Diğer insanlarla arkadaş dost olmak isteriz ama genellikle düşmanlıklar güvensizlikler oluşur bunun nedeni nedir?
İki görüşten biri iletişim beceri eksikliğimizdir; sağlıklı iletişim için yeterli donanıma sahip değiliz. Okullarımızda birçok ders gördük ama yeterli derece sorun çözme becerilerimizi geliştirecek ders görmedik.
Yani konuşmasını dinlemesini bilmiyorsak ve sorun çözme becerisine sahip değilsek sağlıklı ilişkiler kuramayız en küçük sorunlar bile büyük kavgalara neden olabilir.
Halbuki sorunlar ne kadar büyük de olsa konuşmasını, dinlemesini biliyorsak ve duruma uygun beden diline sahip isek, hem kendimizin hem de karşımızdakinin duygusal kalıplarının farkında olarak durumu yönetebiliyorsak en büyük sorunlar bile kolaylıkla çözülürken kavgaya dönüşmeden çatışmaları yönetebiliriz.
İkinci görüşe göre ise, niyet eksikliğimiz var ve iyi ilişkiler içinde olmaya istekli değiliz. Anlaşma isteğinden çok kavgaya eğilimliyiz. Ne kadar güçlü iletişim becerilerine de sahip olsak en çetrefilli çatışmaları yönetebilsek de, niyetimiz geçinmek değilse kavga kaçınılmaz olabilir.
Bazılarımızın hem iletişim beceri eksikliği vardır hem de geçinmeye niyeti yoktur ve kavga kaçınılmaz olur.
Kadın-Erkek Farklılıkları
Kadınlar kendilerinin anlaşılması için çaba sarf ederlerken erkekler çözüme odaklanırlar. Kadın erkeğin kendisini sadece dinlemesini ve neler hissettiğini anlamasını isterken, erkek sorun algılar ve çözüme ilişkin görüş beyan eder. Kadın, kocasının kendisine yardımcı olmak istemesini değil anlamasını ister. Bu durum iki tarafı da yorabilir.
*Kadın anlamayı empati kurmaya yönelik çalışırken erkek ise konuyu analiz ederek planlamaya yönelir. Kadınları çalışma hayatının ruh bilimleri filoloji de daha fazla görürken, erkekleri mekanik düşünmeyi gerektiren mühendislik alanlarında daha yoğun görürüz.
*Erkekler daha yarışmacı hükmetme saldırganlık gösterirler bu yönleri testosteron yüksekliği ile ilgilidir. Rekabete açıktırlar. Eyleme çözüme çabuk yönelirler.
*Dil gelişimi kızlarda daha hızlıdır. Kekemelik benzeri konuşma bozuklukları erkeklerde daha yaygındır. 1 yaşında kelime haznesi en az üç kat fazladır. Gülük ortalama kadınlar 20 bin, erkekler 7 bin civarı kelime kullanırlar
*Erkekler kendilerini anlatma bilgi birikimi, deneyimlerini, becerilerini başarılarını daha çok dile getirirler. Atışma tartışmaya girme eğilimi daha fazladır. Yargılama, suçlama sorgulama kelimeleri daha fazladır.
Kendini gerçekleştiren kehanetler
Odaklandığımız yer gerçeğimiz olmaya başlar. İçinde bulunduğumuz duygu durumları mantığımızı etkiler. En enerjik duygu öfkeli anımızda yanılgımızın artmasının farkına varmayız. Bozulmuş düşünceler kendini doğrulayan kehanetler gibi davranmaya başlarlar. Örneğin siz birisini huysuz huzursuz olarak algılarsanız öyle davranırsınız ve karşınızdaki sizin bu tavrınızdan etkilenir ve onu da huzursuz ve huysuzlaştırırsınız ve haklı çıkarsınız.
Yeniden çerçeveleme(reframe)
Düşünce değişirse, duygu ve davranışı değiştirir.
Olaylara hakkında ne düşündüğümüz, duygu ve davranışlarımızın nasıl olacağını etkiler.
Öz saygı
Öz saygı, kendimiz hakkında ne düşündüğümüzdür, benlik algısıdır
Öz saygımız eksik ise kendimizi sevmez saygı duymazsak başkalarını da sevip saymamız güvenli ilişkiler kurmamız zorlaşacaktır.
Sağlıklı aile ortamında güven içinde yetişmiş çocuklar diğerleri ile daha sıcak ve güvenli ilişkiler kurabileceklerdir. Aile içinde sevgi saygı değer görmemiş çocukların kendilerini değerli görmeleri zorlaşır ve yetişkinlik döneminde diğerlerine değer veremez saygı ve sevgi duyamaz.
Çocukluk dönemi öykümüz
Çocukluk dönemi öykümüz yetişkinlikte nasıl bir ruh yapısı içinde olacağımız üzerinde oldukça etkili olacaktır. Bir çocuğun babası tarafından sürekli eleştirilmesi tenkit edilerek büyümesi ileride aynı davranışı sergileyecek birisinden daha çok etkilenmesine neden olabilir.
Ayrıca babanın çocukları ile olan ilişkileri onların yetişkinlik dönemi davranışlarına daha çok yansır. Çünkü çocuklar annelerinin kendileri ile ilgili sevgisini genellikle sorgulamazlar ancak daha az birlikte olabildikleri daha az duygusal olan babalarının nasıl davrandığı onları daha çok etkiler. Suça karışmış, kavgacı kişiliğe sahip, ego sorunları yaşayan çocukların baba ile olan ilişkilerinin sorunlu olduğu sık rastlanan bir durumdur.
