Basın sektörü eski kalıplarına sığmayan büyük bir sanayi sektörüne dönüşmüş durumda.
Teknolojiyi izleyemediğiniz zaman, geriye düşüyorsunuz ve albeniden uzak bir yayın organı durumuna dönüşüyorsunuz.
Türk Basını teknoloji imkânlarından yararlanmaya başladığı yıllardan beri büyük gelişmeler gösterdi.
Hiç gereği yokken, renkli gazeteler üretilmeye başladı.
Avrupa ve ABD basını renkli yayına geçmeden, ülkemiz bu konuda aceleci davrandı ve çok renkli basına geçti.
Renkli olmayan gazeteler tiraj kaybetti ve geriledi. 35-40 yıl önce Cumhuriyet Gazetesi'nin tirajı 100-110 bin adet civarındaydı.
Cumhuriyet geleneksel yapısından ödün vermiyor ve siyah-beyaz yayınını sürdürüyordu.
Gerçi son yıllarda bu inadından vazgeçti ama tirajı da 45-50 binlere geriledi.
Sağlam alt yapısı olmayan, başkalarının matbaasında fason olarak üretim yapan Ilıcakların Tercümanı 100 bin tirajı geçti ama renkli baskısı, çok sayfası ve yüksek reklâm giderleriyle ekonomik ömrünü çabuk tamamladı.
Ilıcakların özlemi ve geleneksel gazeteciliklerinin ömrü uzun sürmedi ve Tercüman'ın yüzde 75'ini Sabah'ın sahibi Turgay Çiner'e satmak zorunda kaldılar.
Dinç Bilgin'in Sabah'ı, Etibank'ın sahibi olmalarına karşın yaşatılamadı.
Yapı Kredi, Pamukbank, Turkcell ve Çukurova Gurubunun sahibi olduğu Akşam, Güneş, Tercüman ve Bulvar gazeteleri de patronlarının ekonomik krizi yüzünden, büyük sarsıntı içinde.
Günlük 100 bin adet dahi satan gazete para kazanamıyor ve reklâm gelirleri yetersizse batmak zorundadır.
Yüksek tirajlı ilk beş gazetenin tam sayfa renkli reklâm bedeli günlük 100-150 milyar TL civarındadır.
Fakat bu gazeteler bu bedelin yerine 15-20 milyara sayfalarına ilan alabiliyorlar.
Yüzde 80 indirim neden yapıyorlar?
İlan veren şirketler bu bedelleri karşılayamıyor!? Şirketlerin hiçbirinin durumu parlak değildir.
Reklâm harcamasını öyle kolayca karşılayamıyorlar.
Biz Önce VATAN'ı yaşatma mücadelesi veriyoruz. Kendi tesislerimizde mütevazi imkânlarla yayınımızı sürdürmeye çalışıyoruz.
Gerektiğinde sayfa sayımızı düşürerek varolma mücadelemizi sürdürüyor, bağımsızlığımızdan ödün vermiyoruz.
Ulusal davalarımızı cesurca savunan, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü ilkesini kararlılıkla savunan ilkeli bir yayının mücadeesini veriyoruz.
Bin, ikibin veya beşbin yeni okuyucu kazanmak, gazeteyi yaşatabilmek için çözüm yolu değildir.
Gazetelerin ayakta kalabilmesi ancak reklamlarla mümkündür.
Okurlarımızın gazetemizi sahiplenmesi ve yürekten destek vermesi bizleri son derece duygulandırıyor ve yüreklendiriyor.
Yayın ilkelerimizi etkilemeyecek reklâmlardan aşırı derecede endişe duyulması hassasiyetinizi anlayışla karşılıyor, bu tepkilerin yersiz olduğuna inanıyoruz.
Meslekteki 40 yıllık tecrübeme inanmanızı tüm kalbimle diliyorum.
Adaletin kuvvetli, kuvvetlilerin de adil olması gerekir.
Blais Pascal
