Malum basın Org. İlker Başbuğ'un beyanatından rahatsızlık duymuş!?
Ve Başbuğ suçlanıyor: "17 Aralık'a kadar yapılmaması gereken hata"yı yaptı ve "siyasette biz de varız" mesajı verdi diye eleştiriliyor.
AB yolunda her türlü onurumuzdan vazgeçeceğiz ve kimsenin sesi çıkmayacak yani?
Bu hükümet, çarpık seçim sistemi sonucu, yüzde 30'luk oyuyla Meclisin yüzde yetmiş çoğunluğunu ele geçirmiş olabilir.
Hatta Anayasa'yı kökünden değiştirecek çoğunluğu da ele geçirmiş olabilir.
Millet nezdinde üçte bir desteğe sahip bir iktidar, mecliste çoğunlukta diye, Cumhuriyeti ilga edip, bir İran rejimi getirebilir mi?
Demokratik açıdan bir mani yok gibi görülebilir!?
Ama buna izin verilebilir mi?
Mehmet Barlas, Sabah'taki köşesinde;
Bir başka örnek vererek:
"Örneğin 2'nci Başkan, Ege'de tartışma konusu olan ve Yunanistan'ın ihlal iddialarına sebep olan askeri uçuşlar için şöyle konuştu:
-Geçtiğimiz ağustos ve eylül aylarında Yunanistan'da yapılan olimpiyatlara iyi niyet kanıtı olarak Türkiye, Ege'deki planlı tatbikatlarını iptal etmiş ve olağan uçuş faaliyetlerini asgari seviyeye indirmiştir. Olimpiyatların ardından ise her zaman düzenli olarak yapılan uçuş faaliyetleri sürdürülmektedir.
Madem Yunanistan'la her düzeyde diyaloğumuz var ve madem Ege'de bir savaş ihtimali yok, bu durumda anlaşma yapılıp, Ege'deki iki ülkenin askeri faaliyeti "Sürekli Olimpiyatlar varmış düzeyi"nde tutulsa, daha doğru olmaz mı?
Türk ve Yunan savaş uçaklarının ikide bir it dalaşı yaptıkları bir ortam, 2004 yılına uygun düşüyor mu?" diyor.
Ege'de "it dalaşı"nın neden olduğunu Barlas'ın çok iyi bilmesi gerekir.
Ege Denizi'nde adaların kara suları 6 mil olmasına rağmen, Yunanistan hava sahasını 10 mil olarak hesaplamakta ve kabul etmektedir.
Bizim uçaklarımız 10 mil sınırı içine girince taciz uçuşları başlamaktadır. TSK, Türkiye'nin haklarını korumaktadır.
Teslimiyetçilik içinde bulunanlar bu davranışı anlayamazlar.
Bu memleket Türkiye'dir. Burada yaşayanlar Türk’türler ve Türk vatanperverliği ve Türk milliyetçiliği bu memleketin idaresinde mukadderatına müessir ve hakimdir.
İsmet İnönü
