A Millilerimiz, Moldova maçında parlak bir futbol sergilemesede gelecek adına aldığımız 3 puan kıymetli. Sahada izlediğimiz oyunun sıkıcılığı bizi yanıltmasın bazı takımlara karşı böyle skor alırsınız. Kilit defans, baskı ve savunmadan çıkmayan bir rakibe karşı yapılabilecek en etkili iki yöntem vardır; ya müthiş bir pas organizazyonu yaparak savunmayı dağıtırsın ya da uzaktan şutlarla ağları havalandırırsın.

Maçın ilk 30 dakikasında A Milliler Moldova karşısında doğru paslarla içeri kat etme konusunda yetersiz ve isteksiz bir görüntü çizerken, Dorukhan'ın muhteşem pasıyla Cenk'in golü atması maçın gidişatını bir anda değiştirdi. Bazen hiçbir şey yokken bile aslında hazırlık yapıyorsunuzdur. O topa kadar deneyen ama etkili olamayan A Milliler, uzaktan bir şut pasıyla kilidi açtı. Hep söylüyoruz futbol hayat gibi anlık bir oyun, o anda gerçekleşiyor her şey. Nitekim attığımız 4 golün 2 si bu şekilde geldi. 

Şenol hoca, her zamanki gibi klasik 4-4-2 ile oyuna başlarken takımın kurgusu doğru ama heyecanı eksikti. Bir önceki Andorra maçında alınan zoraki galibiyetin vermiş olduğu özgüven eksikliğini, erken gelen golle üzerimizden atabildik. Savunmada Merih Demiral, Kaan Ayhan, Zeki Çelik iyi bir işbirliği gerçekleştirdi. Orta sahada pas organizasyonu yetersiz olmasına rağmen yetenekli ayakların olması skoru söküp almada önemliydi. Hakan Çalhanoğlu'na beklemek iyi gelmiş, daha önce 90 dakika oynadığı maçlarda yapamadığını bu maçta kısa sürede gerçekleştirdi. Her ne kadar milli takım henüz istenilen seviyede olmasa da alınan galibiyet ve oynanmak istenen oyun umut verici. 

Yeni kurulan bir takım var sahada ve her şeyden önemlisi A Milliler oyuna sadık kalarak birlikte oynamaya çalışıyorlar. Gollerin gelişine baktığımızda bu durumu daha net görüyoruz. Futbolda oyunu takip etme ve ona göre pozisyon alma gol atmak kadar kıymetli. Cenk'in attığı 3. gol bu duruma verilecek en net örnek. Kadromuzu düşündüğümüzde Cenk Tosun, Deniz Türüç, Yusuf Yazıcı harika goller atarken, birde bu takımın eksiklerinin takıma katıldığını düşündüğümüzde A Milli Takım gelecek adına daha çok heyecanlandırıyor. 

H Grubunda mücadele eden A Milli Takımımız, sonbaharda 4 maça daha çıkacak. Hep birlikte millet olarak biz de bu maçlara çıkmalıyız. Ama çıkarken aklımızda hep şu olmalı. Dünya değişiyor, dönüşüyor, biz niye yerimizde sayalım. Futbol, karşılıklı oynanan bir oyun, rakip takım ve taraftarı olmadan da bir anlamı yok. O yüzden tüm maçlarımız, fair play çerçevesinde Moldova maçındaki İstiklal Marşı'mızı okuyan genç koronun asilliğinde gerçekleşsin.