada hıncını eşinden alıyor dedim. Vay efendim 'sen kadına şiddeti savundun'. Ben kadına şiddeti savunmadım. Savunmayacağım, savunmuyorum. Kadınlara kalkan her el, insanlığa kalkmıştır."