HAKKARİ,(DHA)

Avrupa ülkelerini de eleştiren Soylu "10 tane büyükelçiyle bize ayar vermeye çalışıyorlar. Neymiş hukukun üstünlüğü. Bu hukukun üstünlüğünün hangi noktasına sığar? dedi.

Hakkari'ye gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, partisinin AR-GE ve Eğitim Başkanlıklarının Ticaret ve Sanayi Odası'nın toplantı salonunda düzenlediği 'Teşkilat Akademisi' programına katıldı. Partililer tarafından karşılanan Soylu, Tunceli'deki Ahpanos Vadisi'nde 5 yıl önce 570 teröristin bulunduğunu belirtti. Soylu ,"Geçen hafta Ahpanos Vadisi'ne gittiğimde 21 terörist vardı. 2 tanesi de bu hafta içinde etkisiz hale getirildi ve 19 terörist kaldı. 3'ünün de hareket edebileceği kabiliyeti yok. Evlatlarımız, kahramanlarımız sahadadır. Tunceli Güvenlik Toplantısı'na katıldık, cemevindeki dedelerimizle bir araya geldik. Ardından Teşkilat Akademisi'nin toplantısına katıldık" dedi. Soylu ayrıca Tunceli'de cari olarak devam eden yatırımların miktarının 3,6 milyar lira olduğunu belirtti.

'TOPLAM MALİYET 6,7 MİLYAR LİRA'

Doğu ve Güneydoğu olmak üzere Türkiye'nin her tarafında ilerlemenin ve geleceğe öz güvenli bakmanın adımlarının en güçlü şekilde attıklarını belirten Soylu "39 okul, 5 yıldızlı öğretmen evleri, kayak merkezinde 5 yıldızlı otel, OSB, Yüksekova'da 3 bin 200 TOKİ konutu, Hakkari'de 700 TOKİ konutu, asfalt yollar, camiler, tamamlanan hastaneler, arıtma ve katı atık tesisleri, 112 Acil Çağrı merkezleri, doğal gaz yatırımları. 2021 yılında 2,4 milyar lira sadece harcama yapılmış. Tamamlanan ve devam eden projelerin toplam maliyeti bu yıl içinde 6,7 milyar lira. Tüm bunlar sadece Hakkari'de 15 Temmuz sonrasında belediyelerin PKK'nın tahakkümünden kurtarıldıktan sonra hep birlikte yapılanların kısa bir özeti. Biz, bunlarla uğraşıyoruz" diye konuştu.

'İSTER ÇATLASINLAR, İSTER PATLASINLAR'

Hakkari'nin artık festivaller şehri olduğunu aktaran Soylu, 72 milletten turistin sokaklarda cıvıl cıvıl dolaşana kadar yola devam edeceklerini kaydetti.

Hakkari merkez ve Yüksekova'da Tekstilkent Projesi'nin kabul edildiğini, yakın zamanda vatandaşların bu projeyle buluşacağını dile getiren Soylu, "Geçen gün Diyarbakır'daydım. Sadece İkiyaka Dağları'nda hür ve özgür dolaşmıyoruz, her yerde gece yarılarına kadar hür ve özgür dolaşıyoruz. İster çatlasınlar, ister patlasınlar. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliği, sizin ortaya koyduğunuz irade, her türlü tehdide karşı bizi kıskananlara, gelişmemizi istemeyenlere karşı her seçime girerek, milletimize hizmetkar olduğumuz tekrarlayarak demokrasinin gücüyle elde ettiğimiz bu anlayışla beraber gerçekleştirildi. Sadece ülkemizin kalkınma hamleleri gerçekleşmedi. Şimdi bize kızıyorlar, kızmalarına hak vermemek mümkün değil. Onlar süklüm, büklüm bir Türkiye istiyor. Tayyip Erdoğan diye birisi gelecek, Türkiye'nin gelecek hikayesini değiştirecek. Tayyip Erdoğan ve arkadaşları gelecek ve milletimizi hayalleriyle buluşturacak. Tayyip Erdoğan çıkacak, herkesi kıskandıran gelişmelerin altına imza atacak. AK Parti diye bir siyasi parti gelecek Türkiye'nin siyasi geleceğini, ahlakını ve inşasını ortaya koyacak ve bunu gerçekleştirebilecek" dedi.

'DEMOKRASİ DERTLERİ YOK'

Avrupa ülkelerini de eleştiren Soylu, "Dertleri demokrasi değil, dertleri kayyumlar ve belediyeler değil. Onların demokrasiyle ilgileri olsaydı; demokrasi getirdikleri yerleri savaş cenderesine döndürmezlerdi. Demokrasiyle ilgileri olsaydı; demokrasiyi bahane edip Irak'a, Suriye'ye, Afganistan'a girdiklerinde Müslüman kanı içmezlerdi. Bu kadar açık ve net. Demokrasi dertleri yok, demokrasi onlar için bahanedir" ifadelerini kullandı.

