ANKARA - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin gelecek yıl yapılacak yerel seçimlerde, kendi adaylarıyla mücadele vereceğini, kimseyle herhangi bir ittifak içinde olmayacağını bildirdi.

Bahçeli, mahalli idareler seçimlerine katılacak il, ilçe ve belde yöneticileri ve ilgili teşkilatlar için yayımladığı genelgede, Türkiye’nin yakın geleceğini, Türk milletinin varlık ve birlik mücadelesini en üst perdeden etkileyip tayin edecek mahalli idareler seçimlerinin, 30 Mart 2014'te yapılacağını anımsattı. Demokratik fırsat olan seçimin aynı zamanda bir yenilenme, milletçe silkinip doğrulmak için tarihi bir milat olacağını savunan Bahçeli, demokrasinin rayına oturmasının, ülkenin istikrar bulmasının, biriken ve ağırlaşan sorunların gerçek manada çözüm kulvarına girmesinin, yerel seçimlerin sonuçlarıyla yakından bağlantılı olduğunu ileri sürdü.

Bahçeli, "Hiç şüphesiz mahalli ölçekte başlayan temizlik, canlılık ve tazelenme önümüzdeki yıllarda ülkemizin yönetim yapısını da aşağı yukarı şekillendirecektir. İnancım odur ki kastı aşan yanlışların düzeltilmesi, milli değerlere yönelik sabırları çatlatan hazımsızlıkların defi, her neviden dengesizliklerin tamiri, bardağı taşıran ihanetlerin cezalandırılması konusunda milli irade önümüzdeki seçimlerde ayağa kalkacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin, AK Parti iktidarına daha fazla dayanma ihtimalinin kalmadığını öne süren Bahçeli, "Maalesef ülkemiz, AKP'yle birlikte kapana sıkışmış, bunalımların dehlizine saplanmış, çapı genişleyen tehlikelerin ortasına savrulmuştur. Bozgun her alana sıçramıştır. Dağınıklık her tarafı sarmış, her yere ulaşmıştır" ifadelerini kullandı.

Bölücülük yükselişe geçtiğini, yeni mandacıların, yeni Sevrcilerin, yeni yabancı hayranları ve yeni sömürgecilik düşkünlerinin kolları sıvayarak iktidarın yanında hizalandığını öne süren Bahçeli, şöyle devam etti:

"İçinden geçtiğimiz şu zaman diliminde akla ve hayale sığmayacak, milli ruh ve şuurla bağdaşmayacak, milli benlik ve bünyeyi inkar edecek ne kadar kirli ve karanlık hesap varsa hükümet tarafından sahiplenilmiş ve savunulmuştur. Çözüm ve barış süreci isimli ihanet, melanet ve rezalet adımları bunlardan yalnızca birisi olmuştur. Şu köhnemişliğe bakınız ki PKK'ya teslim olmanın, boyun bükmenin, taviz vermenin adı çözüm olarak tercüme edilmiştir. İmralı canisinin güdümüne girmenin, Kandil çetesinin eline-avucuna düşmenin tanım ve takdimi helalleşme olarak şifrelendirilmiştir. Görülmektedir ki AKP hükümeti PKK'nın şubesi haline dönmüş, İmralı canisinin sözcülüğüne soyunmuş ve bölücülüğün yuvalandığı siyasi kampanya olarak sivrilmiştir."

-"Terör örgütü kan dökmek için adeta gün saymaktadır"

Türkiye üzerinde plan yapan, oyun oynayan, etnik ve mezhep temelli tanzim ve taksimat yapma hazırlığı içinde olanlara gün doğduğunu savunan Bahçeli, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Hükümetin olan biten tüm vahim provokasyonları, restleri ve dayatmaları kabullendiğini ve sineye çektiğini" iddia etti.

Bahçeli, Suriye sınırında, PKK-PYD yeni bir özerklik sayfası açma hazırlığındayken, Türk vatanının bir bölümü hainlerce sözde Kuzey Kürdistan olarak isimlendirilirken hükümetin kaçak ve kaçgın olduğunu ileri sürdü.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde, devlete karşı taarruz ve saldırının giderek arttığını, Türkiye’nin parçalanmasının ve bağımsız Kürdistan'ın kurulmasının amaçlandığını, Türk milletinin etnik bazda parçalara ayrılmasının ve birbirine düşmesinin hedeflendiğini iddi aeden Bahçeli, şunları kaydetti:

"İhanet süreciyle zaman kazanan, enerji toplayan, gerekli ikmalleri yapan terör örgütü, şimdilerde kan dökmek, tetik çekmek ve şiddetli saldırılarını yeniden başlatmak için adeta gün saymaktadır. Son zamanlardaki tehditler bunu göstermektedir. Terör örgütü yöneticilerinin belirli aralıklarla verdiği nefret dolu beyanatlarından, küstahça yaptıkları şantajlardan bu sonuç çıkmaktadır. PKK terör örgütü kan damlayan silahını Türk milletine çevirerek isteklerinin karşılanmasını ve cevaplanmasını buyurmaktadır."

