ANKARA - NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile çalışma kahvaltısında bir araya gelen Davutoğlu, daha sonra düzenlenen ortak basın toplantısında, Rasmussen’in görev süresinin kısa bir süre sonra sona ereceğini hatırlatarak, şimdiye kadarki katkıları ve gösterdiği işbirliği için teşekkür etti.

NATO’nun şu anda uluslararası sistemin müdahale ve savunma kapasitesi en yüksek örgütü olduğunu ve çok ciddi sınavlardan geçtiğini vurgulayan Davutoğlu,  “Ancak NATO’nun çevre bölgelerindeki meydan okumalar, her zamankinden daha fazla etkili olacaktır” diye konuştu. Davutoğlu, şöyle devam etti:

“Gerek Ukrayna'daki gelişmeler, gerek Balkanlar'da NATO üyeliği konusunda atılması gereken adımlar, gerekse NATO'nun çevre havzasını oluşturan ve birçok açıdan NATO ülkelerine komşu olan Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da Arap Baharı sonrasında yaşanan gelişmeler, NATO'nun her zamankinden daha etkin bir şekilde yeni bir stratejik konsept etrafında politika yürütmesini gerekli kılıyor. Bu çerçevede son dönemde Suriye’de ve Irak’ta yaşanan gelişmeleri de kapsamlı şekilde ele aldık. Ben kendisine Musul’da alıkonulan diplomatlarımız ve vatandaşlarımız konusunda gösterdiği dayanışma için teşekkür ediyorum.”

Şu anda Akdeniz’den Karadeniz’e ve Baltıklar'a kadar uzanan NATO'nun komşu coğrafyasında çok ciddi zorlamalarla karşı karşıya olunduğuna dikkati çeken Davutoğlu, Türkiye'nin NATO'yla işbirliğinin bundan sonra  da artarak devam etmesinin zorunlu olduğunu söyledi.

Bakan Davutoğlu, bundan sonraki kritik dönemlerde NATO içindeki ortak anlayışın geliştirilmesi konusunda ciddi adımlar atılması gerektiği kanaatini taşıdıklarını dile getirdi.

NATO'nun zirvesine gelmesi öngörülen konuları da ele aldıklarını kaydeden Davutoğlu, NATO'nun karşılaşacağı meydan okumalara çok etkin yeni bir stratejik vizyonla ve sadece askeri güç olarak değil, bu güce destek veren demokratik değerler itibariyle de transatlantik dayanışmasının istikrar kurucu bir öneme sahip olduklarına inancını dile getirdi.

Ahmet Davutoğlu, "Irak'tan çekilme sonrası yaşanan bugünkü gelişmeler de göz önüne alındığında siyasi istikrarın ve yapılanmanın askeri güvenlik kadar önemli olduğunu bize göstermiştir. O bakımdan Türkiye kendi güvenliğini de ilgilendiren bu çevre havzalarda NATO içindeki istişarelerin yoğunlaşması ve birlikte tutum alınması yönünde iradeye sahiptir" ifadelerini kullandı.