'10 TANE BÜYÜKELÇİYLE BİZE AYAR VERMEYE ÇALIŞIYORLAR'

Kayyum atanan belediyelerin teröre destek verdiğini belirten Soylu, şöyle devam etti:

"Teröre destek vermenin önünü nasıl kesersiniz, çünkü kendileri veriyorlar. Fransa veriyor, Amerika veriyor, Avrupa ülkeleri veriyor, binlerce tür silah gönderiyorlar, Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışıyorlar. 10 tane büyükelçiyle bize ayar vermeye çalışıyorlar. Neymiş hukukun üstünlüğü. Bu hukukun üstünlüğünün hangi noktasına sığar? Bunu nasıl ifade edersin? Demokrasiye, hukukun üstünlüğüne sığmaz ama bir tek dertleri var. Türkiye'nin ayakta durmasını, güçlenmesini, zenginleşmesini, kendilerini geçmesini, etrafındaki coğrafyaya adaleti, insan haklarını, hukukun üstünlüğünü, merhametini, şefkatini, onların getirmeye çalıştığı huzursuzluğu ortadan kaldırmasına tahammül edemiyorlar. Hep beraber bir araya gelseler; Recep Tayyip Erdoğan'ın da AK Parti'nin de Cumhur İttifakı'nın da Türkiye'nin de yürüyüşünü engelleyemeyecekler."

'YILLARDAN BERİ SEÇİM KAYBEDİYORSUN'

"Yıllardan beri seçim kaybediyorsun, sen CHP'ye kaybettirdin. Oradan git, onlar kaybettiği zamanı geri kazansın" diyerek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Soylu, şöyle devam etti:

"Kaybetmekten bahsedene bakın. Şimdi sor hesabını. Şehir hastanelerinin hesabını sor. 'Şimdi hesap soracağım' diyor. Organize işler çeviriyorlar. Avrupa'yla, büyükelçilerle, Amerika'yla, hep birlikte onlarla bize hesap soracaklarmış. Neyin hesabını soracaklar? Türkiye'de Tayyip Erdoğan, iktidara geldiğinden itibaren ortaya koyduğu politikalarla Türkiye'yi kalkındırdı, bunun mu hesabını soracaksın? Bize insansız hava aracı, helikopter vermiyordunuz, kendimizi savunmamıza imkan bırakmıyordunuz, üretmemize imkan vermiyorsunuz. Neyin hesabını soracaksınız? İnsanlar sokaklarda rahat geziyor, terör örgütü gelip esnafa 'haraç vereceksin' diyemiyor onun hesabını mı soracaksınız? Dünyanın en büyük havalimanını yaptık, etrafımızdaki coğrafyayı ateş cenderesine sokulurken, Türkiye bunun içine girmedi, yangını söndürmeye çalıştı. Türkiye yetimlere ulaştı, anne babalarını kaybeden çocuklara dokundu. Hangi birinin hesabını soracaksınız? Dünyanın vesayet eliyle Türkiye'yi yönetememesinin hesabını mı soracaksınız? Terör örgütüne katılımlar 5 bin 550 iken, bu yıl henüz daha 46 olmuş, onun hesabını mı soracaksınız? Terör örgütlerini tekrar bu ülkenin başına musallat etmeye çalışmanızın hesabını bu millet size sandıkta soracak. Avrupa ve Amerika ile bir olup tekrar vesayeti bu ülkenin etrafına, bu ülkeyi kafes gibi bir vesayetin içerisine alma anlayışınızı ve iştahınızı bu millet size sandıkta soracak. Bu milletin üniversitelerini karıştırmak, bu milletin gençlerinin zihinlerini bulandırma konusunda ortaya koyduğunuz iradelerinizi, yalanlarınızın, dezenformasyonlarınızın, bu milletin moralini bozma konusunda ortaya koyduğunuz bütün girişimlerin hesabını bu millet size sandıkta soracak. Kılıçdaroğlu, buradan size söylüyorum; 2023'te Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki AK Parti ve Cumhur İttifakı ile sizi öyle bir hezimete uğratacağız ki, göreceksiniz. Bir daha sokağa çıkacak yüzünüz kalmayacak."

HAFIZA ODASI SERGİSİ'NE TEPKİ

Diyarbakır'da açılan Hafıza Odası Sergisi'ne tepki gösteren Soylu, "Hafıza Odası'ymış. Bedirhan bebek burada ölmedi mi? Hafıza odanda Bedirhan bebek var mı? Bütün Diyarbakır'ın sevdiği Gaffar Okkan hafıza odanda var mı, Dürümlü köyünün katliamı var mı, Tanışlı köyünün katliamı var mı, henüz 3-4 aylık kundaktaki bebeklerin katliamları var mı, Hakkari'de karı karşıya kalınan katliamlar hafıza odanda var mı?" dedi.

'ARKADAN KUMPAS KURMAYA ÇALIŞIYORLAR'

CHP ve İYİ Parti ile onların yanındakilerin kendilerine arkadan kumpas kurmaya çalıştığını anlatan Soylu, "2000 yılı başlarken Suriye'nin, Irak'ın durumu neydi, Afganistan'da, Pakistan'da neler oluyordu. Şu anda onlar 2000 yılından çok gerideler. Ya biz, 2000 yılından fersah fersah ilerideyiz. Tahammül edemedikleri nokta bu. Biz etrafındaki bütün ülkeleri bu duruma düşürdük de Türkiye'yi nasıl bu duruma düşüremedik diye büyük bir endişe içerisindeler. Bizim en önemli meselemiz tevhiddir, birlik" dedi.

