Beşiktaş saldırısının ardından hain ve kalleş PKK’nın Kayseri’de 1nci Komando Tugayı’nın silahsız erlerine düzenlediği bombalı saldırı yüreklerimizi dağladı. Her yerden, her kesimden bu hain ve kalleş saldırıya lanetler yağdı, beddualar edildi. Doğu’da, Batı’da, Kuzey’de, Güney’de birçok yerde vatandaşlar toplandılar, yürüdüler, öfkelerini lanetlerini dile getirdiler. Ben de bu alçak ve hainleri yüksek perdeden lanetliyorum, kınıyorum. 
Şimdi kamu vicdanı yaralı ve üzgün, kamuoyu ayakta. Beşiktaş şehitlerinin ardından Kayseri şehitleri de büyük halk kitlelerinin katılımı ile toprağa verildi. Başımız sağ olsun. Yüce Tanrı’ya, bu masum ve kahraman askerlerimizin mekanı cennet olması için dua ediyoruz. Yaralılara acil şifalar diliyoruz. 
Bu Tugay; 1974’te Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılan ve bütün dünyanın hayranlık duyduğu, çok başarılı bir Hava İndirme Harekatı yani Paraşüt hücumu icra ederek, kazanılan ZAFER’in en büyük payına sahip birlikleri arasında en önde olanlardan biri idi. 
Ben Hava İndirme Tugayı daha bir bölük halinde iken 1962’de bölüğün komutanı olmak şerefine nail olmuştum. Daha sonra Paraşüt Taburunda bölük komutanlığı yaptım ve Kıbrıs Barış Harekatı’na da, Hava İndirme Tugay Karargâhı’nda görevli olarak katıldım. Benim de mensubu olmaktan iftihar ettiğim bu seçkin ve kahraman Tugayımızın, ta başından beri hain PKK ile mücadelede de çok önemli görev ve operasyonlarda imzası vardır. Dağlarda kırsalda bu kahramanlarla başa çıkamayacağını anlayan hain ve kalleş PKK’nın silahsız yiğitlere saldırısını da ayrıca kınıyor ve lanetliyorum. 
PKK’nın ağababaları; artık bu büyük milletle, bu kahraman ordu ve emniyet güçleri ile başa çıkılamayacağını anlayıp, usulü dairesinde teslimden başka çareleri olmadığını anlamalıdırlar. 
Değerli okurlarım, 
İki haftadır sizlere Kıbrıs’la ilgili gelişmeler konusunda mevcut bilgi ve düşüncelerimi nakletmeye çalıştım. Aslında hayatımın 61 yılını kaplayan Türkiye’nin bu beka sorunu, tabii size aktarabildiklerimle sınırlı da değil. 
KKTC’nin korumasız bir şekilde AB’ne alınmasını, yani Türkiye AB üyesi olmadan hele bir federal yapı içinde AB’ne katılmasını bazı çevrelerin özlemle beklediği ifade edilegelmektedir. Oysa meseleye geniş açıdan bakmak gerekmektedir. 
KKTC’nin federal bir yapı içinde AB’ne katılması halinde, Türkiye ne kadar garanti alırsa alsın bu garantiler AB için bağlayıcı olmadığından, Türkiye ile KKTC irtibatlarının Yunanistan tarafından kolaylıkla koparılabileceği aşikardır ve Kıbrıs’ın artık bu durumdan kurtarılması imkansız gibidir. 
Ayrıca ikisi de AB üyesi Federal Kıbrıs ve Yunanistan’ın birleşmesi yani ENOSİS’in gerçekleşmesinin, AB içinde her zaman AB’nin kararı ile olabileceği ve bu süreci Türkiye’nin sadece izlemek zorunda kalacağı ortadadır. 
Bu olumsuzluklara “Zaten AB dağılma sürecine giriyor” mülahazalarının bizim için çözüm getirmeyeceği de aşikardır. Zira AB’nin dağılma sürecinde Yunanistan’ın ilk işi, Kıbrıs’ı ilhak olacaktır. 
Görüldüğü gibi KKTC hangi yolla olursa olsun AB’ne teslim edildiğinde, bütün yollar ENOSİS’e çıkmaktadır. Türkiye bütün gücü ile, bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de bu yolları kapatmalıdır. 
Değerli okurlarım, 
Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) İstanbul İl Teşkilatı olarak 21 Aralık 1963’te Kıbrıs’ta, Rumların Türkleri katlederek, Ada’yı kana buladıkları KANLI NOEL’i, 53’üncü yılında anmak için etkinlikler düzenledik. Bu faaliyetlerimize KKTC’li silah arkadaşlarımızdan TMT Mücahitler Derneği Genel Başkanı Yılmaz BORA ile Yönetim Kurulu üyelerinden Yılmaz HAKVERDİ, Ertan ALP ve İsmet EVCİL de katılacaklardır. 
İlk etkinliğimiz 24 Aralık Cumartesi günü AVRASYA-BİR Vakfı’nın Küçükçekmece Merkezinde saat 14:00’te konferansla başlayacaktır. 
İkinci etkinliğimizle 25 Aralık Pazar günü saat 19:00’da Maltepe Belediyesi’nin Küçükyalı’da, sahil yolundaki Evlendirme Dairesinde KANLI NOEL’i, soykırımı anacağız. 
Üçüncü etkinliğimizde 26 Aralık Pazartesi günü, saat 14:00’te Medeniyet Üniversitesi öğrencileri için, üniversitede yapılacaktır. 
Bu etkinliklerimizde KANLI NOEL yanında Kıbrıs’ta çözümle ilgili gelişmelere de yer verileceğini Cumartesi ve Pazar etkinliklerine halkımızın davetli olduğunu bilgilerinize sunarım.