ANKARA - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu. Meral Akşener, isim vermeden, CHP'nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tunç Soyer'e babası nedeniyle yöneltilen eleştirilere tepki göstererek, "Hukuktan, adaletten haberleri yok. O yüzden 'suçun şahsiliği' dediğimizde anlamıyorlar. Biz deyince tesiri yok, o halde Peygamber Efendimize kulak verin. Ne diyor Veda Hutbesi'nde; 'Ey insanlar! Sizi uyarıyorum, herkes yalnızca kendi işlediği suçtan sorumludur.' Suçlu evlattan dolayı, baba suçlu tutulamaz. Suçlu babadan dolayı, evlat sorumlu tutulamaz. Ölçü bu. Herkes aklını başına alsın" ifadelerini kullandı.

'MENEMEN ZENGİN YEMEĞİ OLDU'

Türkiye'nin ekonomik krizde olduğunu ileri süren Meral Akşener, menemenin bile zengin yemeği olduğunu ifade etti. Akşener, şöyle konuştu:

"Türkiye'yi öyle bir hale getirdiler ki, menemen zengin yemeği oldu. Öğrenci evlerinin, şantiyelerin, ocakların can dostu menemen, şimdi lüks yemek oldu. 'Menemen soğanlı mı olur soğansız mı?' diye tartışıldı. Soğanın 6 lira olduğu bir ülkede, menemen soğansız olur. Şimdi de 'Menemen biberli mi olur bibersiz mi olur?' diye soruyorlar. Biberin 18 lira olduğu ülkede, menemen bibersiz de olur. Bu gidişle sofralar menemensiz olur. Çok iktidarlar, çok krizler gördük; ama vatandaşa 'Domates, biber, patates, soğan yemeyin, ucuzlayınca yersiniz' diyeni ilk defa gördük. Allah aklımızı, fikrimizi korusun. Dünyada bir örneği var mı bilmiyorum? Şu pişkinliğe bakın. Yüzde 5 enflasyon hedefledi, enflasyon oldu yüzde 20. Hâlâ 'Hedefi tutturduk' diyor."

'EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLARIN HAKKINI ALACAĞIZ'

Konuşmasının devamında emeklilikte yaşa takılanların hakkını alacaklarını belirten Meral Akşener, "Emeklilikte yaşa takılanlar, düzeltiyorum, AK Parti ve MHP'ye takılanlar, halinizden memnun musunuz? Vatandaşlarımızın hiç şüphesi olmasın, İYİ Parti olarak bunun mücadelesini her fırsatta vermeye devam edeceğiz. Emeklilikte yaşa takılanların hakkını söke söke alacağız" dedi.

'MANİSA'YI İSTİYORUM'

Manisa, Kayseri, Gaziantep, Mardin, Samsun, Yozgat, Kütahya, Adıyaman ve Muş belediye başkan adaylarını tanıtan Akşener, "Manisa'yı istiyorum. Kazanamazsan anne terliği gelecek. Iğdır'da aday çıkarmamaya diyorlar ki 'Perdeleme yapıyor'. Ne perdelemesi? Bu bir niyet beyanıdır. Perdeleme işi, onların bildiği, becerdiği iştir. Derdimiz, Türk milletinin çıkarını korumak. Ve bunu karşılık beklemeden yapıyoruz. Türk milletinin bekası için ne gerekiyorsa her daim onu yapıyoruz. Son seçimde MHP'ye oy vermiş, AK Parti'ye oy vermiş samimi, vicdan sahibi kardeşlerimiz bunları görüyor" diye konuştu.

'SURİYELİLERE VATANDAŞLIĞI AKLINIZDAN GEÇİRMEYİN'

Dış politikayla ilgili iktidara uyarılarda bulunan Meral Akşener, Suriye'de güvenli bölge modelinin ortaya atıldığını hatırlatarak, şunları söyledi:

"Ve öyle anlaşılıyor ki harekât planı rafa kaldırıldı. 'Amerika'yla anlayış birliğine vardık' diyerek, güvenli bölge modelini ortaya attılar. Bakın buradan uyarıyorum; Körfez Savaşı'nın ardından, '36'ncı paralel' diyerek oluşturdukları güvenli bölgede, uydu bir devlet kuruldu. Suriye'nin kuzeyinde de aynı yöntemle bir terör devleti kurulmasına Türk devleti müsaade etmemelidir. Esad ile ne görüşüyorlar bilemiyoruz. Ancak görüşülmesi gereken konu nedir, onu biliyoruz. Çözülmesi gereken sorun nedir, onu biliyoruz. Bir an önce Suriyelileri evlerine geri göndermeyi konuşun. 4 milyon sığınmacıyı ne zaman geri alacaklarını konuşun. Buna çözüm bulmadan da gelmeyin. Sakın ola karşımıza, 'Suriyelilere vatandaşlık verelim' diye çıkmayın. Vatandaşlık vermeyi aklınızdan bile geçirmeyin."

