TUNCELİ

Kayınvalidesi Fatma Özdağ'ın Nazımiye'deki cenaze töreninin ardından Tunceli kent merkezine gelen Kemal Kılıçdaroğlu, esnaf ziyaretinde bulundu. Esnafla sohbet eden ve taziyeleri kabul eden Kılıçdaroğlu, daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Tunceli'ye dün yaptığı ziyarete ilişkin, "Bunları önemsiyoruz. Bir ülkenin başbakanı her ile gitmeli, her ilçeye gitmeli, köye gitmeli, vatandaşla konuşmalı, muhatap olmalı, vatandaşın derdini dinlemeli ama gittiği yere gitmeden önce devletin güvenlik güçleriyle orada terör estirmesi doğru değil" diye konuştu.

"Türkiye olarak biz, tarihimizle yüzleşmeliyiz"

Dersim olaylarıyla ilgili soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Bütün bilgiler, dokümanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gelsin. Bu konuyla ilgili bütün belgeler açıklansın, tarihçiler incelesin. Olayların bütün gerçek yönleriyle tartışılmasında ve aydınlatılmasında yarar var" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"38 olayları, o dönem hepimizin acı duyduğu olaylardır. Eğer bu olaylar dolayısıyla bilgilerde, belgelerde, dokümanlarda ciddi bir olay varsa bir başbakanın çıkıp özür dilemesi lazım. Bunu gayet açık söyledim ve tipik bir örnek de verdim. Biz, Cezayir'in bağımsızlığında Birleşmiş Milletler'de Cezayir’in bağımsızlığını tanımadık Türkiye olarak. Aradan yıllar geçti, rahmetli Turgut Özal, Cezayir'e gittiğinde Cezayir halkından özür diledi. Onu Turgut Özal mı yapmıştı? Hayır. Başka dönemin başbakanı o süreci geliştirmişti, o talimatları vermişti ve o sonuçlar doğmuştu. Türkiye olarak biz tarihimizle yüzleşmeliyiz. Tarihimizi bilmeliyiz."

Dersim olaylarının aydınlatılması için Parlamento'da her türlü çalışmayı yapmaya hazır olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Biz, bu konuda Parlamento'da bir araştırma önergesini de destekledik. Dedik ki 'Tunceli olayları, Dersim olaylarıyla ilgili Parlamento'da bir araştırma komisyonu kuralım ve bu araştırma komisyonu bütün bu olayları araştırsın. Grubu olan bütün siyasi partiler de buraya üye versin.' Bu, Parlamento'da görüşüldü ama maalesef AKP'nin oylarıyla reddedildi" diye konuştu.

"Tarihimizle yüzleşmekten korkmayız"

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Şimdi, hem reddedeceksin hem de kalkacaksın Dersim üzerinden, Dersimlileri sorgulamaya kalkacaksın. Temel nedeni ne biliyor musunuz? Ben Tuncelili olduğum için 'Acaba ben buradan Genel Başkanı sıkıştırabilir miyim?' Beni buradan sıkıştırmazsın. Ben, Dersim tarihi konusunda onun bildiğinden çok daha fazla şey biliyorum. Üstelik sadece Cumhuriyet tarihini değil, Cumhuriyet öncesi tarihi de çok iyi biliyorum çünkü aynı zamanda yerel tarihe de meraklıyım. Eğer Davutoğlu bu konuda özel bir tartışma açmak istiyorsa kendisinin arzu ettiği televizyon kanalında oturup bu konuyu ayrıca tartışabiliriz. Madem kendisi bir akademisyen, madem bu olayları çok iyi biliyor ben de iyi bildiğimi sanıyorum. Ben akademisyen değilim ama oturup tartışabiliriz. Biz, tarihimizle yüzleşmekten korkmayız. Her ülkenin tarihinde yanlışlıklar, hatalar, eksiklikler, acı olaylar vardır ama önemli olan, ülkelerin kendi tarihleriyle yüzleşmeleridir. Dönemin başbakanı kimdir, dönemin genelkurmay başkanı kimdir, dönemin talimatları kimler tarafından verilmiştir, bütün bunların hepsi araştırılıp ortaya çıksın. Belgeleriyle ortaya konsun, ne olacak. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bunu istiyoruz."

Kılıçdaroğlu, açıklamanın ardından kentten ayrıldı.