Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 13-17 Kasım 2006 tarihinde gerçekleştirilen 17.Milli Eğitim Şurasın ardından bir değerlendirme yapan Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof.Dr.İrfan Erdoğan; “Kangren haline dönüşen sınav sistemi uygulamasının kaldırılması için ilk defa ciddi bir şekilde sorunun adı konmuştur’ dedi. 12.Milli Eğitim Şurasından sonra son şuraya akademisyenlerin katılımı en yüksek oranda gerçekleşti. Milli Eğitim Bakanlığı mensupları yüzde 36 oranında temsil ederken, akademisyenler yüzde 18 oranında büyük bir katılım oldu. Bu Şura öncesinde ön hazırlıklar yapılmış ve şura üyelerine geçmiş şuralarla ilgili birkaç ciltte toplanan dokümanlar takdim edildi. Buda şura üyeleri için büyük bir kolaylık sağladı. Şuraya eğitimle ilgili devletin her kurumundan temsilci ve sivil toplum kuruluşlarından uzman katıldı. Şurada alınan kararla zorunlu eğitim 12 yıla çıkarılıyor. Ayrıca 60-72 ay okul öncesi eğitim zorunlu hale geliyor. Türkçe eğitiminin yurt dışında yaygınlaşması ve bu amaçla yapılan çalışmaların tek elde toplanmasına yönelik ‘Yunus Emre Enstitüsü’’ kurulması önerisi Şurada kabul edilen bir başka önemli karar. Şûra’nın organizasyonunu gerçekleştiren MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan Şûra’da geniş bir yelpazenin temsil edildiğini belirterek ‘Eğitimle ilgili tartışmalara ışık tutacak etkileşimler oldu’ dedi. Kararların, Türkiye’nin, gelecek yıllardaki eğitim sistemini ve ortaöğretimin yapılanmasını yönlendirecek nitelikte olduğunu belirten Prof.Dr.İrfan Erdoğan, “Son zamanlarda olgunluk sınavına dayalı bir uygulamaya geçişle ilgili öneri gündeme gelmekteydi ve bu öneri de benimsendi. Olgunluk sınavlarının, kalkacak olan sınavın yarattığı problemleri çözecek nitelikte olmasına çalışacağız. En fazla tartışılan konuların başında gelen üniversiteye girişte katsayı özellikle ortaöğretimde ‘iddialı okullar’, ‘iddiasız okullar’ şeklinde bir sınıflama yaratmıştı. Katsayı uygulamasının ortaöğretim üzerindeki yıkıcı etkisinin kaldırılması da benimsendi. Ortaöğretim mezunlarının ek katsayı avantajından yararlanmalarına yönelik karar da alındı’ dedi. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, not sisteminin değişeceğini söyledi. Son yıllardaki eğitim yaklaşımlarında, çocuğun yıl içindeki gelişiminin esas alınması üzerinde durulduğunu belirten Erdoğan, bunun eğitim çevrelerinde ”portfolyo sistemi” olarak ifade edildiğini kaydetti. Erdoğan, ilköğretimin ilk üç sınıfının, bu yaş gruplarına not vermek pedagojik açıdan uygun olmadığı için yeni karne modelinin dışında kalacağını söyledi. İlköğretim 4. sınıfın derslerin farklılaştığı bir dönem olduğunu anlatan Erdoğan, “İlköğretim 4, birçok açıdan önemli bir kademe. O açıdan bu sınıfı esas alıyoruz” dedi. Bu arada, İlköğretim Genel Müdürü Yüksel Özden, ilköğretimin ilk üç sınıfındaki karnelerin de çocukların yaş gruplarına göre yeniden düzenlemeyi planladıklarını belirtti. Erdoğan, yeni karne modeliyle paralel olarak, not sisteminde de değişiklik yapılacağını bildirdi. Ortaöğretimde notların 100 üzerinden verilerek bunun 5'lik sisteme dönüştürüldüğüne işaret eden Erdoğan, “100 üzerinden verilen puanların 5'lik sisteme dönüştürülmesiyle kayda değer haksızlıkların, fazla veya eksik puanlamanın ortaya çıktığını gördük. 100 üzerinden verilen notun 5'lik sisteme dönüştürülmesi neticede bir yuvarlamadır. Bu notların özellikle üniversiteye girişte çok etkili olduğunu düşünürsek, bu adaletsizliğin ortadan kaldırılması önem arz ediyor. Bunu ortadan kaldırmanın yolu da 100 üzerinden verilen notun verildiği haliyle kalmasıyla gerçekleşebilir. Öğrenci 77 aldıysa, bu şekilde yansımalı. Bu, geliştirdiğimiz yeni karne modeliyle de paralellik arz ediyor. Yeni geliştirdiğimiz karne modelinde öğrencinin iniş ve çıkışlarını, gelişim seyrini izlemek mümkün olabilecek. 100 üzerinden verilen bir puan sisteminde öğrencinin gelişimini izlemek daha kolay olacak. Diplomalara da notlar bu şekilde yansıyacak.” Talim Terbiye Kurulu Başkanı Sayın Prof.Dr.İrfan Erdoğan’la görüştüm. Erdoğan, Şura’dan başarıyla çıkmış biri olarak mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Kısa zamanda Talim ve Terbiye’de önemli işler yaptıklarını belirtiyor. Şimdi okullara gönderdiği bir yazı ile Erdoğan, “Alan-Öğretmen” sınıfı oluşturacaklarını söyledi. Nasıl yani? soruma başkan Prof.Dr.Erdoğan şöyle açıklık getirdi; “Alan dersleriyle ilgili teknik donanımlı sınıflar kurulacak. İş adamlarımız bu konuda destek verecekler. Örneğin; bir tarih alanında oluşacak sınıfta tarih dersiyle ilgili her türlü araç, gerçek ve teknik donanımlı sınıf olacak. Öğrenciler bu sınıflarda tarih derslerini görecekler. Yani her yönüyle tarihi yaşayacak. Görerek, dokunarak ve tarihe bir yolculuk yaparak dersi öğrenecekler. Diğer fen ve sosyal derslerde öğrenciler benzeri sınıfa gelerek öğrenecekler.” Dedi. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof.Dr.İrfan Erdoğan, yapacakları her işi mesleğin en iyi erbaplarıyla konuşarak, tartışarak karar verdiklerinin altını çiziyor. Genç, dinamik, kararlı ve mesleğini severek ve inanarak yapan İrfan Erdoğan, Talim ve Terbiye Kurulu’nun eğitimin beyni olduğunu ve daha bir çok önemli projelerini yeri geldikçe açıklayacaklarını söyledi. Profesör İrfan Erdoğan’a başarılar diliyorum.