Başbakan Yıldırım, "15 Temmuz asla unutturulmayacaktır. Bugünlerde sürekli olarak, 'İkinci darbe yapılacak', ''Yeniden geleceğiz' deniyor. Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var." dedi.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, Kızılcahamam ilçesinde bir otelde düzenlenen AK Parti Gençlik Kolları Gelişim Kampı'nda yaptığı konuşmada, 15 Temmuz gecesi, FETÖ'nün darbe girişimiyle Türkiye'yi karanlık günlere götürmek isteyenlerin heveslerinin kursaklarında kaldığını belirtti.

"15 Temmuz asla unutulmayacak, asla unutturulmayacaktır." diyen Yıldırım, "Bugünlerde sürekli olarak, 'İkinci darbe yapılacak', 'Daha bitmedi', 'Yeniden geleceğiz' deniyor. Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var. Bunlar, bu alçak FETO terör örgütünün tezviratlarıdır. Topluma, millete korku salmak, huzuru bozmak, tedirginlik oluşturmak için tezgahladıkları kara kampanyalardır. Milletimiz asla buna itibar etmesin ama rehavet de yok. Gece gündüz de her şeye hazır olacağız." ifadelerini kullandı.
"Mağdur edebiyatı yapanlar hoş görülmeyecek"

Yıldırım, kamudaki FETÖ soruşturmalarına ilişkin de, "Şimdi artık zaman, bunları bünyeden temizleme zamanıdır. Devletin içinden, ticaretin içinden, siyasetin içinden, her yerden bu hainleri söküp atacağız. Hiç kimse, mağdur edebiyatı yapmasın. Milletin mağduriyetini görmezden gelip, FETO'culara sahip çıkarak mağdur edebiyatı yapanlar, asla ve asla bu millet tarafından hoş görülmeyecektir. İşin başında söyledik kardeşlerim. Kılı kırk yaracağız. Yaşla, kuru bir arada yanmayacak. İntikam duygusuyla değil, adaletle hareket edeceğiz. Bütün bunları söyledik. Buna rağmen, hataların olabileceğini de öngörüyoruz ancak hata yapmayacağız diye hiçbir şey de yapmayacağımızı kimse bizden beklemesin." şeklinde konuştu.

"Daha büyük bir hamle yapmaya karar verdiler"

AK Parti'ye 2008'de kapatma davası açıldığını anımsatan Başbakan Yıldırım, tek başına iktidar olmuş, sorunları çözen, milletin desteğini almış bir partinin hedef alındığını, herkesin kararı büyük bir şaşkınlıkla öğrendiğini kaydetti.

Yıldırım, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

"Ben o gün bir resmi ziyaret için yurt dışındaydım. Muhatabım duymuş, bana söyledi, 'Bu bir şaka olmalı herhalde, doğru mu?' dedi. 'Maalesef doğru' dedim. 14 Mart 2008. Cumhurbaşkanı seçiminde sonuç alamayanlar, bu sefer daha büyük bir hamle yapmaya karar verdiler. Orada da başarılı olamadılar. O kapatma davasında siyasetten men edilecek 71 kişilik o önemli listenin içinde ben de vardım. O benim için bir şeref listesidir. Listenin başında Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları. 15 Temmuz'da da aynı liste var, yine listede Recep Tayyip Erdoğan ve diğer arkadaşları."