Op. Dr. Mehmet Sucubaşı ile rinoplasti, yüz ve burun estetiği üzerine…

Uzun yıllardır tanıdığım Op. Dr. Mehmet Sucubaşı ile sizleri de tanıştırmak ve tüm merak ettiklerimize cevap bulmak istedim. Dr. Sucubaşı ile rinoplasti, yüz ve burun estetiği üzerine merak edilen her şeyi konuştuk…

Merhabalar hocam. 17 yaşındayken nefes alma problemim ile alakalı ameliyatımı siz gerçekleştirmiştiniz, tam 11 sene sonra da rinoplasti operasyonumu yaptınız. Sizden başkasına da güvenemezdim açıkçası… Sizi okurlarımıza da tanıtmak istiyorum öncelikle. Kimdir Mehmet Sucubaşı?

Hoş geldin Yağmur. Ben Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezunuyum, İzmir 9 Eylül Üniversitesi’nden uzmanlığımı aldım. Yaklaşık 20 yıllık KBB uzmanıyım fakat son 10 yıldır ağırlıklı olarak kendini burun estetiğine adamış bir hekimim diyebilirim.

Uzmanlık alanlarınızın hepsini konuşmak istiyorum aslında ama Rinoplasti yani burun estetiği ile başlayalım isterim hocam. Günümüzde çoğu insan burunlarının görüntüsünden şikâyetçi. Rinoplasti sürecinden bahsedebilir miyiz?

Burun estetiği öncesinde hastalarımızın ön muayenesi yapılmaktadır. Burun yapısı ve  burun içerisinde nefes almayı engelleyecek bir problemi varsa onlar değerlendirilir. Ameliyat planı burunun yapısına  göre yapılır. Burunun 7 farklı açıdan fotoğrafları çekilir. Burun üzerinde hastalarımıza burunda oluşacak şekil değişikliği similasyonda gösterilir. Buna göre hastamızla birlikte değerlendirilerek yapılacak ameliyatın şekli planlanır. Burun estetiği ameliyatı yaklaşık iki saat kadar sürmektedir. Genel anestezi altında yapılan bir ameliyattır. Ameliyattan sonra genelde aynı gün hastalarımız taburcu olabilmektedir. Burun üzerinde bir hafta kalacak bir bandaj konur. Bandaj bir hafta sonra çıkartılır. Bir hafta sonra günlük hayata dönebilirsiniz. Burun içerisine tampon koymuyoruz, bunun yerine Silikon dediğimiz ortası delikli, hastalarımızın nefes alabileceği, tamponları tercih ediyoruz. Bunları da genelde üç-dört gün sonra alıyoruz.

Ameliyat sonrası nelere dikkat etmek gerekiyor?

Bir hafta sonra hastamız günlük hayatına dönebiliyor. Altı hafta kadar güneş gözlüğü kullanmamayı tavsiye ediyoruz.  Sıcak dönemlerde ameliyat olanlara yüksek faktörlü güneş kremi kullanmayı öneriyoruz. İki üç ay buruna darbe almamayı öneriyoruz Burunun son şeklini alması 6 ay ila bir yıl sürmektedir ve burun yapısına göre değişmektedir.

Birinci ameliyat sonrası istenilen sonuç elde edilemeyince sonuçtan memnun olmazsak tekrar ameliyat olmamız mümkün mü?

Günümüzde estetik görünüme önem veren bireyler arasında burun estetiği popüler bir seçenek haline gelmiştir. Ancak bazen birinci ameliyat sonrası istenilen sonuç elde edilemeyebilir. Bu durumda devreye revizyon burun estetiği girer. Revizyon burun estetiği, birinci burun estetiği ameliyatından sonra ortaya çıkan problemleri düzeltmek için gerçekleştirilen cerrahi bir işlemdir. Birinci ameliyat sonrası burun şeklinde oluşan asimetri, solunum sorunları, burun ucu düşüklüğü veya burun kanatlarında şekil bozuklukları gibi durumlar revizyon burun estetiği ile düzeltilir. Bu tür problemler bazen estetik kaygılardan ziyade sağlık sorunlarına da yol açabilir. Revizyon burun estetiği ameliyatı, birinci ameliyatın ardından geçen süreye bağlı olarak yapılır. Bu süre genellikle bir yıl olarak önerilir. Burun dokusu ve yapıları ilk ameliyat sonrası iyileşme sürecinden sonra stabil hale geldiğinde revizyon burun estetiği ameliyatı gerçekleştirilir.

