"Branşım eğitim tarihi-sosyal ve felsefî temelleriyle ilgilidir. Müzik alanı bir kültür eğitimi olarak beni ilgilendiriyor. İyi hatırlıyorum Sayın Yrd. Doç. Dr. Göktan Ay bana, "Anadolu'da çalışan bir toplumbilimci olarak İstanbul'da müzik ile ilgili oluşan duruma yaklaşımınız nedir?" diye sormuştu. Yanıtım şu olmuştu; 'Kültürel anlamda güçlü iki alan bulunmaktadır. Bunlardan biri dil, diğeri müziktir. Bu ülkede dil kirletildi ve bir kavga aracı olarak kullanıldı. Mutluluk verici durum Türk toplumu bu açmazı açtı. Ancak müzik alanındaki yabancılaşma sürüyor. Anadolu'dan temiz gelen kirleniyor. Özgün olan yozlaşıyor. Anadolu İstanbul'u farklı görmek istiyor.' Müzik kültürü alanında sınırsız çaba gösteren kültür adamlarımız biri de değerli meslektaşımız Yrd. Doç. Dr. Göktan AY, yalnız başına müziğin sorunlarını her yıl gündeme getirmektedir. Bu yüce çabanın desteklenmesi gerekir. Kişisel olarak elimden gelen koşullar ne olursa olsun bu hizmete katılımcı olarak destek vermeyi istiyorum." Yukarda ki sözler Abant İzzet Baysal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Güler'e ait. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ T.M.D.) Konservatuarı Sanatçı ve Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Göktan Ay, müzik eğitimi ve kültürüyle ilgili çalışmalarını yaklaşık çeyrek asırdan beri büyük azim ve kararlılıkla sürdürüyor. Onu bazen TRT'de koro yönetmeni, bazen sahnede, bazen sempozyumlarda ve bazen de müzik yarışma ve müsabakalarında görmek mümkün. Göktan Ay, yerli halk müziğimiz yaşatmak için var gücüyle çalışması taktire şayandır. Gelin onu biraz yakından tanıyalım: Göktan Ay, 1957 yılında Artvin- Ardanuç' ta doğdu. İlk, orta, lise tahsilini Tokat'ta yaptı. 1974'de K.B. Halk Dansları Eğitim Merkezi'nde göreve başladı. Aynı zamanda Gazi Üniversitesi Müzik Bölümüne devam etti. 1975 yılında İstanbul Türk Musikisi Devlet Konservatuarı'nın kurulması ile Temel Bilimler Bölümü'nün sınavlarını kazandı. Konservatuarın ilk öğrencilerinden ve mezunlarından oldu. 1979 da bilim sınavlarını vererek "asistan" olarak göreve başladı. 1982 yılında Konservatuarın YÖK yasası ile İTÜ Rektörlüğü'ne bağlanması ile "okutman", 1985 yılında "sanatçı öğretim elemanı", 1987 yılında "Y.Doç." unvanlarını alarak "sanatçı öğretim üyesi" oldu. 1988 yılında Radyo-Tv alanında "doktor" unvanını aldı. Konservatuarda THO Böl. Başk.Yard. - THO Ana Sanat Dalı Başk.- Çalgı Eğt. Böl. Başk. Yard. - Konservatuar Müdür Yardımcılığı - Mezunlar Derneği Kuruculuğu ve Başkanlığı, Onursal Başkanlığı görevlerinde bulundu. Türk kültürünü tanıtmak ve geliştirmek amacı ile çok sayıda toplantılar düzenledi, sempozyumlara katıldı, destek verdi. Başta Boğaziçi Üniversitesi olmak üzere çeşitli üniversitelerde topluluklar kurdu, yönetti, konserler verdi; lisans, yüksek lisans ve sanatta yeterlikte önemli tezlere danışmanlık yaptı. Folklor(halkbilim) adlı kitabı ve hazırladığı 6 adet "İstanbul Türk Müziği Günleri" Sempozyum kitapları Kültür Bakanlığı'nca basıldı. Ülkenin, alanında tek ve özgün festivali olan "İstanbul Türk Müziği Günleri" ni, 12 yıldır (1993-2005) kaliteden vazgeçmeden devam ettirerek, geleneksel hale getirdi. Hazırlamış olduğu sempozyumlarla, bilim ve sanat insanlarının çalışmalarını ortaya koymalarına ve