Türkiye'nin iç sorunlarının yanında dış kaynaklı problemlerinin de bulunduğunu belirten Bahçeli, Hükmetin dış politikada tökezlediğini ileri sürdü.

Bahçeli, Türkiye tüm komşularıyla hasım haline geldiğinin inkar edilemeyeceğini, iktidarın Türkiye'nin itibarını ve saygınlığını düşürdüğünü iddia etti.

Mısır'da darbe yönetiminin Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarındaki Mursi yanlılarına şiddet uygulamasına yeterince tepki gösterilmediğini savunan Bahçeli, "Hükümet bu ülkenin siyasi yapısında açık şekilde taraf olduğundan telkin ve tavsiyeleri Kahire yönetimince şu ana kadar ciddiye ve dikkate alınmamış, görünen o ki, bundan sonra da alınmayacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Hükümetin, Türkiye'yi Ortadoğu'nun kör kuyularına ittiği iddiasında bulunan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Ülkemizi bu kadar zor duruma sokan, mahcup eden, yaptırım ve güvenirliğini sakatlayan AKP’nin mutlaka demokratik yönden ödeyeceği bir bedeli olmalıdır. Zira demokrasinin asıl anlamına kavuşabilmesi, milli iradenin isabetle yerini bulması, hakkın, haklının, doğrunun ve ahlakın kazanabilmesi, başarısızlığın, beceriksizliğin ve tükenmişliğin hak ettiğini bulmasıyla mümkün olacaktır. Bilmek lazımdır ki, iç ve dış politikada bu kadar yanlışa gömülen bir partinin iktidardan uzaklaştırılması milli bir sorumluluk olduğu kadar vatan görevidir."

İktiranın ömrünün fiilen bittiğini savunan Bahçeli, 30 Mart 2014'te yapılacak seçimlerin fırsat olduğunu öne sürdü.

-"MHP seçimde kimseyle herhangi bir ittifak içinde olmayacak"

Bahçeli, "AKP hükümetinin demokratik yollardan tasfiye edileceği günler artık sayılıdır. Bu iş yalnızca sabır ve zaman meselesidir. Hukuku baltalayan, adaletin canına okuyan, Türk Silahlı Kuvvetlerine şerefle hizmet etmiş değerli isimlerin terör örgütü kurmakla itham edilmesini sağlayan bu zihniyet mutlaka bertaraf olacaktır. Hiçbir düzenek, kumpas, yalan, palavra, güç, oluşum, olay ve gelişme AKP'yi kurtaramayacak, malum sondan koruyamayacaktır. Başbakan Erdoğan ne yaparsa yapsın, Gezi Parkı'nı sündürse de faiz lobisini imdada çağırsa da monarklığına itibar etse de sonbahar üzerinden korku pompalasa da palacılarına güvense de kendisini bekleyen akıbetten sıyrılamayacaktır" iddiasında bulundu.

 Yerel seçimlerde aday adayı olmak isteyen il, ilçe ve belde teşkilatlarının başkan ve yöneticileri ile partililerin uyması gereken hususları da genelgede sıralayan Bahçeli, partisinin seçimlerde değişik parti ya da partilerle ittifak yapacağıyla ilgili zihinleri bulandırıcı, akılları karıştırıcı maksatlı yalan haberlerin sıklıkla servis edildiğini kaydetti.

"MHP her seçim çevresinde kendi adaylarıyla mücadele verecek ve kimseyle herhangi bir ittifak içinde olmayacaktır" ifadelerini kullanan Bahçeli, "Milli irade AKP'yi uyararak MHP'ye yol verecek ve yerel yönetimlerin mührünü teslim edecektir. Daha iyi bir Türkiye için MHP şarttır. Daha parlak bir gelecek için MHP zorunluluktur" görüşünü savundu.