Dile kolay 25 yıl önce başlayan hemşerilerine hizmet aşk ve heyecanı; 25 yıl sonra bile, aynı heyecan, sevinç ve hattâ gururla devam etmekte, sürüp gitmekte.
25. Yıl “Ordu MESUDİYE”nin kendini tarihe tescil ettirdiğinin, kendini tarihe kabul ettirdiğinin resmen tescîlidir. Sicilli oluşunun, kayda kuyuda geçmesinin tarihen başlangıcıdır.
Tabii daha nice 25 yılları idrâk ederek, istikbâl ve geleceğin ufuklarına doğru; aynı hız, aynı şevk ve aynı gayretle yelken açmasını, hemşeriler olarak tüm kalbimizle istiyor; his ve duygularımıza başta Sn. Sefai Uzunyurt olmak üzere tüm emekçilerin katıldıklarından ve katılacaklarından da asla şek ve şüphe etmiyoruz.
Artık “Ordu MESUDİYE”nin bir çeyrek asırlık geçmişi var.
Bu kadar geçmişi olması -inşallah- daha nice çeyrek asırların olacağının da belirtisi ve ispatıdır.
Artık “Ordu MESUDİYE” asır-dîde bir gazete hüviyetini almış bulunuyor.
Evet “Ordu MESUDİYE” kendini tarihe tescîl ettirdi. Tarih sayfalarına kendini kazıttı. Tarihe kaydını yaptırdı. Tarihe kendine kabul ettirdi.
Artık gazetemiz ve gazeteniz tarihî / tarihsel bir gazete vasfını ahz etti / aldı.
Tarihe tescîl eşiğine adım atan ve attıran başta Sn. Sefai Bey olmak üzere, elini taşın altına koyan ve koyacak olan, her emektarı tebrîk ve tes'îd edip kutluyor; şevk ve heyecanlarının artarak, aynı minval üzere, aynı hızla devam etmesini samimiyetle bekliyor ve umuyorum, umuyoruz.
“Ordu MESUDİYE” Mesudiye'nin ve köy ve bucaklarının gözü, kulağı ve sesidir.
Olamadığımız, bulunamadığımız yerlerde; bizlerin, sizlerin yerine görmekte, duymakta ve hattâ bizleri temsîlen konuşmakta, konuşturulmaktadır.
Köyden, kentten ve obadan haberdar ederek; iç dünyamızı aydınlatarak bizleri görücü, duyucu ve hattâ konuşur kılmaktadır.
Ne büyük hizmet, ne güzel meslek, ne tatlı meşgale.
Her aklıselim Mesudiye'li bu gerçeği almalı kaale.
Evet “Ordu MESUDİYE”yi yaşatmak; kendimizi yaşatmak, kendimizi kalıcı kılmaktır.
“Ordu MESUDİYE” bizlerden yarınlara, geleceğe mesajlar götürmekte.
Bizleri; tüm geleceğe talip kılmakta.
Mesudiye'lileri daimî ve kalıcı bir seyrüsefer hâlinde tutmakta.
Dünya durdukça sesimiz, nefesimiz olarak; bizleri mazi karanlıklarında kalmaktan kurtarıp; geleceğin aydınlığında var ve yaşar hâlde kalmanın; mezkûr gazete ile kalem ve basın savaşını vermektedir.
“Dergi, gazete, radyo, televizyon, internet sitesi gibi kitle iletişim araçları güçlü ve etkili bir propaganda aracıdır. Siyasîler, yöneticiler bunun farkındadır.” (Roza Kurban, Önce VATAN, 14 Kasım 2015, s. 9)
Denildiği gibi gazete aynı zamanda; temsil ettiği ve adına çıktığı okuyucu ve kitlelerin yani mahallî ve yerel kamuoyunun; tek bir ses, tek bir nefes kesilerek; istek ve arzularını gerekli makam ve mevkilere daha gür ve daha yüksek bir sesle duyurma, bildirme vasıta ve aracıdır.
Ne mutlu Mesudiyelilere ki, seslerini duyuracak, meramlarını ilgililere arz edecek böyle güzîde / seçkin bir neşriyat ve yayın organları var.
Bunun kıymetini onu yaşatmakla bilelim.
Abone olarak, abone bularak desteklerimizi devam ettirelim.
Unutmayalım ki, her devirde var olmanın / başarının ve onu sürdürmenin yegâne yolu; maddî yardım ve desteklerin sürekli kılınmasıyla mümkün ve olasıdır.
Velhâsıl “Ordu MESUDİYE”nin maddeten de yanında olmalıyız ki yaşasın ve yaşatsın bizleri.
