ÖKÜZ ÖLDÜ ORTAKLIK BİTTİ

Abone Ol
Bir hafta sonra 20 Aralık’da aynı programa tekrar konuk oldum. Bana ‘’Kağan bey geçen hafta dedikleriniz çıktı, bundan sonra neler olacak.’’ dediklerinde, ben; ‘’Bu operasyonlar dalga dalga sürecek, kabinede revizyona gidilecek. Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ahmet Türkeş ve Kürşat Tüzmen önümüzdeki günlerde Ak Parti’den ayrılacaklar. Türkiye erken seçime hazır olsun! Yerel seçimlerle genel seçimler birleştirilmese bile Türkiye 2014’de erken seçime gidecek. Bu olaylar büyük yerlere gidecek.’’ dedim. Ve 5 gün sonra...
20 Aralık’da söylediklerim tek tek çıkmaya başladı! 25 Aralık’da kabinede revizyona gidildi. 10 bakan değiştirildi. Aynı gün, Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin istifa etti. 27 Aralık günü aynı programa tekrar konuk oldum, program başlamadan 4 saat önce de Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay istifa ettiğini açıkladı. Bütün bu olanlardan sonra bana tekrar sordular. ‘’Kağan dedikleriniz yine çıktı, kabine değişti ve istifalar arka arkaya geldi. Peki bundan sonra ne olacak?’’ dediler. Bende öngörülerimi bir adım daha öteye taşıdım ve ‘’Türkiye erken seçime hazır olsun! Yeni bir siyasi yapılanmanın temeli atılıyor, alt yapısı hazırlanıyor. İlerleyen günlerde toplu istifalar olabilir. Operasyonlar çok önemli bir büyükşehir belediyesine kadar uzanabilir.’’ dedim.
Buraya kadar dediğim her şey tek tek çıktı. Şimdi ise geriye Ahmet Türkeş ve Kürşat Tüzmen’in istifa etmesiyle, erken seçim kararının alınması kaldı. Bunlarda önümüzdeki günlerde zaten olacak. Sizde biliyorsunuz ki, geçen günlerde bir tır ve 2 otobüs dolusu silah bulundu. Yetkililer, yetkisizler açıklama yaptı. “Bu silahları Irak’da bulunan Tükmenlere gönderiyoruz” dediler, bizde inandık, ne yapalım İslam’ın şartı inanmak! Fakat bir tarafdan da şeytan dürtüyor, vesvese veriyor acaba bu silahlar PKK’ya mı? El Kaide’ye mi? yoksa sözde Özgür Suriye Ordusu’na mı gidiyor? İşte dananın kuyruğu tamda bu noktada kopuyor. Neden mi? Oslo görüşmelerini hatırladınız mı? Hani MİT’le PKK’nın masaya oturduğu görüşmeler. Acaba o masada verilen sözler tutulmadığı için mi öküz öldürüldü pardon öldü ve ortaklık bitti...
Irak’ın kuzeyinde yıllar önce bir kürt bölgesi oluşturuldu. Suriye’de yaşanan iç savaş sıradasında da, Türkiye, Suriye sınırında bir kürt bölgesi oluşturuldu. Geriye ne kaldı? Türkiye’nin doğusunda oluşturulması planlanan kürt bölgesi. İşte bu oluşum için Oslo’da bazı sözler verildi. Bu sözlerin bir kısmı tutuldu, Çanakkale ve Balkan şehitlerinin bir mezarı bile yokken, PKK’lılar Türkiye’ye getirildi ve sözde PKK şehitliği kuruldu. Fakat asıl büyük söz tutulmadı. Ve dedilerki; “Bu adam bu işi yapamayacak! Bizi oyalıyor, biz bunu gönderelim.’’ Çünkü sözde kürt açılımı adı altındaki ihanet projesi bir an önce bitmeli ve Türkiye’nin doğusunda özerk bir kürt bölgesi oluşturulmalı. Bunun içinde verilen sözler tutulmalıydı. Değilse İsrail’den Fırat Nehri’ne kadar olan bölgeye nasıl Büyük Ortadoğu Devleti kurulabilirdi? Yani demem o ki; bu iş ne cemaat neden devlet içindeki devletin işi. Bu iş dünyaya yön veren emperyalist güçlerin işi.
Cemaat, hükümet yada derin devlet satranç oyunundaki bir faktör. Bakalım oyunu kim kazanacak? Önümüzdeki ay Şubat’da bu oyunun finali yapılacak. İşte o zaman şah kim mat kim ortaya çıkacak. Tabi bu arada satrançın diğer piyonları olan filleri de unutmamak lazım. Malum ‘’Filler tepişirken çimler ezilir.’’ demiş büyük düşünür...