'HEP BERABER DİRENDİK'

Soylu, "Bu ülkede uçağa binmek lükstü. Ancak üst gelir grubundakiler uçağa binerlerdi. İnsanlar cenazelerine yetişebilmek için yolda heder olurlar, yeni acılarla karşı karşıya kalırlardı. Amerika, Avrupa bize parmak sallardı. Sinerdik, gücümüz, takatimiz yoktu. Etrafımızda terör örgütü vardı, oraya müdahale edemezdik. Büyükelçiler, sivil toplum örgütlerine fırça atarlardı. 'Bizim dediğimizi yapacaksınız' diye. Öyle bir dönemden geçtik. Her gün şehitlerimiz gelirdi. Bütün bunlarla birlikte bu ülkede hep beraber kimliğimize, inancımıza, birliğimize saldırdılar. Batı'ya tapanlar, bizi Batı'nın sadece müstemlekesi değil, ucuz bir kopyası olmak için zorladılar. Ama biz hep beraber direndik. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Alevi'si, Sünni'si hep beraber direndik" diye konuştu.

'İKİ SİSTEMDE DE BAKANLIK YAPTIM'

Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'yi eski Türkiye'ye teslim etmek istiyorlar. Hep beraber koro halinde Avrupa'nın, Amerika'nın onlara söylediği, Batı'nın onlara söylediği parlamenter sisteme Türkiye'ye getireceğiz diye bir anlayışla ortaya koymaya çalışıyorlar. Hem parlamenter sistemde hem de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde bakanlık yaptım. Kararlarımızı hızlı aldığımız, en üst seviyede çalıştığımız ve çabaladığımız, bir taraftan pandemi olacak, bir taraftan etrafındaki coğrafyada ateşi çemberi olacak. Parlamenter sistemde olsaydık 50 defa hükümetin canına okumuşlardı. Hep beraber Türkiye'yi eski Türkiye'ye döndürmeyeceğiz. Gelecek nesillerimize çok güzel bir zemin bırakacağız. Onlar bizim yaşadıklarımızı yaşamayacaklar. Bunu hep birlikte demokrasinin gücüyle sağlayacağız. Türkiye'de iktidar olamasalar dahi vesayet üzerinden yürüttükleri iktidar anlaşıyının nasıl Tayyip Erdoğan ve arkadaşları tarafından mağlup edildiğini ve nasıl bugün de Cumhur İttifakı'yla onlara geçit verilmediğini, inancımızı, hesabınızın 2023 seçimleri olmadığını, 2053 ve 2071'le beraber bölgemizde ve dünyada güçlü bir Türkiye'yle dünyaya sözü geçen bir Türkiye olduğunu hep beraber anlatmak zorundayız."

'SANATIN TERÖRİZMİ MEŞRULAŞTIRDIĞINA İLK KEZ ŞAHİDİZ'

Türkiye olarak ayakta olduklarını söyleyen Soylu," Sağlıkta, ekonomide başarısız oldular, yetmedi afetle karşı karşıya kaldılar, 4 ayda vatandaşlarına ulaşamadılar. Geçen hafta Diyarbakır'daydık. HDP'nin eş başkanları, yerel yöneticiler, belediye başkanları hep beraber bir araya gelmişler. Kendisini sanatçı olarak nitelendiren bir kişi de 'Hafıza Odası' diye bir şey yapmış. Bu milleti ne kadar zorluğa düçar eden varsa oraya yerleştirmiş. Terör örgütünün ne kadar mensubu varsa oraya yerleştirmiş. Suçu da bizim üzerimize atmış. Bizim üzerimize atacak ki terör örgütü PKK'nın siyasi koluyla nasıl açılış gerçekleştirecek başka. Hafıza Odası'ymış. Bedirhan bebek burada ölmedi mi, Hafıza odanda Bedirhan bebek var mı? Bütün Diyarbakır'ın sevdiği Gaffar Okkan hafıza odanda var mı ? Dürümlü köyünün katliamı var mı ? Tanışlı köyünün katliamı var mı ? Henüz 3-4 aylık kundaktaki bebeklerin katliamları var mı ? Hakkari'de karı karşıya kalınan katliamlar hafıza odanda var mı? Gücün yetmez çünkü. Tırsarsın, korkarsın. Neden ? PKK, işbirliği yaptıkların, aynı zamanda seni pışpışlayan Avrupa sana sırtını döner de onun için. Sanatın ticarete alet olduğuna defalarca şahit olmuşuz, sanatın siyasete defalarca alet olduğuna şahit olmuşuz. Ama sanatın terörizmi meşrulaştırdığına ilk kez şahidiz. Yazıklar olsun. Sanat ötekileştirmez. Sanat vicdansız bir resim ve fotoğraf ortaya koymaz. Sanat terörizmin aleti olmaz" ifalerini kullandı.