'CUMHURBAŞKANINA DIŞARIDAN KİMSEYE LAF SÖYLETMEYİZ'

Meral Akşener, Cumhurbaşkanına dışarıdan kimseye laf ettirmeyeceklerini vurgulayarak şöyle dedi:

"Bir hesabımız varsa bunu içimizde hallederiz. Dışarıdan ahkâm kesenlere, ülkemizi tehdit edenlere pabuç bırakmayız. O makamda oturan kişi kim olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanına, dışarıdan kimseye laf söyletmeyiz. O makam bağımsızlığımızın sembolüdür. Dil uzatanların dilini koparmayı biliriz. Bu yüzden Sayın Cumhurbaşkanı, tehditlere boyun eğmeyiniz, gereğini yapınız ve ülkemizi daha büyük bir belayla karşı karşıya bırakmayınız. Bağırıp çağırıp, sonra kapı arkalarında anlaşarak olmaz bu işler."

'CEHENNEM DE ÇOK LAZIM'

İYİ Parti Lideri; AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz'ın partisinin adayına oy isterken kullandığı, "Vereceğiniz destek ruz-i mahşerde berat belgelerinizden biri olacaktır" ifadelerini eleştirdi. Akşener, "Bizim adayımıza vereceğiniz oy, ahirette berat belgeniz olacak, diyorlar. Sümme haşa. Geçen hafta Söğüt'te bir vatandaşım, 'Başkanım, oy verirsek siz de cennet vadediyor musunuz?' dedi. Sümme haşa. O Allah'ın bileceği iştir. Biz şirke düşmeyiz. O Allah'ın bileceği iştir. Cennet, bunların siyasi hesaplarına düşürülecek kadar ucuz değil. Ama şirke varan bu sözlerden de anlıyoruz ki, cehennem de çok lazım kardeşim, cehennem de çok lazım."

SEDAT PEKER'İN SİLAHLANMA ÇAĞRISINA CEVAP

Akşener, grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Meral Akşener, Sedat Peker'in silahlanma çağrısına ilişkin konuşmasının hatırlatılması üzerine, "Bu tür çağrılar, bu tür davranışlar İçişleri Bakanlığı'nın görevini yapmadığı anlamına gelir. İçişleri Bakanlığı o iradeyi koymadığı taktirde kaos çıkar. Bu tür gruplar, insanlar cesaret alır ve o zaman sokağın dili konuşmaya başlar. Bu da Türkiye açısından son derece yanlış ve kötü bir iştir. İçişleri Bakanlığı'nı ve Sayın Bakanı göreve davet ediyorum. Böyle bir şey olmaz" dedi.

Türkiye'nin huzura ihtiyacı olduğunu ifade eden Akşener, "Kimsenin koltuğu tehlikede değil. Seçimlerde Ankara, İstanbul'u kaybetse ne olur? Belediye başkanları değişir. Sayın Cumhurbaşkanı tam 4 yıl yerinde oturmaya devam edecek. Koltuklarla ilgili sorun yok. Ama belediyeler ile ilgili değişiklik söz konusu olduğunda 31 Mart akşamı Sayın Cumhurbaşkanı çıkacak 'Aziz milletim, verdiğiniz mesajı aldım' diyecek. Daha fazla vatandaşı, daha fazla seçmeni, sizleri dinleyecek. 'Seçmen velinimetimdir' haline dönecek. Bu ayrışmalardan kolay oy almaya alıştılar; ama bugün gelinen noktada Türkiye'nin birliğe, beraberliğe, huzura ihtiyacı var. Biz ısrarla bu dili koruyacağız. Ve bu kaotik, düşmanlaştıran, ayrıştıran dilden uzaklaşılması için deşifre etmeye devam edeceğiz" diye konuştu.