Revizyon burun estetiği sonrası iyileşme süreci nasıldır?

Revizyon burun estetiği sonrası iyileşme süreci, hastanın durumuna bağlı olarak değişebilir. Ameliyat sonrası dönemde ödem ve morluklar oluşabilir. İyileşme süreci genellikle birkaç hafta içinde tamamlanır ve hastalar normal hayatlarına dönebilirler.

Yüzün farklı bölgesinde uygulanan estetik  işlemlerden de bahsedelim istiyorum hocam. Göz Kapağı Estetiği de son zamanlarda çok tercih edilen bir işlem. Bahsedebilir misiniz?

Göz Kapağı Estetiği (Blefaroplasti) her yaş grubuna uygulanabilir.  Daha çok kırklı yaşlardan sonra üst ve alt göz kapağında ki deri fazlalığı ya da gözaltı yağ dokusu artışından kaynaklanmaktadır. Bu ameliyat lokal yada genel anestezi ile uygulanmaktadır. Lokal anestezi ile muayene şartlarında bile 45-50 dk süren bir operasyondur. Ameliyattan bir gün sonra normal yaşantınıza dönebilirsiniz. Operasyondan sonra gözkapağında hafifi bir ödem oluşur ve 2-3 gün sürer. Göz kapağına attığımız dikişler  yaklaşık olarak 10-15  gün sonra kendiliğinden eriyor. 2-3 ay sonrasında  belirgin bir ameliyat izi kalmıyor.

Son yıllarda estetik ip askı uygulamaları da popülerlik kazanmış durumda. Estetik ip askı uygulaması nedir? Nasıl yapılır?

Estetik ip askı uygulaması, yüzdeki sarkmış dokuları kaldırmak ve gençleşme etkisi yaratmak için kullanılan bir tekniktir. Bu yöntemde, ince ipler cildin altına yerleştirilir ve gerilerek sabitlenir. Bu sayede yüzdeki sarkma ve kırışıklıklar azaltılır, yüz hatları daha belirgin hale gelir ve genç bir görünüm elde edilir. Estetik ip askı uygulaması, cerrahi olmayan bir seçenek olarak değerlendirilir ve hızlı sonuçlar sağlar. Estetik ip askı uygulaması, uzman bir doktor tarafından gerçekleştirilir. İşlem öncesi, doktorunuzla isteklerinizi ve beklentilerinizi paylaşmanız önemlidir. İp askı uygulaması genellikle lokal anestezi altında yapılır, ancak doktorunuz duruma bağlı olarak farklı anestezi seçenekleri sunabilir.

Yüze ip askı uygulamasının avantajları nedir?

Yüze ip askı uygulaması, birçok avantaj sunan bir estetik seçenektir:

Cerrahi Olmayan İşlem: İp askı uygulaması cerrahi olmayan bir seçenektir. Bu nedenle, cerrahi işlemlere göre daha hızlı iyileşme süreci ve daha az rahatsızlık sağlar.

Hızlı ve Etkili Sonuçlar: İp askı uygulaması genellikle kısa bir işlem süresine sahiptir ve hemen sonuçlar görülebilir. Yüzdeki sarkmaların giderilmesi ve gençleşme etkisi hızla fark edilir.

Doğal ve Genç Görünüm: İp askı uygulaması sonucunda elde edilen sonuçlar doğal görünüm sağlar. Yüz hatları daha belirgin hale gelir ve genç bir görünüm elde edilir.

