Toplumda hemen her vesile ile "insan hakları" kavramı söz konusu edilir. Sosyal bilimlerin hemen bütün alanlarının ilgilendiği özgürlük kavramının, birçok tanım denemesi bulunuyor. 1789 tarihli "İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi"nin dördüncü maddesine göre: "özgürlük, başkasına zarar vermeyen herşeyi yapabilmektir. 

Böylece, her insanın doğal haklarını kullanması, toplumun diğer üyelerinin de aynı haklardan yararlanmasını sağlayan sınırlarla sınırlanmıştır. Bu sınırları, ancak kanun belirleyebilir.  Fakat başkasına "zarar" veren davranışlar neye göre saptanıp, özgürlük kapsamı dışında tutulacaktır.

Ünlü hukukçu ve siyaset felsefecisi Montesquieu (1689-1755), Kanunların Ruhu adlı meşhur eserinde "hiçbir kelime yoktur ki, özgürlük kelimesi kadar kendisine değişik anlamlar verilmiş olsun" demektedir.

1924 Anayasamızda da özgürlük aynı şekilde formülleştirilir: "... Hürriyet, başkasına zarar vermeyecek her şeyi yapabilmektir..." (m. 68). Hürriyet aslında bir bütündür. Bir bütünü parçalara ayırmak, -onu bazen yapılmak istendiği gibi- değişik görünüşlerinden sadece birine indirgemek mümkün değildir.

Tarihte siyasi iktidarlar meşruluğunu kimi zaman güce, kimi zaman dine, kimi zaman da millete dayandırmışlardır. Gelinen son aşama gibi görünen "milli egemenlik" ilkesi, salt olarak uygulandığında bir çoğunluk diktası yaratma tehlikesi ortaya çıktığından, artık siyasal meşruluğun temeli, demokrasi ve insan haklarıdır.

İnsan haklarının kaynağı insanın ahlaki doğasıdır. İnsan haklarına hayat için değil, fakat onurlu bir hayat için "ihtiyaç" duyulur. İnsan haklarından yararlanamayan bir kimsenin, kendi ahlaki doğasına yabancılaşmış olduğu söylenebilir. İnsan hakları öğretileri, insan haklarına sahip olmakla insan olmayı, kabaca eşit tutarlar.

İnsan hakları düşüncesi, siyasi iktidarların sınırlandırılması düşüncesine paralel olarak doğmuştur. İnsan hakları dinamik bir yapıya sahiptir ve her an yeni gelişmeler ve yeni hak tipleri ortaya çıkabilir. Son elli yıl içinde ortaya çıkan çeşitli hak kategorileri bunun en güzel kanıtıdır.