gelişmeye imkan sağladı. Konserleri TRT ekranlarından, bildirileri Kültür Bakanlığından yayınlayarak müziğin ülke çapında yaygınlığını sağladı. Başbakanlık GSGM de danışma kurulu üyesi ve seçici kurul üyesi; Türk Halk Oyunları Federasyonu'nda gözlemci ve danışma kurullarında fahri görevleri vardır. Kurucusu olduğu "Türk Müziği Dernek ve Vakıfları Dayanışma Konseyi" başkanıdır. Halen İTÜ T.M.D. Konservatuarı Sanatçı Öğretim Üyesi olup, evli ve 2 çocuk babasıdır. Bilindiği üzere, kültürün somutlaştığı alanların başında güzel sanatlar gelmektedir. Bu nedenle tanıtımda özellikle müzik, resim, grafik, oyun, sinema, tiyatro çok iyi bir şekilde değerlendirilmelidir. Bireylerin bir araya gelerek meydana getirdikleri "aile"de ise, iki bireyin ortak kültürü yükselmeye, uygulanmaya başlar. Ailelerin birleşmesiyle o yerleşim biriminin folklor kültürü yükselir. Bu kültür tamamen yöresel olup, gelenekli insan zevkinin bir ürünü özelliğini taşır. Folklor kültürü her yerleşim biriminde yeşererek kimlik kültürünün oluşmasında kaynak görevini yerine getirirler. Yapılan her sanat kişiye hitap ediyor. Kişi ise, bir kültür yaratıyor ve yaşatıyor. Kişilerin ileriye umutla bakabilmelerinin etkeni olan yaşadığı kültür, o kişileri bir arada tutabiliyor, yaratıcılığının gelişmesine yardımcı oluyor. Yrd. Doç. Dr. Göktan Ay, kendi alanında bilimler çalışmalar yapmış değerli bir akademisyendir. Onun yazdığı bir makaleye birlikte göz atalım: "Temelini Orta Asya'dan alan zengin Türk kültürü gelişerek günümüze kadar gelmiştir. Ülkemizin coğrafi, jeopolitik durumu, dört iklimi aynı anda barındırması, bu topraklar üzerinde yaşayan insanların yaşayışına, kültürüne etken olmuştur ve çeşitliliklerin, varyantların oluşmasına sebep olmuştur. Bir milletin üzerinde yaşadığı toprakları vatan yapan, orada meydana getirmiş olduğu kültür ürünleridir. Atatürk, "Dünyada her kavmin varlığı, kıymeti, hürriyeti ve bağımsızlık hakkı, sahip olduğu ve yapacağı medeni eserlerle orantılıdır. Medeni eser vücuda getirme kabiliyetinden mahrum olan kavimler, hürriyet ve bağımsızlıklarından soyunmaya mahkûmdurlar. Medeniyet yolunda yürümek ve muvaffak olmak hayatın şartıdır." Sözleriyle, durumu veciz bir şekilde ortaya koymuştur. Geçmişini, tarihini bilmeyen bir toplumun, geleceğe uzanması mümkün değildir. Artıları ve eksileri ile geçmişten ders alarak medeni ülkeler arasında yer almak için çalışmalıyız. Bu yolu kat ederken, ileri ülkelerin bulduğu, icat ettiği buluşlardan da faydalanmalıyız. Milli kültürün toplumları geri bıraktığı şeklindeki düşünceleri talihsizlik olarak değerlendiriyoruz." Göktan Bey'in görüşlerine katılmamak mümkün değil. Yerden göğe kadar haklıdır. Ülkemizde Türk kültür ve müziğini akademik manada layık-ı veçhile kıymetlendiren, anlatan ve yaymaya çalışan biri dendiğinde aklıma hiç şüphesiz Göktan Ay ve Bünyamin Aksungur gelir. Göktan Ay gazetemiz Önce Vatan'da haftada bir yazmalıdır. Çünkü Göktan Bey'in yazma kabiliyeti vardır. Bu nedenle Göktan Ay'ın gazetemiz yazarı olarak yazılarını görmek istediğimi başta Sevgili Hüseyin Bey olmak üzere diğer yetkililerine arz olunur. Sevgili Göktan Ay'ı bütün bu güzel ve faydalı gayret ve çalışmalarından dolayı kutluyor, daha nice yararlı hizmetler vermesini diliyorum. [email protected]