Paris Işıltısı da çok güzel bir işlem. Paris Işıltısı nedir? Faydaları nelerdir?

Paris Işıltısı, cildinize genç ve ışıltılı bir görünüm kazandırmak için tasarlanmış yenilikçi bir cilt bakımı işlemidir. Bu işlem, hafif-emisyon diyot (LED) teknolojisini kullanır ve cildin doğal iyileşme sürecini tetikleyerek etkili sonuçlar sunar. İzmir Paris Işıltısı işlemi, güvenli, ağrısız ve cerrahi olmayan bir seçenek olarak tercih edilmektedir. Paris Işıltısı işlemi, cildin yenilenmesini teşvik ederek ölü hücreleri ortadan kaldırır ve daha genç bir cilt tabakasının ortaya çıkmasını sağlar. Bu sayede cildiniz daha taze, canlı ve parlak bir görünüm kazanır. Işıltılı bir cilt, genellikle eşit ve sağlıklı bir cilt tonuyla ilişkilendirilir. Paris Işıltısı işlemi, cildinizi tonlandırmak ve düzensizlikleri gidermek için etkili bir çözüm sunar. İzmir Paris Işıltısı merkezlerinde, profesyonel uzmanlar size uygun ışık frekanslarını kullanarak istediğiniz cilt tonunu elde etmenize yardımcı olur. Ciltteki aşırı pigmentasyon, güneş lekeleri, yaşlılık lekeleri ve çeşitli cilt sorunlarına neden olabilir. Paris Işıltısı işlemi, melanin üretimini düzenleyerek ve pigmentasyonu azaltarak cildinizdeki bu kusurları hafifletir. Sonuç olarak, daha homojen ve pürüzsüz bir cilt görünümü elde edebilirsiniz. Yaşlanma süreciyle birlikte ciltte kırışıklıklar ve ince çizgiler oluşabilir. Paris Işıltısı işlemi, ciltteki kollajen üretimini artırarak ve derinlemesine hidrasyon sağlayarak kırışıklıkları ve ince çizgileri azaltır. Bu sayede daha genç ve daha canlı bir cilt görünümü elde edebilirsiniz. Kollajen, cildin elastikiyetini ve sıkılığını sağlayan önemli bir proteindir. Paris Işıltısı işlemi, cildin kendi kollajen üretimini uyarır ve böylece cildin daha sağlıklı ve genç görünmesini sağlar. Bu etkisiyle, cildinizdeki sıkılığı ve elastikiyeti artırır.

Sinüzit, birçok insanın yaşadığı yaygın bir sorun. Bir araya gelmişken onu da konuşalım istiyorum hocam.

Burun ve sinüs boşluklarındaki enfeksiyon, alerji veya anatomik bozukluklar nedeniyle iltihaplanır. Sinüzit belirtileri arasında burun tıkanıklığı, yüz ağrısı, baş ağrısı, öksürük ve burun akıntısı bulunur. Hafif sinüzit vakaları genellikle ilaç tedavisi ile kontrol altına alınabilir, ancak bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Endoskopik sinüzit ameliyatı, sinüzit tedavisinde kullanılan modern bir cerrahi tekniktir. Geleneksel cerrahi yöntemlere kıyasla birçok avantaj sunar. Bu avantajlar arasında daha az invaziv olması, daha az ağrı ve hızlı iyileşme süreci sayılabilir. Endoskopik sinüzit ameliyatı, endoskopik bir kamera ve cerrahi aletlerin kullanımını içerir. Endoskopik sinüzit ameliyatı öncesinde, bir doktorla detaylı bir değerlendirme yapılması önemlidir. Doktor, hastanın semptomlarını değerlendirecek ve gerekli tetkikleri isteyecektir. Ameliyat öncesinde, hasta genellikle bir dizi önlem almalıdır. Bunlar arasında ilaçların kesilmesi, sigara içilmemesi ve belirli bir süre aç kalınması yer alır. Endoskopik sinüzit ameliyatı genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir. Cerrah, burun içerisine endoskopik bir kamera yerleştirir ve sinüs boşluklarını görüntüler. Daha sonra, sinüslerdeki tıkanıklıkları ve polipleri çıkarmak için cerrahi aletleri kullanır. Ameliyat sırasında, burun içerisinde herhangi bir kesik yapılmaz. Ameliyat sonrası, hasta bir süre gözlem altında tutulur ve eve döndükten sonra dinlenmesi önerilir. İlk birkaç gün boyunca burun tıkanıklığı, burun kanaması ve hafif ağrılar normaldir. Doktor tarafından reçete edilen ilaçlar düzenli olarak kullanılmalı ve önerilen hijyen kurallarına uyulmalıdır. İyileşme süreci genellikle birkaç hafta sürer ve hasta normal aktivitelere dönebilir.

