CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında dış politikaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye ile ABD arasında vize işlemlerinin karşılıklı olarak askıya alınmasının ardından iki ülkenin diplomatik heyetleri arasında yarın Ankara'da bir görüşme gerçekleşeceğini belirten Yılmaz, "İki ülke yetkililerinden oluşan uzun süre çalışabilecek, ayda en az bir, iki defa mutat görüşebilecek bir ortak komisyon oluşturulmasını ve komisyon çerçevesinde bu ve diğer sorunların halledilmesi için çaba sarf edilmesi gerektiğini düşünüyoruz." diye konuştu.

Irak ordusu tarafından Kerkük'te başlatılan operasyona da değinen Yılmaz, Kerkük'ün kozmopolit yapısına ve Irak'ın toprak bütünlüğü bakımından önemine işaret etti.

"Kerkük'ün özel bir statüde olması lazım"

Yılmaz, şöyle devam etti:

"Kerkük'ün yapısı itibarıyla ne bölgesel Kürt yönetimine ne de Bağdat'a bağlı olacak şekilde bir yapıya girmesi gerekiyor. Kerkük'ün özel bir statüde olması lazım. Irak Anayasası da özel statülü böyle yapılara, özel bölgelere izin vermektedir. Özel bir düzenleme yapılmalı. Oradaki üç etnik grup Türkmenler, Araplar ve Kürtlerin eşit oranda, yüzde 32 ve Hristiyanların da yüzde 4 temsiliyle yeni bir düzenlemeye gidip vilayet meclisini ve valiliği ona göre düzenlemek gerekir. Şu andaki gelişmeler Irak'ta bir iç savaşa dönük adımlar olmaz umarız."

"Başka sihirli formül yok"

Kerkük'te tansiyonun düşürülmesi, görevden alınan valinin provokasyonlarına son vermesi ve istikrarın sağlanması gerektiğini belirten Yılmaz, bunun tüm bölge açısından önem taşıdığını söyledi.

Öztürk Yılmaz, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin Bağdat ile yaşadığı sorunları bir şekilde diyalog kanalıyla çözmesi gerektiğini, bu çözümün de asıl parametresi olan Irak'ın toprak bütünlüğü içinde ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Başka bir sihirli formül yok. Eğer bu devam ederse Irak konusu önce bölgeyi içine alan bir çatışmaya, akabinde de Suriyeleşecek bir yöne doğru gidiyor. Önümüzdeki birkaç gün içinde Kerkük ile ilgili uluslararası temasların artması, oradaki PKK ve diğer unsurların kentten çekilmesi ve sivil halka zarar verecek gelişmelerin önlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca görevden alınmış valinin buradaki provokasyonlarına da son verilmesi gerekir. Aksi halde bölge bir iç savaş ve onun ağır yansımalarıyla yüzleşmek zorunda. Biz bölgemizde savaş istemiyoruz."