Geniz eti sorunları yaşayan hastalar için de genel bir bilgi verebilir miyiz?

Geniz eti, vücudumuzun savunma sistemine yardımcı olan bir doku olan lenfoid dokusundan oluşur. Normalde küçük bir boyutta bulunan geniz eti, bazı durumlarda büyüyebilir ve burun tıkanıklığı, horlama, nefes alma zorluğu ve uyku apnesi gibi belirtilere neden olabilir. Bu gibi durumlarda, geniz eti ameliyatı bir seçenek olabilir. Geniz eti, bademciklerin hemen arkasında bulunan bir dokudur. Normalde vücudun savunma mekanizmasında görev alır. Ancak, bazı durumlarda geniz eti büyüyebilir ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Geniz eti büyümesi özellikle çocuklarda yaygındır. Geniz eti ameliyatının temel amacı, geniz etinin büyüklüğünü azaltmak veya tamamen çıkarmaktır. Bu şekilde, burun tıkanıklığı, horlama ve uyku apnesi gibi belirtilerin giderilmesi hedeflenir. Ameliyat aynı zamanda kulak enfeksiyonlarının ve diğer komplikasyonların da önlenmesine yardımcı olabilir. Geniz eti ameliyatı için farklı teknikler mevcuttur. Bu teknikler arasında klasik cerrahi yöntemler, lazerle geniz eti ameliyatı ve radyofrekans ablasyonu gibi minimal invaziv yöntemler bulunur. Hangi teknik kullanılacağı, hastanın durumuna ve doktorun tercihine bağlı olarak değişebilir. Geniz eti ameliyatı genellikle genel anestezi altında yapılır ve genellikle bir hastanede gerçekleştirilir. Ameliyat sırasında, geniz eti uygun bir teknikle küçültülür veya çıkarılır. Bu işlem genellikle birkaç saat sürer ve hastalar genellikle aynı gün taburcu edilir.

Bir de vazgeçilmezimiz dolgu işlemleri var tabii…

Evet Yağmur. Dolgu yüz bölgesinde hemen hemen her bölgeye uygulanan bir işlemdir. İçerisinde Hyalüronik Asit denen çapraz bağlı bir etken madde var. Bunlarında çeşitli tipleri var. Kalıcılık süreleri dolgunun tipine göre değişmekte ve 10-12 aylıktan, 2 yıla kadar kalıcılık süresi olan dolgular da var. Aynı şekilde tüm yüz bölgesine lokal anestezi kremler sürülerek yaklaşık 15-20 dk lık işlemlerle uygulanabiliyor. Dolguyu dudak bölgesi, çene bölgesi, gözaltı, kaş ve alın bölgesine uygulayabiliyoruz.

Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim hocam. Son olarak neler söylemek istersiniz? Ve size ulaşıp bilgi almak isteyenler nasıl ulaşabilirler?

Bu güzel röportaj için ben sana çok teşekkür ediyorum. Bizim için her zaman referanslarımız senin gibi güzel hastalarımız oluyor. Memnun olan hastalarımızın referanslarıyla yeni hastalarımız bize geliyorlar ama yine de bana ulaşmak isteyenler sosyal medya hesaplarımdan yazabilirler.